So what happened to you traduction Turc
555 traduction parallèle
So what happened to your swordsmen will happen to you too, next?
Öyleyse sen ve iki adamın gidin, size ne oldu?
So what happened to you?
Sen ne yapacaksın peki?
So what happened to you, um, the other day after school?
Önceki gün okuldan sonra ne oldu?
But you got hurt while you were with me. I felt bad about what happened... so I've decided to just walk away from you.
Ancak benimleyken yaralanınca üzüldüm ve kendimi senden uzaklaştırayım dedim.
You seem to have changed your resolve. So, what happened?
Artık fikrin değişmişe benziyor.
She fell from there, so what do you think has happened to her?
Aşağı düştü işte, ne olacak?
Be so kind to explain what happened when you carry Madame Lilli into dressing room.
Bu madam Lilli'yi kibarca odasına taşımanızı açıklıyor.
I heard what happened today, So I came up to tell you It can be the happiest day of your life.
Bugün olanları duydum ve sana söylemeye geldim.
And so you began to bury the memory of what had happened in your unconscious.
Böylece bilinçaltınızda yaşananların anısını gömmeye başladınız.
You seem so terribly concerned about what happened to Alan, yet you never talk about him as though you really knew him.
Alan'a ne olduğuyla ilgili çok ilgilisin. Ancak hiç ona dair onu gerçekten tanıyormuşsun gibi konuşmadın.
Then you got worried about Kenneth Paine sobering up and telling about what happened, so you sent one of your mugs down to his place to knock him off.
Sonra da Kenneth Paine'nin... olup biteni anlatmasından korktuğun için... adamlarından birini onun işini bitirsin diye dairesine gönderdin.
- Objection! You want people to see what happened to his brain so they can bring him back to his senses, don't you?
Bu şehrini güzel insanlarının onun beyninde neler olduğunu bilmesini istiyorsun böylece onun aklının başına gelmesine yardım edebilirler, öyle değil mi?
What? So you admit something happened to them?
Yani onlara bir şey olduğunu mu söylüyorsunuz?
It's a great help. So will you please tell me what happened to you and how it happened exactly?
Size ne olduğunu ve tam olarak nasıl meydana geldiğini bana anlatabilir misiniz?
So, what happened to you last night?
Dün gece nerelerdeydin?
You're so sad, so angry, so upset, yet what's happened to you?
Öyle üzgün, öyle kızgın ve sinirlisin ki, ne oldu sana böyle?
So what do you think happened to him, Dad'?
Eee, kardeşime ne oldu dersin baba?
So... what happened to you guys last night, anyway?
O zaman... dün gece size ne oldu?
I want you to know what happened so you'll understand.
Olanları bilip anlamanı istiyorum.
So we all sat around and compared horror stories... and we said, "What's happened to the law?" Just like you.
Hep beraber oturduk ve korkunç öykülerimizi kıyasladık, ve aynı senin gibi,'Hukuk'a ne oldu? 'dedik.
How do you respond to accusations that journalists underestimated the brutality of the Khmer Rouge and so share responsibility for what happened in Cambodia afterwards?
Peki gazetecilerin Kızıl Kmerler'in vahşetine göz yumduğu ve bu nedenden, Kamboçya'da olanlardan bir bakıma sorumlu oldukları konusundaki suçlamalar hakkında ne diyorsunuz?
Breaks my heart to do this, but the next time I'm down here, you'lI gang up on Jack so fast he won't know what the hell happened.
Bunu yapmak beni çok üzüyor, fakat bir dahaki sefere burada yendiğimde Jack'e karşı öyle hızlı bir birlik oluşturursunuz ki o da neye uğradığını şaşırır!
I have no doubt that you saw him, but what really happened is when you saw him, you were so scared shitless that you crashed your precious ten speed into the stop sign, bumped your head on the curb and probably scared him half to death in the process!
Onu gördüğünden şüphem yok, ama onu gördüğünde gerçekten ne oldu, o kadar korktun ki kıymetli 10 viteslini dur işaretine çarpıp, başınıda kaldırıma çarptın ve olasılıkla onu çok korkuttun!
What has happened here is so heinous, I almost can't bear to show it to you.
