So what's this traduction Turc
3,312 traduction parallèle
So that's what this is about.
Yani bugünün amacı buydu.
So what's this for?
Bu ne için?
So what's with this last minute move anyway, problems at home?
- Neden taşındın peki? - Evde sorun mu vardı?
- That's what's so laughable about all this.
İşin komik yanı da bu.
What are we gonna do? This is so boring!
Şimdi ne yapacağız, bu çok sıkıcı.
I'm sorry, there's nothing more we can do for you at this point. So what you're saying is go fuck yourself, have a nice day.
Yani siktir git mi diyorsun
Yeah, well, hey, this is what you wanted to do, so- - Yeah, it's what you wanted to do.
Evet sonuçta istediğin buydu. Evet, istediğin buydu. Evet.
So that's what this is about?
Yani konu buydu?
What patient is this for? It's me. So clear today's schedule.
- Bunlar hangi hasta için?
So what's this shit I hear about this kid you got working for you, huh?
Senin için çalışan çocuk hakkında bazı şeyler duydum.
So, um... this Jeff. What's he like?
Eee, şu Jeff denen adam nasıl birisi?
I don't know what I'm doing, but this isn't going very well, so let's just stop.
Ne yaptığımı bilmiyorum ama pek iyi gitmiyor. En iyisi duralım.
♪ This is a place so, what's next?
Sırada ne var?
So, what, this is... it's just over?
Yani... bitti mi?
So what's up with this? Hurm?
Öyleyse bu ne oluyor?
And it's good to see you. So, Hal Jordan, what was this matter of business you wish to discuss?
Peki, Hal Jordan konuşmak istediğin bu iş meselesi neydi?
So what's this really about?
Bu neyle alakalı?
So, this poor lady has no idea what she's getting into?
Öyleyse, zavallı kadın neye bulaştığından bihaber?
So, that's what this is about?
Konu bu mu yani?
Okay, so I had the guy from the tree place come out, and this is what it's gonna cost to save it.
- Selam bebeğim. Ağaca bakması için birini çağırdım ve ağacı kurtarmak bu kadara mâl olacakmış.
What, so this chick's into you?
Hatun sana mı yazıyor yani?
So what strikes me is that this Vigilante was actually making a difference.
Beni asıl şaşırtan, bu kanunsuzun şehirde fark yaratmaya başlamış olması.
So... what's all this business about short, chubby fingers?
Bu yüzden bu kısa, tombul parmak muhabbeti de nedir böyle?
I, uh, I gotta be back in court in 20 minutes. So... what's this about?
20 dakika içinde mahkemeye geri dönmem gerek.
I've already been assessed for this, so I don't even know what we're doing.
Zaten bu işi yapıyorum, bunu neden tartışıyoruz ki?
So, what do you think did this?
Sizce bunu ne yapmış olabilir?
So, what, maybe he, uh, survives the attack and hides out with this guy's identity?
Belki saldırıdan kurtuldu ve bu adamın kimliği ile gizlendi.
- So what's this about? - That.
- Peki ne olup bittiğini açıklayacak mısın?
So besides withholding judgment on your new goatee... what should we do this weekend?
Yeni keçi sakalın konusunu tartışmak dışında bu hafta sonu ne yapıyoruz?
Whoo! So this is what the Captain took?
Yüzbaşı bunu mu almış?
You know you're more than welcome whenever you're in this time zone. Mm-hmm. So, what's the real reason I'm here?
burada bulunduğun herhangi bir zamandan daha fazla önemlisin şuan Burda bulunmamın gerçek sebebi ne?
What I do know Oliver, and so do you, is that she kept this a secret.
Ama ikimiz de şunu biliyoruz ki Oliver bunu sır olarak saklamış.
So that's what this is really about.
- Demek gerçek sorun bu.
So... What's the plan for beck riley After all this is over?
Peki Beck Riley'nin planı nedir?
So what's messing up my commute this morning?
Bu sabah trafiğini bozan nedir?
So this gift for Adele, it's a what - a picture frame?
Adéle'in hediyesi ne? Fotoğraf çerçevesi mi?
So this guy wants them to see what he's doing.
Yani bu adam ne yaptığını görmelerini istiyor.
What's so great about this city?
- Bu ne harika bir şehirmiş böyle?
So what's this about, Kara?
Mesele nedir Kara?
So what's this really about?
Asıl mesele nedir peki?
So, what's the story with this guy?
Bu adamın hikayesi ne?
So if this got me pissed off, what should it do to upstanding, civic-minded men such as yourselves?
Yani eğer bu beni bile kızdırdıysa sizin gibi dürüst, halk yanlısı beyefendilere ne düşündürür?
That's what... It may not seem like it, but this really helped, so thank you.
Yardım etmemiş gibi görünebilirsiniz ama çok yardımcı oldunuz teşekkür ederim.
That's what makes this so much fun.
İşte bunu eğlenceli kılacak olan da o.
Eating this way is what's making Darryl so sick.
Darryl'i bu kadar hasta eden bu şekilde beslenmesi.
So that's what this is all about, you trying to protect your mother?
Demek mesele bu. Anneni korumaya çalışıyorsun?
So this is what's gonna happen.
Şimdi şöyle olacak.
That's not what this is about, when I tell you something's a secret, it's a fucking secret, so you shouldn't tell anyone.
Mesele bu değil. Sana bir şeyin sır olduğunu söylüyorsam önüne gelene boşboğazlık etme. Bunun önemini anlamıyorsun bile.
So that's what this is, a bitch-hunt?
Bu muydu yani, kaltak avı mı?
So, what's this big surprise you had to fly all the way to New York to talk to me about?
Anlatman için seni ta New York'a getiren bu büyük sürpriz de ne?
Hate to interrupt, but my character would never say this stuff. Hi. Oh, so you don't like what's written?
Demek yazılanı beğenmedin?
so what's this about 22
so what's up 178
so what's your name 48
so what's stopping you 17
so what's going on 151
so what's new 30
so what's your deal 18
so what's the point 40
so what's on your mind 21
so what's the problem 185
so what's up 178
so what's your name 48
so what's stopping you 17
so what's going on 151
so what's new 30
so what's your deal 18
so what's the point 40
so what's on your mind 21
so what's the problem 185