Silver lining traduction Turc
409 traduction parallèle
As I always say, it's always darkest before the dawn and every cloud has a silver lining and it never rains but what...
Her zaman dediğim gibi, şafak öncesi en karanlık zamandır. Ve her bulutun kenarında bir beyazlık vardır, üstelik yağmur...
"Look for the Silver Lining."
"Look for the Silver Lining."
Remember, every cloud has a silver lining.
Hatırla, her bulutun bir biçimi...
Though the menu's cloudy There's a silver lining
Mönü güzel olmasa da Bir k eramet vardır
Remember, every cloud has a silver lining and look at the money we're gonna get.
Unutma, her bulutun altında bir umut ışığı vardır. Ayrıca, alacağımız paraya bak.
Frankie's silver lining.
Frankie'nin gümüş yüzüğü.
Every cloud has a silver lining, Sam, except this one has a pink one, just like those fancy pink bloomers you gave to Michelle?
Her gecenin bir gündüzü vardır, Sam, Güzel günlerde olacak, sence Michelle'e pembe bir elbise hediye etsem hatamı yapmış olurum, ha?
Every cloud has a silver lining.
Her gecenin bir sabahı vardır.
♪ There's a silver lining ♪ ♪ Through the dark clouds shining ♪ ♪ Turn the dark clouds inside out ♪
Gümüş bir sıra var... parlayan koyu bulutların arasında... o bulutlar... sizleri bize getirecek...
Every cloud got a silver lining.
Her bulut bereketiyle gelir.
I suppose it's nice to know every cloud has a silver lining. Oh.
Her kötülükte bir iyilik olduğunu bilmek güzeldir.
Every cloud has a silver lining, Mrs. Richards.
Her kötülükte bir hayır vardır derler, Bayan Richards.
Every little cloud Has got a silver lining
Her küçük bulutun, gümüşten bir astarı vardır.
There is a silver lining here. I'm no longer hungry. ( rock music plays ) * Dream on, dream on *
Tüm veliler kural olarak sürekli yapılan uyuşturucu ve duruma göre kan testleri için izin vermişlerdir.
Every cloud has a silver lining.
Her şeyin bir iyi tarafı vardır.
Silver Lining Hostel, remember that.
Silver Lining Oteli, bunu unutma.
Now, would you like to hear the silver lining?
Şimdi, işin aslını duymak ister misin?
This cloud may have a silver lining. Geologists say the brief but intense heat from fissures 10 miles below have cooked the upper coal tailings into a fine, medium-grade crude...
Jeologlar diyor ki kısa fakat yoğun ısı, ki 10 mil aşağıdan geliyor, yukardaki kömür kollarını yaktı ve onları orta dereceli yakıta çevirdi.
There is no silver lining! Only corporate scumbags who want to line their pockets!
Bu sizin yararınıza değil, şirket pisliklerinin cebi dolacak sadece!
Look for the silver lining
Gümüş astara bak
See, every cloud has a silver lining.
Gördün mü, bütün bulutların gümüş astarı var.
But the silver lining, if you wanna see it is that he made this decision all by himself without any outside help whatsoever.
Ama gümüş astarı : eğer duymak istersen... kararını hiçbir yan etkide kalmadan tamamen kendiliğinden vermiş olması.
How is that a silver lining?
Gümüş astar nasıl birşey?
You know, not everybody have everything given to them with a silver lining, you know?
Hayatta her şey herkese gümüş tepside sunulmuyor.
He left. Every cloud has a silver lining.
Her yokuşun bir inişi vardır.
The silver lining.
Gümüş astarlı taraf.
There's no silver lining here.
Burada iyi olan hiçbir şey yok.
Actually, this could end up a silver lining in your pocket.
Aslında bu sana oldukça iyi para kazandırabilir.
Every cloud has a silver lining.
Her bulutta bir ümit ışığı vardır.
- Every cloud has a silver lining
- Her bulutun gümüş bir çizgisi vardır.
See, every cloud has a silver lining.
gördün mü, bütün bulutların gümüş astarı var.
Look at it this way : Every cloud has a silver lining.
"Her bulutta bir ışıltı vardır."
Saying everything is groovy While your tyres are flat And it's Hi ho silver lining
# Her şey çok güzel derken, # # lastikler dümdüzken, # # balatalar gümüştür, # # şimdi uzaklaş bebeğim #
You're looking for the cloud in the silver lining!
Yine o her işte bir hayır vardır tavrın.
However dark the cloud, there's always a silver lining.
Ne kadar karanlık olsa da bulutlar, ışık her zaman ordadır.
There's a silver lining to all this.
İşte cevabınız.
Honey, I think you're missing the silver lining here.
Tatlım, bence işin iyi yanını gözden kaçırıyorsun.
- Look for the silver lining.
- Umudunuzu kaybetmeyin. - Evet.
But the silver lining of this cloud, of course, is that you know, it brought us to a new level in our relationship.
Ama bu tatsız işin iyi tarafı ilişkimize farklı bir boyut katması oldu.
- There's a silver lining.
- En azından gümüş bir astar vardı.
- Silver lining?
- Ne gümüş astarı?
Well, there is a silver lining to all this.
Bu olaydan şu sonuca varabiliriz.
The video for Every Cloud has a Silver Lining- - twenty-six straight weeks at number one.
Klibin 26 haftadır bir numara.
So silver lining.
Pekala iyi tarafından bakalım.
Because... because every cloud has a silver lining.
Çünkü çünkü her koyu bulutun içinde bir gümüş çizgi vardır.
A sable cloud turns forth its silver lining to the night.
Kara bir bulut gecenin karanlığında parlak gümüş kenarını gösterir.
See, there's your silver lining.
Gördün mü, işte senin umut ışığın.
IT'S A SHAME THAT YOUR CAT DIED, BUT, HEY, LET'S LOOK AT THE SILVER LINING - -
Kedinin ölmesi kötü ama iyi tarafına bak
But every cloud has a silver lining.
Ama her bulutun gümüş bir astarı vardır.
The silver lining.
Gümüş astarı.
Silver... with a blue lining.
Soma. Mavi çizgili.