Sky's the limit traduction Turc
142 traduction parallèle
In flying, the sky's the limit.
Uçma da, gökyüzü sonsuzdur.
The sky's the limit now.
Artık önüm sonuna kadar açık.
- Higher this time. Sky's the limit.
- Biraz daha zıpla hadi.
- Sky's the limit.
- Sınır yok.
The sky is the limit.
Sınırımız gökyüzü.
I said, the sky's the limit.
Gezeceğiz demiştim işte.
- The sky's the limit.
- Gökyüzünün sonu yoktur.
"The sky's the limit."
"Gökyüzünün sonu yoktur."
The sky's the limit, and I'm sure the boys will go to a full series share if we win.
Limit yok, ve eğer kazanırsak eminim çocuklar play offlara doğru yol alacaktır.
I mean, the sky's the limit!
Demek istediğim, gökyüzüne kadar limitimiz olur.
Hey, the sky's the limit anytime you want to come out.
Her şey limitsiz, ne zaman isterseniz gelin.
Well, if you play ball with us, the sky is the limit.
Yani, oyunu bizimle oynarsan, senin için sınır yok.
"Beauty Contest at Sky's The Limit in Detroit."
Detroit'te güzellik yarışması.
Listen, tonight, sky's the limit.
Dinle, bu gece her şey sınırsız.
Then after that, the sky's the limit.
Ondan sonra, başarının sınırı yok.
The sky's the limit.
Limitim gökyüzü.
With convenient nonstops to the moon and all major space stations, on Pan Am the sky is no Ionger the limit.
Aya ve bütün büyük uzay istasyonlarına... Pan Am'la mola vermeden rahatça yolculuk etmek varken gökyüzü sınırları artık aşıldı.
From there the sky's the limit! It's not what you do, Ben, it's who you know!
Çünkü ne yaptığının önemi yok, Ben!
- The sky's the limit.
- Limit koymuyorum.
The sky's the limit.
Ondan sonra bizi hiçbirşey tutamaz.
The sky's the limit, doctor.
Zengin olabilirsin.
I knew it would be expensive, but he said, "The sky's the limit."
Pahalı olacağını biliyordum, ama bana dedi ki : "Göklere kadar limitimiz var."
french fries. the sky's the limit, that's what they say.
"Kızarmış patatesler". "Sınırsız özgürlük", bunlardan bahsediyorlar
If Lynn can get you on a Wednesday night special, the sky's the limit.
Lynn seni çarşamba akşamı özel programına aldırabilirse bunun sınırı kalmaz.
Did you hear when I said "the sky's the limit"?
Sınır kalmaz dediğimi duydun mu?
So five-card stud, nothing wild. And the sky's the limit.
Beş kart sabit, serbest yok sınırımız da gökyüzü.
body, nine and a half... and personality - well, the sky's the limit.
Vücut, 9,5. Ve kişilik... Şey tek sınırı gökyüzü.
With talent and imagination, the sky's the limit.
Yetenek ve hayal gücüyle sınır gökyüzüdür.
I could go for weeks without explaining myself, and now the sky's the limit!
Beni delirtiyorsun! - Tüm bunları sana ben mi yapıyorum? - Evet!
Sky's the limit for you, and me too.
Önünde hiçbir engel yok. Benim de.
Once you whet the public's appetite for the truth, the sky's the limit.
Kamu bir kez gerçeği öğrenmek istesin, sınır yok...
With the dapper little gent in prison who knows how far they'll go? The sky's the limit.
Cohen hapiste olduğundan kim bilir nereye kadar yükselirler.
" Tonight the sky's the limit
" Bu eğlence sinirsiz olacak
He says for you the sky is the limit.
Sınırınızın gökyüzü olduğunu söylüyor.
The sky is the limit, man!
O zaman tek sınır gökyüzü olacak.
The sky's the limit, baby.
Herşeyi yapabilirsin.
That's right,'cause when you white, the sky's the limit.
Çok doğru, çünkü beyazlar için gökyüzü sınırdır.
When you black, the limit's the sky!
Siyahlar içinse, sınır gökyüzüdür!
The sky's the limit. Yeah, but you was always good with people, you know.
Evet ama senin insanlarla aran hep iyiydi.
You open 40 accounts, you start workin'for yourself. Sky's the limit.
40 hesap açtıktan sonra kendiniz için çalışmaya başlayacaksınız.
- The sky's the limit.
- Sınırımız gökyüzü.
The sky's the limit, up to $ 7.84.
Fiyatı önemli değil, 7.84'e kadar.
The sky's the limit, up to $ 7.84.
Fiyatı 7.84 $ kadar olmak kaydıyla.
When it comes to screwing the sky's the limit.
- Ne dedin? - Herkes düzüşmekten hoşlanır.
Anything. Sky's the limit.
her şeyi. limit gökyüzü.
Because out here, my friends, the sky is literally the limit.
Çünkü dostlarım, buralardaki tek sınır gerçekten de gökyüzü.
I mean, the sky's the limit, Jo.
İstediğimiz yere gidebiliriz.
The sky's the limit, as far as markup.
Kar marjı istediğin kadar olabilir.
But for you the sky's the limit. We're gonna go to that synagogue and turn you Jewish!
Ama senin için gökyüzü bir sınır.Sinagoga gideceğiz ve seni yahudi yapacağız.
Actually, it'a summer internship... but sky's the limit.
Aslında, bu bir yaz stajyerliğiydi ama bir limit vardır.
My son, the sky's the limit in what you'll turn this legacy into.
Evladım, gök yüzünün limiti senin bu imparatorluğu neye çevireceğinle belirlenecek.