Rubles traduction Turc
332 traduction parallèle
It's worth at least 100 rubles.
En az 100 ruble değerinde.
I'll give you 8 rubles for it.
- Sana bunun için 8 ruble veririm.
I'll take the 8 rubles.
- 8 rubleyi alayım.
You said 6 rubles.
- Fakat burada sadece 1 ruble var.
10 % a month on 8 rubles makes 2.40.
8 rublenin aylık % 10'dan faizi 2.40 ruble yapar.
That makes 5 rubles. 5 from 6 leaves 1.
Hepsi 5 ruble yapar. 6'dan 5 çıkınca 1 kalır.
I want 50 rubles on it.
- Bunun için 50 ruble istiyorum.
You owe your lanlady 30 rubles and you refuse to vacate the premises.
Ev sahibesine 30 ruble borcunuz varmış ve evini boşaltmayı reddediyormuşsunuz.
30 rubles?
30 ruble!
1500 rubles tucked snugly away neatly in a matress.
Bir yatağın içine güzelce saklanmış 1.500 ruble.
30 rubles. Not a penny more, not a penny less.
Ne bir kuruş eksik, ne de fazla.
The pirate is willing to put my name on a check for 750 rubles.
O korsan adımı 750 rublelik bir çeke koymayı düşünüyor.
Only this morning you were borrowing 30 rubles from me.
Daha bu sabah benden 30 ruble borç almıştın.
He paid the landlady the 30 rubles he owed her the same morning he was here.
Burada olduğu sabah, ev sahibesine borcu olan 30 rubleyi ödemiş.
Yet that very morning you produced 30 rubles and paid your rent.
Ama daha o sabah 30 ruble buldunuz ve kiranızı ödediniz.
He borrowed the 30 rubles from me. When?
- Benden 30 ruble borç aldı.
But don't insult me by believing that I'd overlook 1500 rubles in a matress.
Ama yatağın içine gizlenmiş 1.500 rubleyi gözümden kaçırdığımı düşünerek bana hakaret etmeyin.
My wife died and left some money to your sister. 500 rubles.
Karım öldü ve kız kardeşinize bir miktar para bıraktı. 500 ruble.
500 rubles and a lot of hipocrisy.
500 ruble ve bir sürü ikiyüzlülükle.
I'll see your sister and it won't cost 500 rubles.
Kız kardeşinizi yine de göreceğim ve bu 500 rubleye mal olmayacak.
I know it was used for the common good, but the loss of 30,000 rubles is quite regrettable.
Bunun halkın yararına kullanıldığını biliyorum ama 30.000 rublenin kaybolması oldukça üzücü.
Lend me 1,000 rubles.
Bana 1000 ruble ver.
Allow me to repay... - It was 10,000 rubles, correct?
Size borcumu ödeyeyim 10.000 rubleydi, doğru mu?
You'll be lucky to find 50 rubles in the whole place.
Koca evde 50 ruble bulursanız, şanslısınız.
- The 50,000 rubles you lost.
- Kaybettiğiniz 50.000 ruble.
Did he mention the 10,000 rubles I repaid him?
Ona geri ödediğim 10.000 rubleden bahsetti mi?
You've got your spot, your bed, your workbench, yourself... - and all that for two rubles a month.
Yatağın var, yerin var, tezgâhın var, sen varsın ve hepsi de ayda iki rubleye.
Yesterday, you promised me 10 rubles for a watch.
Dün, bana bir saat için 10 ruble sözü verdin.
- I've got 40 rubles.
- 40 rublem var.
Forty rubles.
Kırk ruble.
That's what I said : 40 rubles.
Ben de öyle dedim, 40 ruble.
Twenty-five rubles for them due.
Onlar yirmi beş ruble.
Fifteen rubles.
Onbeş ruble.
You would have laughed at me if I had demanded matches and burned those last rubles I've got.
Karşılığında bir talebim olsa bana gülerdiniz, ve ben son rubleme kadar yakardım.
I donate 20 rubles.
20 Ruble bağışlıyorum.
Fell at home. 250 rubles.
250 ruble. Ne kadar?
Decided to visit the apartments for 250 rubles.
Nasıl yaşadığını görmeye gelmiş... Asıl bizim onunla nasıl yaşadığımızı sorsana.
Where could you get 250 rubles?
Gerçi 250 ruble ağaçtan toplanmıyor ama.
- 250 rubles.
- 250 ruble.
250 rubles, 350 rubles.
250 ruble, 350 ruble.
I would have given him a thousand rubles.
Bin ruble verirdim.
I'll give you 500 rubles!
Sana 500 ruble vereceğim.
It cost only 60 rubles.
Sadece 60 ruble ediyor.
$ 100 in rubles, $ 100 in gold.
100 $ tutarında Ruble, 100 $'lık altın.
Now, this hot little old radio, man, is worth plenty of rubles, man.
Bu küçük ve güzel bir radyo, dostum. Çok para eder, dostum.
I'll take the 2 rubles, man.
2 papeli alıyorum.
The return of the price drop allowed in this five year period a saving of 2 million rubles...
Bu beş yıllık dönemde, izin verilen fiyat düşüşüyle, 2 milyon rublelik tasarruf sağlandı...
Take it, it's five hundred rubles.
Al, beş yüz ruble.
According to police records, just for one bay window he broke he paid ninety seven rubles and eighteen kopecks.
Polis kayıtlarına göre, kırdığı bir pencere camı için doksan yedi ruble on sekiz kapik ödemiş.
- Five rubles.
- Beş ruble.
How much? 9 rubles.
- Ne kadar?