Screeches traduction Turc
154 traduction parallèle
[Screeches] And when I found out it was Jackson, I thought it was a great twist. I think not a lot of people expected him.
Onun Jackson olduğunu öğrendiğimde bunun bir dönüm noktası olduğunu düşündüm bir çok kişi onun olduğunu düşünmüyordu.
- I mean, he organizes smuggling. - [Bird Screeches]
Demek istedim ki, kaçakçılık yapıyor.
( Screeches )
( Çığlıklar )
( Screeches )
( Çığlık )
[Film : Cat Screeches]
[filmdeki kedi sesi]
Still screeches horrible backup vocals.
Hala korkunç geri vokal gıcırtıları çıkarıyor.
Why not start now? ( Screeches )
Neden hemen başlamıyoruz?
- [Screeches]
Harika!
"Peacocks dance in my heart." "The black bee screeches and my heart blooms." "Has the season changed or the scenario or my perspective?"
Ayın geçit töreni ve yıldızlar, bu parlak anı getirdi.
- [Screeches] - Aah! Take it!
Alın!
- Oh! Sorry. - [Cat Screeches]
Affedersin.
[Cat Screeches] 200 channels, nothin'but cats.
200 kanal, kediden başka yayın yok.
- # # [Continues ] - [ Cat Screeches]
# Sizleri kedi gibi azıtmalıyız! #
( Bellows and screeches ) A year has passed since the sauropodlets fled into the forest, and deep in a canyon, the little female grazes.
Sauropod yavruları ormana kaçalı bir yıl oldu, ve bir kanyonun derinlerinde, küçük bir dişi otluyor.
[SCREECHES]
-
And all there is, is... [SCREECHES]... on the other end.
Açınca o ses geliyor.
( screeches ) right. She means she's incubating an alien life form and one day it's gonna climb out and destroy our world.
Demek istediği, şu anda içinde bir yaratık var ve bir gün dışarı çıkıp dünyamızı yok edecek.
[cat screeches] Come on, xandir, dance!
Hadi xandir, dans et!
And when you get a chance, ( vulture screeches ) bury your friend.
Ve de ilk fırsatta arkadaşınızı gömün.
Listen. [Cat Screeches]
Dinle.
30pm on the 10th, two 14-year-old boys were leaving this apartment here when a black suv screeches around this corner and opens fire.
10'uncu caddede saat 20 : 30'da 14 yaşında iki genç, şu daireden çıkarlarken siyah renkli bir cip, köşeden patinaj atarak çıkmış ve ateş açmış.
( Animal screeches ) T - Rex are not the only creatures around.
T-Rex etraftaki tek yaratık değil.
This could be our first dinosaurs. ( Animal screeches )
Bu ilk dinozorumuz olabilir.
Oh. ( SCREECHES )
Ohh.
( Screeches ) Trish!
Trish!
( Screeches with laughter ) Bloater.
Ringa Balığı. Tamam mı?
- Cool. - ( screeches )
- Süper.
You think the tomcat likes the way the lady cat screeches when he humps her?
Sence erkek kedi, dişi kedinin üzerine çıktığında, onun çıkardığı cırtlak sesten hoşlanıyor mu?
[COMPUTER SCREECHES] The megahertz electric-field strength must've fried this footage.
Megahertz elektrik alanı kuvveti kaydı yakmış olmalı.
- Now I'm gonna make you eat'em! - [Screeches]
Ya da beni şoförün olmaya zorlayabilirsin.
Because all I know is some stiletto-heeled Mexi-cunt stalks in here screeches at you in Spanish, suddenly the marriage is off.
Çünkü tek bildiğim sivri topuklu bir Meksi-amcık buraya geliyor sana İspanyolca bağırıyor ve evlilik aniden bitiyor.
All I know is some Mexi-cunt screeches at you suddenly the marriage is off.
Tek bildiğim, bir Meksi-amcık sana bağırıyor ve birden evlilik bitiyor.
All I know is some stiletto-heeled Mexicunt screeches at you, and suddenly the marriage is off.
Tek bildiğim, yüksek topuklu bir Meksi-amcık sana bağırıyor, ve birden evlilik bitiyor.
[screeches] the instant she drops the precious lemming, the larger chick claims it.
Bu yerde bunun anlamı tuzlu göl demektir. Hava burada sıcak ve kuru.
[screeches]
♪ Eğlence asla bitmez ♪
[Screeches]
[Screeches]
"Out in the woods, an owl screeches..." Okay, okay.
" Ormanlık alanda bir baykuş çığl - - Tamam, yeter.
( screeches )
( Kuş çığlığı )
He screeches
Kıyameti koparıyor.
[Screeches] Gonna need speakers, man.
Hoparlörlere ihtiyacımız olacak.
( screeches ) r-right. She means she's incubating an alien life form and one day it's gonna climb out and destroy our world.
Demek istediği, şu anda içinde bir yaratık var ve bir gün dışarı çıkıp dünyamızı yok edecek.
( Screeches )
Git!
[SCREECHES] What are you waiting for?
Neyi bekliyorsun?
CAR SCREECHES TO A HALT Luke!
Luke!
[SCREECHES]
İyiyim!
( bird screeches in distance ) Come on, Bethany.
Hadi Bethany.
[screeches]
İyi Seyirler darklupus
[screeches]
İyi Seyirler darklupus ♪ Macera Zamanı ♪
[all cheering ] [ screeches]
İyi Seyirler darklupus
[grunts ] [ all warbling ] [ screeches ] [ warbling continues ] [ laughs] You're wonderful.
Harikasın.
BIRDS CALLING BIRD SCREECHES BIRDS SCREECH
Çocuğunuzu getirdim.