English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ S ] / Stackhouse

Stackhouse traduction Turc

350 traduction parallèle
My Sunday School teacher, Mr. Stackhouse, told me that he saw my father coming out of a saloon the other day!
Pazar okulu öğretmenim Bay Stackhouse, babamı meyhaneden ağzında pipoyla çıkarken gördüğünü söyledi.
- Robbins or Stackhouse?
- Bunu yapamam. - Robbins mi Stackhouse mu?
Stackhouse wants to talk about grazing rights, trust me. I`m sorry.
Stackhouse sadece bu işten sıyrılmak istiyor güven bana.
Look at that, Stackhouse!
Şuna bak, Stackhouse!
Burnett and Stackhouse.
Burnett ve Stackhouse.
Stackhouse!
Stackhouse!
Stackhouse.
Stackhouse.
Sir, I shouldn't have left Stackhouse.
Efendim, Stackhouse'u bırakmamalıydım.
This is why they killed Stackhouse.
Stackhouse'u öldürmelerinin sebebi buydu.
Jerry Stackhouse scored 29 points for the Pistons...
Jerry Stackhouse Piston'lar için 29 puan yaptı...
This is Stackhouse.
Ben Stackhouse, söyleyin Efendim.
Yes I've been acting as a guide on behalf of Sgt Stackhouse's reconnaissance team... helping to establish relations between your people and some of our former trading partners.
Evet, Çavuş Stackhouse'un keşif ekibine rehberlik ediyorum sizin insanlarınızla bizim ticaret ortaklarımızla ilişkiler kurmanıza yardım ediyorum.
Stackhouse reported he lost track of you on a couple of these outings...
Stackhouse senin bu gezilerde birkaç kez ortadan kaybolduğunu söyledi...
The four of us are still here, but Markham and Stackhouse are inside the event horizon.
Sesinizi duymak güzel. Dördümüz hâlâ buradayız ama Markham ve Stackhouse olay ufkunun içindeler.
Markham and Stackhouse are in the forward section.
Markham ve Stackhouse ön taraftalar.
And let's not give up on Markham and Stackhouse either.
Markham ve Stackhouse'dan da henüz vazgeçmeyelim.
Markham and Stackhouse are dead if I don't.
Yardım edemezsem Markham ve Stackhouse öldüler.
Stackhouse reported lush surroundings, and as far as his team could tell, it seemed uninhabited.
Stackhouse çayırlar olduğunu rapor etti ve ekibinin söylediğine göre, yaşayan kimse yok orada.
That should be enough potential alpha sites to get Stackhouse and his team started.
Stackhouse ve ekibinin araştırmaya başlaması için yetecek kadar potansiyel alfa alanı mevcut.
Stackhouse has found a suitable alpha site, so should the need arise, we'll be able to evacuate.
Stackhouse uygun bir alfa alanı buldu, ihtiyacımız olursa boşaltma yapabileceğiz.
Earl Stackhouse, he's my buddy.
Earl Stackhouse, kendisi dostumdur.
Stackhouse draining a three-pointer as time ran out, leading Dallas to a 109 to 108 victory over the visiting San Antonio Spurs.
Stackhouse süre dolarken attığı üç sayılıkla, Dallas'ı San Antonio deplasmanında 109'a 108'lik galibiyete taşıdı.
I'm Sookie Stackhouse and I'm a waitress.
Ben Sookie Stackhouse ve bir garsonum.
Good evening, Miss Stackhouse.
İyi akşamlar, Bayan Stackhouse.
Stackhouse family ain't nothing but trash.
Stackhouse ailesi büyük değil ama ayaktakımı.
Why come you won't call Jason Stackhouse?
Neden Jason Stackhouse'u aramıyorsun ki zaten?
You must be glad they let Jason go home Miss Stackhouse.
Jason'ı saldıkları için mutlu olmalısınız Bayan Stackhouse.
Did you know the Stackhouses, Mr. Compton?
Stackhouse'ları tanır mıydınız, Bay Compton?
I remember Jonas Stackhouse.
Jonas Stackhouse'u hatırlıyorum.
I look forward to speaking to your club, Mrs. Stackhouse.
Grubunuzla konuşmaya sabırsızlanıyorum, Bayan Stackhouse.
I was over at the Stackhouses'last night. He came over to call on Sookie.
Geçen gece Stackhouse'lardaydım Sookie'yi görmeye geldi.
How did Miss Stackhouse seem to feel about a vampire being in her house, interested in her granddaughter?
Bayan Stackhouse torunuyla ilgi duyan bir vampiri evinde ağırlamaktan dolayı nasıl gözüküyordu?
You do not own me, Jason Stackhouse.
Bana sahip değilsin, Jason Stackhouse.
Jason and Sookie Stackhouse.
Jason ve Sookie Stackhouse.
Far as I can tell, Stackhouse don't have fangs.
Söyleyebileceğim kadarıyla, Stackhouse'un sivridişleri yok.
You never sleep alone, Stackhouse, and you know it...
Sen asla yalnız yatmazsın, Stackhouse. Bunu sen de biliyorsun.
- Jason Stackhouse?
- Jason Stackhouse?
Sookie Stackhouse. I hope that brother of yours gets what he deserves and he fries for what he's done.
Sookie Stackhouse, umarım kardeşin yaptıklaklarının karşılığında hakettiği cezayı alır.
- Sookie Stackhouse.
- Sookie Stackhouse.
Shame on you, Adele Stackhouse.
Kendinden utan, Adele Stackhouse.
Tara ain't bangin'Stackhouse.
Tara, Stackhouse'u becermiyor.
Thank you, Mrs. Stackhouse.
Teşekkürler, Bayan Stackhouse.
Fuck you, Stackhouse.
Sikeyim seni, Stackhouse.
Stackhouse kids didn't deserve this....
Stackhouse'lar bunu haketmişti...
I told you we never should have released Jason.
Sana Jason Stackhouse'u asla salmayalım demiştim.
So you make a habit of visiting Miss Stackhouse in the middle of the night?
Normalde gecenin bir yarısı Bayan Stackhouse'u ziyaret eder misiniz?
Lot of folks wouldn't be too keen on a vampire moving in next door, but Adele Stackhouse, she welcomed you with open arms, didn't she?
Çoğu kişi bir vampirin komşusu olmaya çok istekli olmaz ama Adele Stackhouse size kollarını açmıştı, değil mi?
Governor Stackhouse needs ten minutes.
Hemen girip çıkmam lazım.
He wants to talk about assault weapons.
Stackhouse 10 dakika istedi.Saldırı silahı ile ilgili konuşmak istiyor.
Stackhouse.
Şuraya bak Stackhouse.
That's not the point.
O çocuğun yangındaki hâlini ve Stackhouse olayında yaptığını düşünüyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]