Skype traduction Turc
435 traduction parallèle
Can you-can you Skype?
Skype'ye girebilir misin?
Let's have some Skype sex.
Skype seksi yaparız.
Slow down. No, no, no, I'm not on Skype.
Hayır, Skype'de değilim.
You call me from Skype.
Beni Skype'la arıyorsun.
And I'm like, "If you care about me at all, at least have the decency to" skype " me face to face.
Ve ben de "Eğer benimle o kadar ilgiliysen Skype'ta * yüz yüze görüşme inceliğini göster." dedim.
Didn't you feel like we were slipping away with all the e-mails and Skype sex?
Bütün o Skype seksi ve e-postalarla birbirimizden koptuğumuz hissine kapılmadın mı?
'Cause I really like the Skype sex.
Çünkü gerçekten Skype seksi seviyorum.
Well, there'll probably be a lot of skyping and e-mailing to remind my employees which end of the zipper goes at the top of the dress, but they'll survive.
Eh, muhtemelen birçok kez skype'ta konuşacağız, Ve e-mailleşeceğiz ki çalışanlarım fermuarın sonunu elbisenin başına getirmeleri gerektiğini hatırlayabilsinler, ama hayatta kalacaklar.
But we're on Skype all the time. Oh, yeah!
Ama Skype'ta hep görüşürüz, evet!
Well, can't you Skype into it or something?
- Skype ile katılsan olmaz mı buluşmaya?
- We're gonna have to Skype later. - Hank!
Skype'tan sonra konuşuruz.
Skypus interruptus.
Olayı yarıda kesen Skype.
Skype you later? All right.
Sonra Skype'ta konuşalım mı?
Then, Zach Skyped us, live-blogged our spelling bee and friended us on Facebook.
Sonra, Zach bizi Skype'ladı, heceleme yarışmamızı canlı olarak blogladı ve bizi Facebook'ta arkadaşı olarak kabul etti.
Tell you what, we'll Skype.
Bak ne diyeceğim, Skype'dan konuşuruz.
- He used a Skype account from Croatia.
Mümkün değil. Kullandığı internet üzerinden telefonla görüşme sağlayan hesap Hırvatistan'a kayıtlı.
Kick in my bedroom door, and you'd probably find me watching TV or talking to my friend Todd on Skype...
Odamdan içeri damladığınızda muhtemelen beni televizyon izlerken ya da arkadaşım Todd'la Skype'ta konuşurken bulursunuz.
If you want to Skype... - That's not necessary.
Eğer bir yakınınla konuşmak istersen...
I've got the Netherlands on Skype for you.
Skype'da senin için Hollandalıları buldum.
Have you skyped with Brett, by the way?
Bu arada Brett ile Skype'dan konuştun mu?
He doesn't have Skype.
Onun Skype'ı yok.
Wait, so if Brett doesn't have Skype, have you even seen a picture of him?
Dur, o zaman Brett'de Skype yoksa, sen hiç onun fotoğrafını gördün mü?
# Her Skypes and Twitters and URLs #
# Skype, Twitter ve linkleriyle #
We might skype.
Skype üzerinden de görüşebiliriz.
Skype?
Skype mı?
I'll skype you every day.
Seni her gün arayacağım.
I mean, I video chat, I skype, I text, I tweet, I phone, I woof.
Yani, görüntülü konuşma yapıyorum, Sype'a giriyorum mesaj atıyorum, Twitter'a giriyorum, telefon ediyorum, Hav'lıyorum.
Yeah, and maybe we can Skype and watch a game together.
Evet, ve belki Skype tan konuşabilir veya internetten oyun izleyebiliriz.
It's just, I can't get you on the phone, but Tess can Skype with you?
Ben sana telefonla bile ulaşamazken Tess ile nasıl bilgisayardan görüşüyorsun?
They look so good. And I'm skyping later with Carol, and we like to dance together. I want to do this "back it up" move that I haven't been able to pull off since high school.
Çok iyi duruyorlar ve biraz Carol ile skype'da * görüşeceğiz ve birlikte dans etmeyi seviyoruz ve ben de liseden beridir yapamadığım geri kayma hareketini yapmayı istiyorum.
I'm gonna e-mail, Skype, sex-text you.
Mail atarım, skype var, seks mesajları yollarım.
How's the Skype working?
Skype ne durumda?
They must have made this skype thing for something other than just talking.
Bu skype şeyini konuşmaktan başka şeyler için de yapmış olmalılar.
Are we about to have Skype sex?
Skype seksten mi bahsediyoruz?
We'll Skype you every night.
Her gece seninle konuşacağız.
" or skype you or whatever,
Mail ya da Skype ile de ulaşabilirdim. Her neyse.
It's a Skype number.
Skype numarası.
Actually, he's got a lot of guts being over 60 and owning a Skype phone.
Aslında 60 yaşında olup Skype kullandığı için bayağı cesaretli bence.
He's in his room, talking to his hap girlfriend on skype.
Odasında skype'ta HİHŞED kız arkadaşıyla konuşuyor.
PHONE RINGS PHONE RINGS And then possibly have a wank when we're Skyping.
Onunla Skype yaparken, muhtemelen mastürbasyon yaparım.
Land, cell, e-mail, fax, Skype. The whole fucking thing.
Ev, telefon, e-posta, faks, Skype.
Kevin, who do you Skype with?
Kevin, kiminle konuşuyorsun?
Okay, I'll Skype you later or text you.
Skype'ta görüşürüz ya da mesaj atarım.
I wish monkeys could Skype.
Keşke maymunlar Skype kullanabilse.
You're on Facebook or Skype or something, right?
Facebook'a ya da Skype'ye falan giriyorsun.
Sure, I'll stay home and Skype with the guys at Moe's.
Elbette, evde takılıp bardaki arkadaşlarla Skype'dan konuşurum.
I'm sure many women in happy relationships spend their nights Skyping with their ex-boyfriend Sanjay.
Mutlu bir ilişki içerisindeki kadınların çoğunun geceyi eski sevgilileri Sanjay ile Skype'ta konuşarak geçirdiğine eminim.
You called us here to Skype?
Bizi Skype'amı çağırdın?
- and Internet and Skype, and...
- hem İnternet ve Skype da var...
- Skype.
- Skype.
Skype!
Skype!