Staying traduction Turc
19,100 traduction parallèle
They're staying at a beachfront villa at the Las Casitas del Pacifico resort.
Las Casıtas del Pacıfıco tatıl köyünde denıze sıfır vıllada kalıyorlarmış.
- He's staying in his place, you know.
- Evinde kalıyor. - İyiymiş.
I'm staying at Goodman's boardinghouse.
Goodman'ın pansiyonunda kalıyorum.
But he insisted on staying in that Fort Sumner area, that part of eastern New Mexico.
Fakat New Mexico'nın doğusundaki Fort Sumner bölgesinde kalmakta ısrar etti.
I told the cop where I was staying.
Polise nerede kaldığımı söylemiştim.
Yul Brynner is staying with us.
Yul Brynner bizimle kalıyor.
I'm just, uh, surprised your new husband is so agreeable to you staying in St. Louis, given everything.
Ben sadece yeni kocanın her şeyini vermiş olduğun St. Louis'te kalmana anlayış göstermesine şaşırdım.
There are trails. We are staying off them.
Patikalar var ama onlardan uzak duracağız.
Yeah, I'm staying at the Mayfield.
Mayfield Otelinde kalıyorum.
Well, looks like we'll be staying in here, then.
Anladığım kadarıyla bir süre buradayız.
She's been staying with me while Duval's been working on the big heroin case.
Duval büyük eroin davasında çalışırken benim yanımda kalıyordu.
So I'm going, and you're staying here.
Ben de gidiyorum ve sen burada kalıyorsun.
So, you staying or you going?
Kalıyor musun, yoksa gidiyor musun?
My kids won't be staying at that bitch's house again.
- Çocuklarım o kaltağın evine bir daha adım atmayacak.
You staying around these parts?
- Buralarda mı kalıyorsun?
Tell me, is this person staying here?
Söyler misiniz bu kişi burada mı kalıyor?
As planned, Fm staying at the same hotel Frantz stayed in as a student.
Planladığımız gibi Frantz'ın öğrenciyken kaldığı otelde kalıyorum.
Which hotel are you staying at?
Hangi otelde kalıyorsun?
And neither was going to class or staying out of trouble.
Sınıfa gitmek veya beladan uzak durmak da değildi.
Because I was staying on message.
Çünkü mesaj vermeye çalışıyordum.
Will's staying with me, Fiona.
Will benimle kalacak, Fiona.
Every time we got torn apart and beaten down? It's by staying a family, no matter what.
Her seferinde parcalandik, dagildik ama ne olursa olsun hep ailemizin yaninda olduk.
She's staying, I'm leaving.
O kalıyor, ben gidiyorum.
Mrs. Said, I can reach you wherever it is you're staying and give you updates as I receive them.
Bayan Said, elime yeni bilgi ulaştıkça size kaldığınız yerden ulaşabilirim.
Dwight is going to be staying with us!
Dwight bizimle kalacak!
Dwight, you're staying. What -
Dwight, bizimle kalıyorsun işte.
How long you planning on staying?
Ne kadar kalmayı düşünüyorsun?
So I thought Peter was better off staying in the care of the state.
Ben de Peter'ın devlet korumasında daha iyi olacağını düşündüm.
Are you sure she wasn't staying at The Sherry or The Carlyle?
The Sherry ya da The Carlyle'da kalmadığına emin misiniz?
I'm staying.
Kalıyorum.
But with government funding cuts and pharmaceuticals focused on the next little blue pill, staying ahead of the game isn't easy.
Ama hükümetin fon kesintileri ve bir sonraki mavi ilaca odaklanması, oyunda avantaj kazanmayı zorlaştırıyordu.
Who are you staying ahead of?
Nasıl avantaj kazanıyordun?
Fall back. Staying here to fight Nazis is exacerbating the damage that we have already done to the timeline.
Nazilerle burada kalarak zaten zaman çizgisinde neden olduğumuz hasarı şiddetlendiriyor.
Aren't they kind of staying away on their own?
Zaten kendi kararlarınca gelmiyorlar mı ki?
Will you be staying for the wedding?
Düğüne de kalacak mısınız?
Bastien's been staying with us for a couple of days.
Bastien birkaç gündür bizimle kalıyor.
Is it staying quiet?
Sessiz kalmak mı?
- Fine. I'm staying out of it.
Ben karışmıyorum.
The staying place of a rotted ghost.
Çürümüş bir hayaletin kaldığı yer.
I'm going to be staying with you from now on.
Artık sizinle kalacağım.
I'm going to be staying here with you from now on.
Artık burada sizinle kalacağım.
May I ask in which institution you are staying?
Hangi tımarhanede kaldığını öğrenebilir miyim acaba?
Staying for dinner?
Yemeğe kalacak mısın?
- Are you staying here for a few days?
- Buraya bir kaç günlüğüne mi geldiniz?
Where are you staying?
Nerede kalıyorsunuz?
She said she's not sure how long you're staying.
Ne kadar kalacağını bilmediğini söyledi.
I was supposed to be staying at Emily's.
Emily'nin evinde kalmam gerekiyordu.
And then you gave up the motel that Danny was staying at.
Sen de Danny'nin kaldığı moteli ona söyledin.
Thanks for staying up.
Kaldığın için teşekkürler.
Yeah, I'm staying here.
Evet, burada kalıyorum.
You're staying here!
Burada kalıyorsun.