Sister traduction Turc
59,524 traduction parallèle
You must offer your sister.
Kız kardeşinizi teklif etmek zorundasınız.
Sister Hild and company, what is your purpose?
Rahibe Hild ve yâreni maksadınız nedir?
And Guthred's sister, Lady Gisela.
Ve Guthred'in kız kardeşi Leydi Gisela'ya.
She will have gone to Cumbraland. I... I know my sister.
Cumbraland'e gitmek zorunda, kız kardeşimi tanırım.
When I was a child, my sister, Thyra, was attacked by Sven, and he looked at her nakedness.
Ben çocukken kız kardeşim Thyra, Sven'in saldırısına uğradı ve kardeşimin çaresizliğini izledi.
But if it means we have a greater chance of killing Kjartan, if it means we find our sister, then I will do what Alfred asks.
Ama Kjartan'ı öldürme şansımızın daha büyük olacağı anlamına geliyorsa kız kardeşimizi bulacağımız anlamına geliyorsa, Alfred ne isterse yapacağım.
All I want is Kjartan's heart on the end of my sword, and to see my sister.
Tek istediğim kılıcımın ucuna Kjartan'ın kalbini takmak ve kız kardeşimi görmek.
My sister is well?
Kız kardeşim iyi mi?
Your sister made a good whore!
Kız kardeşin çok iyi bir fahişe oldu!
Dear Father in Heaven, look kindly on my sister Freya.
Cennetteki sevgili babamız ona merhametle bak.
My sister is very good with tools.
Ablam çok iyi alet edevat kullanır.
If my sister says "I do" and signs a piece of paper while Justice Strauss is in the room, she's legally married.
Ablam, Hâkime Strauss oradayken "Evet" deyip kâğıdı imzalarsa resmî olarak evlenmiş olur.
I wouldn't marry your sister if she were the last orphan on earth.
Dünyadaki son yetim olsa dahi ablanla evlenmezdim.
My sister isn't old enough to get married, even if she wanted to.
Ablam evlenecek yaşta değil, istese bile evlenemez.
Hmm. Children... your sister is like a stick behind a stubborn mule.
Çocuklar, ablanız inatçı bir katırın arkasındaki bir sopa gibi.
My sister's not a stick.
Ablam bir sopa değil.
Likewise, you will do what I say, to avoid the punishment of the loss of your sister.
Keza siz de ceza olarak kardeşinizi kaybetmekten kaçınmak için söylediklerimi yapacaksınız.
After the wedding, I wouldn't dispose of you like your brother and sister.
Düğünden sonra seni ayırır, sadece kardeşlerinden kurtulurdum.
When the sand runs out in the... um... whatchamacallit... your sister will be married to me.
Şundaki kum bittiğinde sahi, adı neydi bunun ablan benimle evli olacak.
will stay with your sister and we will be in constant contact with the use of these walkie-talkies.
... kardeşinizle kalacak. Bu telsizler aracılığıyla daima irtibatta olacağız.
If anything goes wrong during tonight's performance, your sister will be dropped to her death.
Akşamki sahnede herhangi bir sıkıntı olursa kardeşiniz düşüp ölecek. Gidelim mi?
Any sort of funny business, and it's curtains for your baby sister.
Yaramazlık yaparsanız kardeşiniz için son perde olur.
You see, "curtains" means that your sister will be dropped out of the window, but it's also a sort of play on theatrical curtains.
"Son perde" onu camdan atacağım anlamına geliyor. Tiyatro perdelerine de bir gönderme.
My sister prefers very hard food.
Pasta alır mısın? Kardeşim çok sert yiyecekleri sever.
You let a deadly snake bite our sister!
- Ne yapıyorsun? Kardeşimizi ısırmasına izin verdin!
My sister has ten toes, like the vast majority of people. Really?
Kardeşimin on ayak parmağı var, çoğu insandaki gibi.
What my sister means is, we're not sure we're really following you.
Kardeşim sizi pek anlamadığımızı ifade etmeye çalışıyor.
What my sister means...
Kardeşim demek istiyor ki...
I know what your sister means, Violet.
Ne demek istediğini biliyorum.
My sister is a nice girl... and she knows how to do all sorts of things.
Ablam zaten hanım bir kız. Bir sürü şey yapabiliyor.
I bet your sister looks mighty pretty. After you had a few.
Bir iki kadehten sonra bacına halleniyorsundur kesin.
We're staying at my sister's.
Kız kardeşime gidiyoruz.
How's your sister?
Ablan nasıl?
A cripple and her crazy sister battling it out in their Hollywood home.
Biri sakat, diğeri kafadan kontak iki kardeş Hollywood'ta uğraşıp, didiniyorlar.
"We've been living next door to them for six months now " and the only one I ever see is that fat sister slouching around. "
Altı aydır yan komşularıyız ve tek gördüğüm kişi hımbıl hımbıl yürüyen şişko kız kardeşi. "
" You know, Julie says that sister is kind of peculiar.
" Julie, o kız kardeşin acayip biri olduğunu söyledi.
You know, Julie says that sister is kind of peculiar.
Julie, o kız kardeşin acayip biri olduğunu söyledi.
No wonder her crazy sister finds her a deadly bore.
Deli kız kardeşinin onu ölümüne sıkıcı bulmasına şaşmamalı. "
Where's your sister?
Ablan nerede?
I'm proud of my kid sister.
Küçük kardeşimle gurur duyuyorum.
You know, I think that What Ever Happened to Sister, uh...
Bence bu kardeş...
You should call my sister.
Kardeşimi arayın siz.
All due respect, Nez is like a daughter to Howard, which means she's like a sister to me.
Nez Howard'ın kızı gibidir, bu da benim kız kardeşim olduğu anlamına geliyor.
What you said before about me being like a sister to you...
Sana kız kardeş gibi olmam hakkında söylediklerin...
I mean, just think of your poor sister.
Yani, zavallı kardeşini düşün.
Betty, how's your sister doing?
Betty, kardeşin nasıl?
Veronica, has Betty told you about her sister yet?
Veronica, Betty kardeşinden bahsetti mi sana?
Tell Veronica about your sister and my dear brother.
Veronica'ya kız kardeşin ve benim sevgili abimi anlat.
She's at her sister's in buffalo.
- Buffalo'da, ablasına gitti.
Yep. She has a sister in Vukobejina.
Vukobejina'da bir kardeşi var.
Julie says that sister is...
- Julie, o kız kardeşin acayip biri...