Santos traduction Turc

Mr Santos, the package has arrived.

Bay Santo paket geldi.

- Right this way, Mr Santos.

- Bu taraftan Bay Santo.

- And what, por todos los santos, is this?

- Tanrı aşkına bu nedir?

Put Santos in charge of TNT for the bridge.

Köprüye TNT yerleştirilmesinden santos sorumlu.

Santos, come on.

Santos, haydi.

May I present my friend, Senhor Santos.

Size arkadaşımı takdim edeyim, bay Santos.

Are you associate with the bank too, Senhor Santos?

Siz de bankanın ortaklarından mısınız bay Santos?

- Get the engines working it could take us two weeks minimum to tow a vessel this size.

Santos motorları çalıştırabilirse bu büyüklükte bir gemiyi çekmemiz iki hafta sürer.

Hey, Santos.

Hey, Santos.

Santos, answer me!

Santos, cevap ver!

Maybe Santos rushed the engines, didn't seal up the gaskets right...

Belki Santos acele etti ya da contaları iyi kapatmadı.

- Tell that to Santos, asshole!

Bunu Santos'a anlat, serseri.

Santos came here out of free will just like us.

Bu saçmalık! Santos buraya gönüllü geldi hepimiz gibi.

- Santos is dead because of you!

Santos senin yüzünden öldü!

It's me. Santos.

Benim Santos.

Santos!

Santos.

Santos, pick up the carbines.

Santos, tüfekleri al.

We? We means your poor lonely mother and Mr. Santos.

Biz, yani zavallı yalnız annen ve Bay Santos.

I'm Duke Santos.

Ben Duke Santos.

Come on, Mr. Santos.

Haydi Bay Santos.

Duke Santos is coming in to see us.

Duke Santos bizimle görüşmeye geliyor.

- Duke Santos?

- Duke Santos mu?

- Mr. Santos.

- Bay Santos.

- Mr. Santos, my name is Strager.

- Bay Santos, adım Strager.

Mr. Santos doesn't make a promise he can't keep.

Bay Santos tutmayacağı sözü vermez.

No, thanks, Mr. Santos.

Teşekkürler Bay Santos.

Mr. Santos may I ask a question?

Bay Santos bir soru sorabilir miyim? - Doğru soruysa. Para için yapmıyorsunuz.

- We made a deal with Duke Santos...

- Duke Santos'la anlaştık.

- Duke Santos!

- Duke Santos mu?

I'll be at the Riviera with Mr. Santos.

Ben Riviera'da Bay Santos'layım.

Mr. Santos, Sheriff Wimmer.

Bay Santos, Şerif Wimmer.

I guess you understand my position, Mr. Santos.

Konumumu biliyorsunuz Bay Santos.

So long, Mr. Santos.

Hoşça kalın Bay Santos.

Duke Santos, a cop?

Duke Santos, polis?

- Why doesn't he tell Santos pick it up and split it with him?

- Niye Santos'a söylemedi? Niye parayı alıp onunla bölüşmedi?

- Where's Santos?

- Santos nerede?

What do we do now that Santos knows?

Ne yapacağız şimdi?

Mr. Santos will get his.

Santos payını alacak.

Mr. Santos, I will call it incredible.

Bay Santos, gerçekten inanılmaz bir şey.

I'm riding on ahead to Tres Santos.

İleride, Tres Santos'a kadar gidiyoruz

So we trailed you from Tres Santos.

Böylece, Tres Santos'dan buraya kadar geldik.

Governor Santos, Mademoiselle Carole.

Vali Santos, Matmazel Carole.

My name is Santos.

Adım Santos.

Bob Santos.

Bob Santos.

Alberto Santos-Dumont, a young Brazilian in Paris... achieved a major breakthrough... when he hooked a two-cylinder gasoline motor to the basket.

Paris'te yaşayan genç bir Brezilyalı Alberto Santos-Dumont dahiyane bir fikirle sepete iki silindirli benzinli bir motor takarak büyük bir atılım yaptı.

Santos said you'd be here.

Santos senin burda olacağını söyledi.

Santos.

- Santos.

Santos to Murphy.

Santos'tan Murphy'ye.

Let's not keep a lady waiting. Santos, bring us alongside.

Bayanı bekletmeyelim.

Fire up the crane.

Santos, bizi yanaştır. Greer, vinci hazırla.

Santos was my goddamn responsibility.

Santos benim sorumluluğumdaydı.