Burada korkunç şeyler oluyor. Bunu sana göstermeye tahammül edemeyeceğim.
You're right, but I'm so upset... by what's happened to me.
Haklısın, fakat bu başıma gelenler beni altüst etti.
What happened to make you so angry?
Seni böyle sinirlendireek ne oldu?
I'm so sorry for what happened to you.
Başına gelenler için çok üzgünüm.
What's so interesting about half an inning that would make you come from Iowa to talk to me about it 50 years after it happened.
Seni ta lowa'dan buraya getirip olaydan 50 yıl sonra benimle konuşmana neden olacak... kadar ilginç bir tarafı mı var bu maçın?
So, what happened to you the other night?
Geçen akşam ne oldu?
- So, what happened to you?
- Yüzüme yumruk yedim.
- So, what happened to you? - What?
- Anlat bakalım, ne oldu sana?
What happened to you that you're so alive?
Ne oldu da bu kadar canlandın? Değişimi görebiliyorum.
In light of what has happened, it would be prudent for you... to move into the house... so that my wife can have 24-hour protection.
Olanları göz önüne alırsak, evime taşınman ihtiyatlı bir hareket olur böylece karımı 24 saat koruyabilirsin.
Now, I was going to call for a volunteer for this ( laughter ) experiment ah, we have a volunteer but I think, unfortunately, there isn't any time, so I'll just have to tell you what happened. ( laughter )
Şimdi bu deney için bir gönüllü çağıracağım. Ah, bir gönüllümüz var ama, maalesef hiç zaman yok o yüzden size sadece ne olduğunu anlatacağım.
It's so good to see you, especially with what happened to you.
Seni görmek çok güzel, özellikle de olanlardan sonra. Ne kadar berbat.
So, what happened to you last night?
Dün gece sana ne oldu?
Well, you see what happened was the doctor, the very same doctor that was attending my late aunt suffered an untimely stroke and lost the use of his right hand so obviously I was unable to get the death certificate.
Şimdi şöyle oldu doktor, teyzemin hastalığıyla ilgilenen aynı doktor zamansız bir felç yüzünden ve sağ elini kullanamıyor o yüzden ölüm sertifikasını alamadım.
Please, please would you be... so kind as to tell me what happened?
Lütfen neler olup... bittiğini kibarca anlatabilir misiniz?
What happened to you was so awful, I made up that whole thing.
Sana olanlar korkunçtu, ama hepsi hayal ürünüydü.
Tell us what happened. I'm so happy to see that you're alive and well.
... hayatta olduklarını görmek...
So, what happened to you, war hero?
Sana ne oldu savaş kahramanı?
I wanted so badly to call you and... tell you how sorry I felt tor what happened that night... but I just couldn't.
Arayıp, o gece olanlar için ne kadar üzgün olduğumu söylemeyi çok istedim ama yapamadım.
So, what actually happened to you?
Peki size ne oldu?
So what do you think happened to her?
Peki sence ona ne oldu?
What happened to me was so silly, I was... I'm ashamed to tell you.
Öyle saçma bir şey oldu ki, sana söylemeye bile utanıyorum.
Listen, if you know everything that's gonna happen in my life... for the next two years, why don't you let me know... so I can plan my vacations and know when to put my house on the market. Tell me what happened.
Gelecek iki yıl içinde başıma gelecekleri biliyorsan söyle de tatillerimi planlayayım ve evimi ne zaman satılığa çıkaracağımı bileyim.
Jordan, I heard what happened... and I do so very much want to talk with you, but now is scarcely the time.
Jordan, neler olduğunu duydum ve..... seninle bu konuda konuşmayı çok istiyorum ama şu anda iyi bir zaman değil.
By the way, do you know what happened to that man who so happy with his daughters?
Bu arada, kızlarıyla mutlu olan şu adama ne olduğunu biliyor musun?
I'm so sorry About what happened, about what he did to you.
Olanlar için çok üzgünüm, onun sana yaptıkları için.
Now, would you be so kind as to tell me just what the hell happened?
Bana olanları anlatmak lütfunda bulunur musunuz?
So you want to tell me what happened?
Bana ne olduğunu anlatmak ister misin?