English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ R ] / Right over here

Right over here traduction Turc

2,164 traduction parallèle
I've got that right over here.
- Hemen şimdi getiriyorum.
It's right over here.
Tam burada. - Evet.
I'm gonna go right over here.
Ben buralarda olacağım.
And right over here, we have our friendship Lanai.
Ve hemen burada dostluk verandamız var.
Yeah, right over here.
Evet, buradan.
Right over here.
Bu tarafa.
Right over here, Ms. Devereaux.
Bu taraftan Bayan Devereaux.
I mean, the body was right over here in the corner with the murder weapon beside it.
Ceset tam şurada, köşedeydi. Cinayet silahı da yanındaydı.
We found a nine millimeters shell right over here.
Şurada 9 milimetrelik mermi kovanları bulduk.
i just put it right over here by the--freeze!
Buraya bir yere koymuştum. Olduğun yerde kal!
Right over here.
Hemen şuraya.
- I'll stand right over here.
- Hemen orada bekleyeceğim.
You can have this bedroom right over here.
Şuradaki yatak oadasında kalabilirsin.
Right over here.
Şu tarafa doğru.
Just bring it right over here.
Buraya getirin.
Step right over here, hes gonna fix it for you.
Şöyle geçin oradaki eleman sizin için hazırlayacak.
And then when you're mad at Artie, Your neck gets down over here to the right.
Artie'ye kızdığındaysa boynun sağa doğru eğiliyor.
I'm sure that ford dealership and... right here, meat packing plant over here,... you had some good years, didn't you?
Eminim ki, bu Ford distribütörünün ve buradaki, et paketleme fabrikası sahibinin, iyi yılları olmuştur herhalde, değil mi?
You don't need your notes. You need to walk over to your car, get in and drive here right now.
Notlarına ihtiyacın yok, arabana doğru yürü ve buraya doğru sür hemen.
Right along the fence line over here, due to our retrofit.
Şuradaki tel örgülerde. Yenileme çalışmalarından kaynaklanmış.
Nadia, Nadia! This is game over right here.
Nadia, Nadia! Oyun burada biter.
You know that the three are gonna be up here together for over a six years. Right?
Üçümüzün de önümüzdeki 6 yıl boyunca burada olacağını biliyorsun, değil mi?
I'll be right up here in case you need any help getting it over the net.
Yardıma ihtiyacın olursa buradayım.
But since you have a lawyer and you won't talk to me I'm walking out of here right now and turning you over to Texas.
Ama senin bir avukatın olduğundan ve konuşmak istemediğinden, Şimdi buradan gidiyorum ve sen Texas'a dönüyorsun.
Here! Help me put this over the vent, all right?
Bunu kapağın üstüne örtmeme yardım et.
We rushed over here right away.
Hemen geldik.
Right, somebody serve these over here, thank you.
Pekala, birileri şunları servis etsin. Teşekkürler.
All right, green team, blue team, set up over here.
Doktor.
Pull over right here.
Ben ruhsatı çıkarayım.
It's right here, once the exhibition is over, we leave.
- İşte burada. Sergi biter, biz gideriz.
I'm gonna stay over here, all right?
Burada duracağım tamam mı?
Take the second left at the stairs that lead up to the third floor, then after the double doors, take the third walkway on the right, over the fitness center to Reception B, and ask Sheila! Down here!
Şu tarafta!
Pull over right up here.
Şuraya çek.
I'll be right back. Please take the coats, over here.
Birazdan dönerim.
You know, he lives over a garage right near here.
Adam şuralardaki bir garajda yaşıyor.
Get over here right now.
- Çabuk buraya gel.
And I'm guessing from looking at you over here right now that you've been up against a smoothie a time or two, who runs down to Barnes and Noble's for all the latest female sexuality-type books, huh, right?
ve bulunduğum yerden tahmin ediyorum ki bulunduğun yerden karşısın, bu Barnes and Noble's ve son zamanlarda çıkan kadın seksüalitesi hakkındaki kitaplardan, huh, değil mi?
Man, get your ass over here right now.
Derhal gel buraya.
I need you to go over there by yourself, and I'll be waiting right here for you, okay?
Oraya kendi kendine gitmen gerekiyor ben seni burada bekleyeceğim, tamam mı?
- What if they come over here... - You're right.
- Ya buraya gelirlerse...
No? All right, well, you go look over there and I'll go look over here.
Peki, sen şu tarafa bak, ben bu tarafa.
And I flew back here to America, und I stopped over in this country called Africa, right?
Sonra Amerika'ya geri döndüm ama öncesinde Afrika denilen ülkeye uğradım. Doğru mu söyledim?
You need to come over here right now and sit down.
Hemen buraya gelip yanıma oturmalısınız.
Maria, I need you to call the precinct and get some units over here right away.
Maria, hemen polisi arayıp buraya ekip göndermelerini söyle.
Now I'm gonna come over this rock, kick your ass, right here, right now.
Şimdi yanına geleceğim senin, ve kıçına tekmeyi basacağım, Burada, şu anda.
I need you to come over here right now.
Hemen yanıma gelmeni istiyorum.
All right, now tuck it in. Over here. Under.
Şimdi çarşafın ucunu yatağın altına sok.
Yes. But we see here over an hour, right?
Evet, ama bir saatten fazla buradayız, değil mi?
Right, more reeds over here.
- Buraya biraz daha saz lazım.
Get over here, right now!
Hemen buraya gel!
Just so you know, I have surveillance footage being brought over here right now, footage that caught you and all your demonic acts in plain view... you and our valedictorian, Mr. Burke.
Şu anda güvenlik kayıtları buraya doğru geliyor. Okul birincimiz Henry Burke ile yaptığınız şeytanî plânınızın görüntülendiği kayıtlar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]