Seigneur traduction Turc
17 traduction parallèle
Methinks we've truly got a seigneur now instead of just a warden in the tower.
Komutanın yerine bir senyör göndermişler.
Certainly you have heard of the Right of the Seigneur to take a virgin bride on her wedding night?
Senyörün ilk gece hakkı diye bir şey var. Bakire gelini gerdek gecesi koynuna alabilir.
Citizen Marquis you may sit as a judge in our tribunals you may have fought with us last September when we dragged out of the gaols the aristocrats who were plotting against us but you still talk like a grand seigneur and what you call the indifference of Nature is your own lack of compassion.
Yurttaş Marki mahkemelerimizde bilirkişi olarak oturmuş olabilirsiniz geçen Eylül'de, bize kumpas kuran aristokratları hapishanelerden dışarı sürüklerken bizim yanımızda savaşmış da olabilirsiniz ama hâlâ asilzadeler gibi konuşuyorsunuz Tabiat'ın kayıtsızlığı dediğiniz şeyse, sizin kendi merhametsizliğinizdir.
Perfecto, seigneur.
- Mükemmel, Bayım
Divina Flor knew she would suffer the droit de seigneur de Santiago Nasar.
Divina Flor o Santiago Nasar için kurulan sinsi tuza? y bilmiyordu.
Your Eminence.
Mon seigneur.
Your Grace!
Mon seigneur...
Welcome home, Monsieur le seigneur.
Evinize hoşgeldiniz, Monsieur le seigneur.
When he was in Venice, the Seigneur de Montaigne also suffered from similar afflictions.
Venedik'teyken Sinyör Montaigne de benzer hastalıklardan muzdarip olmuştu.
Droit de seigneur.
Droit de seigneur.
Ever read "Belle du Seigneur"?
"Belle du Seigneur" piyasaya çıktığında da mı oradaydınız?
Droit du seigneur.
- Droit du seigneur.
Silence for your Seigneur, Raymond-Roger Trencavel!
Senyörünüz için sessizlik, Raymond-Roger Trencavel!
Originally bequeathed to his grandmother, the Baroness of Saint-Maur, she just married a Seigneur.
Gerçi bu unvan aslında büyük annesine vasiyet edilmişti. Barones Saint-Maur. Fakat bir senyör ile evlendi.
Seigneur Charles De Saint-Maur no less, Sire.
Senyör Charles de Saint-Mamur, bu kadar, efendim.
Your father, a common man with a fiefdom, was a vassal to his overlord, the true noble, the Grand Seigneur.
Baban, bilinen bir tımar sahibi, kendi derebeyine çalışan bir vasal, gerçek bir asil, büyük bir senyördü.
Seigneur Broch Tuarach.
Senyör Broch Tuarach.