English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ S ] / Samantha

Samantha traduction Turc

3,527 traduction parallèle
Samantha, didn't you say your dad was killed during an air-strike?
Samantha, babanın bir hava saldırısı sırasında öldüğünü söylememiş miydin?
Samantha!
Samantha!
- Samantha?
- Samantha?
Samantha called me.
Samantha aradı beni.
Samantha's specialty is working with people like you that suffer from trypanophobia.
Samantha'nın uzmanlık alanı senin gibi "trypanophobia" korkusu olan hastalar.
From now on, my name is Samantha.
Şu andan itibaren, benim adım Samantha.
This is Samantha.
Bu Samantha.
Samantha, with the red hair.
Samantha, kızıl saçlı olan.
Your awesome Samantha makes a living by moving in with cute girls, setting up webcams,
Senin muhteşem Samantha'n geçimini güzel kızların yanına taşınıp, her tarafa webcam kurup...
I mean, I thought Samantha was a cool girl, you know?
Samantha'yı havalı bir kız sanmıştım.
Her name is Samantha.
Adı Samantha.
I called the temp agency and I told them, you know, we're gonna hire Samantha permanently.
Samantha'yı kalıcı olarak istediğimizi söyledim.
You, and me, and Samantha,
Sen ve ben ve Samantha.
- Hi, Samantha.
- Selam, Samantha.
Samantha, why wasn't Chad told that his Friday meeting was canceled?
Samantha, neden Chad'a cuma buluşmalarının iptal olduğunu söylemedin?
Samantha.
Samantha.
He has a plate named Samantha?
Samantha adlı plakası var.
- Samantha Pierce.
- Samantha Pierce.
Samantha Lee.
Samantha Lee.
Samantha, can you give me a hand here?
- Samantha, yardım eder misin?
That is so funny, because Samantha keeps asking me to have a play date with Hannah.
Bu çok komik. Çünkü Samantha, Hannah ile oynayacağı zamanı sorup duruyor.
Eight-year-old Samantha Weller has been abducted in front of her family home.
Sekiz yaşındaki Samantha Weller ailesinin evinin önünden kaçırıldı.
As an anxious Cleveland holds its breath, wanting to know what happened to little Samantha.
Cleveland'lılar endişeli bir şekilde küçük Samantha'ya ne olduğunu bilmek istiyorlar.
Everybody's looking for Samantha alive.
Herkes Samantha'yı canlı arıyor.
I'm gonna need a detailed account of Samantha's schedule.
Samantha'nın programının detaylı bir raporuna ihtiyacım olacak.
Do you have information about Samantha?
Samantha hakkında bildiğin bir şey mi var?
Why are all these police and dozens of volunteers and a special FBI team out looking for Samantha, but there is no one out looking for my little girl?
Neden tüm bu polisler, düzinelerce gönüllü ve özel bir FBI takımı Samantha'yı arıyor da etrafta benim küçük kızımı arayan hiç kimse yok?
Presumably, Samantha's a smart little girl.
Muhtemelen, Samantha küçük, zeki bir kız.
Unfortunately, the whereabouts of Samantha Weller are still unknown at this time.
Ne yazık ki şu anda Samantha Weller'in, hala nerede olduğu bilinmiyor.
Like you to try to tell me when you first went looking for Samantha.
Mesela Samantha'yı aradığın ilk anı bana anlatmaya çalıştığın zaman.
Currently crunching through Samantha's schedule.
Şu anda, Samantha'nın programı sayesinde çatırdıyor.
Because he's connected to Samantha's schedule, that's why.
Çünkü o, Samantha'nın program listesiyle bağlantılı.
Every Tuesday, Samantha attends the Morrison Memorial Branch Library.
Her Salı Samantha, Morrison Memorial Kütüphane Şubesine katılıyor.
Want you three to get out there and bring Samantha home.
Üçünüzün oraya gidip, Samantha'yı eve getirmenizi istiyorum.
- Where's Samantha?
- Samantha nerede?
Samantha Weller.
Samantha Weller.
There's a very special reason that I brought you here, Samantha.
Seni buraya getirmemin çok özel bir sebebi var Samantha.
Black guy cruising around in Samantha's neighborhood in a van for hours?
Siyah bir adam Samantha'nın mahallesinde, bir panelvanda saatlerce dolaşabilir miydi?
Okay, tell us about similar crimes in Samantha Weller's area over the last couple of years.
Bize Samantha Weller'in bölgesinde son birkaç yılda meydana gelen benzer suçlardan bahset.
The good news here, people, is that neither Samantha or Aisha is in that ground, which means that they're out there somewhere, waiting for us to find them.
İşte iyi haberler millet. Toprağın altındaki, ne Samantha ne de Aisha. Demek oluyor ki, dışarıda bir yerdeler.
Samantha, the only white girl.
Samantha, tek beyaz çocuk.
Why did you abduct Samantha eight days after abducting Aisha?
Neden Aisha'yı kaçırdıktan sekiz gün sonra Samantha'yı kaçırıyor?
Mrs. Weller, I know this might sound strange, but we need you to tell us everything you can about Samantha's dolls.
Bayan Weller, bu size biraz garip gelebilir, biliyorum ama bize Samantha'nın bebeği ile ilgili hatırladığınız her şeyi söylemeniz gerekiyor.
So he goes out and he finds her a playmate instead, and that playmate is Samantha.
Bu yüzden adam, dışarı çıkar ve ona bir oyun arkadaşı bulur ve bu oyun arkadaşı da Samantha'dır.
The unsub, all he cares about is Aisha, so Samantha is just a prop to him.
Kimliği belirsiz kişi Aisha'yı önemsiyor. Yani Samantha onun için sadece bir destek.
So when he drove in Samantha's neighborhood, he wasn't hunting for himself at all.
Yani, o da Samantha'nın mahallesine araba ile gitti. Ama bu sefer avlanmak için gitmedi.
Police will not comment on whether either one of the two bodies is that of Samantha Weller.
Polis yorum yapmazken oradaki iki cesetten birinin Samantha Weller olduğu ortaya çıktı.
If Samantha had never been abducted, we would have never found Aisha, and then the implications of that are so distressing.
Eğer, Samantha hiç kaçırılmamış olsaydı Aisha'yı asla bulamayacaktık. Sonra da bunun üzücü etkileri olacaktı.
Aisha needed Samantha.
Aisha'nın Samantha'ya ihtiyacı vardı.
I want you to meet Samantha.
Samantha'yla tanışmanı istiyorum.
It's okay, Samantha.
Geçti, Samantha.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]