Stitch traduction Turc
1,328 traduction parallèle
Cross-stitch.
Teğel! İğne elde!
F sharp : cross-stitch.
Fa diyez, teğel! Siyah, diyez!
Stitch! Strum!
Gitar-dikiş!
Stitch!
Gitar-dikiş!
I need to stitch his arm.
Dikiş atmam gerekiyor.
I'm gonna stitch it up good.
Dikeceğim.
Be careful! Are you going to stitch it on me?
dikiyorsunuz elbiseyi?
Every stitch.
Her şeyini.
Stitch it up again.
Süslemeye devam et.
If you can stitch it together you'd be great!
Dikmeye devam edersen, çok güzel olur!
"Who will stitch her shawl?"
Onun şalını kim dikecek?
A stitch in time, so to speak.
Zamanında bir müdahale.
Stitch this mutt up, Phil.
Adamı bulup, gebertin.
See for yourself. It should be one stitch longer.
Seninkine bak, bir dikiş daha uzun olmuş.
Everything you know... or there won't be enough of you left to stitch back together, Frankenstein.
Bildiğin her şeyi anlat yoksa seni yeniden bir araya getirmek için yeteri kadar parçanı bulamayacaklar.
That's what happens when you drop a fucking stitch.
İnsan bir dikkatsizlik yaparsa böyle olur işte.
What stitch did i drop?
- Ben ne dikkatsizlik yaptım?
Oh, man, I was supposed to stitch that head lac in 2.
Adamım, 2'dekine dikiş atmam gerekiyordu.
We're going to stitch up a vengeful woman.
Kinci bir kadını avlayacağız.
I'M AFRAID THE STITCH REMOVAL DIDN'T GO WELL.
Ne yazık ki dikiş alma işlemi iyi gitmedi.
The computers plot out the dimensions... colors, and textures of each photo and then stitch together the images... into a three-dimensional quilt.
Bilgisayar boyutları... renkleri, ve her fotoğrafın siluetini alıp sonra da... üç boyutlu bir hale getiriyor.
Let's stitch him up and wheel him off to Recovery.
Dikişlerini atıp, nekahat odasına götürelim.
A little stitch, a little tuck Some tender loving care
Bir parça örgü, bir parça dikiş Sevgiyle halledilir bu iş
Couple of those cuts could do with a stitch.
Bir kaç dikişlik kesikler yalnızca.
From him, I learned to stitch horse or man.
Ondan, bir at veya bir insan yarasını nasıI dikeceğimi öğrendim.
Come on, Let's go and stitch it up.
Haydi, gidip dikelim şunu!
I had to stitch it up.
Dikmek zorunda kalmıştım.
I shall relieve you of one of your children... and give it a home with me at Stitch Manor.
Seni çocuklarının birinden kurtarıp Stitch Manor'da benimle birlikte yaşamasına izin vereceğim.
Lady Adelaide Stitch.
Asil bayan Adelaide Stitch.
Lady Stitch!
Lady Stitch geldi!
Selma, this is Lady Stitch.
Selma, Lady Stitch.
May I present my adopted daughter, Miss Evangeline Stitch.
Sizleri evlatlık aldığım kızım, Evangeline Stitch ile tanıştırabilir miyim?
I love them, Lady Stitch, which is more than you do.
Onları seviyorum, Lady Stitch, sizin asla yapmadığınız gibi.
I got some fishing line, if you want me to stitch that.
Yaranı dikmemi istersen misinam var.
So many wounds like this I've had to stitch.
Yaralar çok derin olduğu için dikiş atmalıyım.
They used to stitch everything up, goddamn it. lt was like the Dark Ages.
Eskiden her şeyi dikerlerdi. Karanlık Çağ gibiydi.
Perhaps you'd have it finished by now if you hadn't made us undo every single bloody stitch.
Eğer hepimize bütün o lanet dikişleri baştan yaptırmasaydın çoktan bitirmiş olurdun.
Slow down, I've got a stitch!
Yavaş yürü, sancılanıyorum.
You can't stitch it back, you know, right?
Biliyorsun, yapıştırılmıyor.
Stitch, why are you doing this?
Stitch, bunu neden yapıyorsun?
Stop it, Stitch.
Dur, Stitch.
Stitch!
Stitch.
Wake up, Stitch.
Uyan, Stitch.
Stitch, wake up.
Stitch, uyan.
Stitch?
Stitch?
- Is sample of Stitch's fur.
- Stitch'in postundan bir örnek.
What is wrong with Stitch?
Stitch'in nesi var?
During his creation, Stitch was never fully charged.
Yaratılışı sırasında Stitch, tam olarak doldurulmamıştı.
I must, or my little Stitch will shut down... For good.
Yapmalıyım, ya da küçük Stitch'im yok olacak temelli olarak.
Stitch? Stitch?
Stitch?
Hey, easy there tough guy, you'll pop a stitch. It's just a drawer, Mom.
Sadece çekmeceye bakıyordum anne.