Surgeon traduction Turc
4,801 traduction parallèle
I understand that you believe you are god's gift to medicine, but I am every bit as talented and competent a surgeon as you are.
Tıpta Tanrı vergisi bir yeteneğin olduğuna inanmanı anlıyorum ancak ben de en az senin kadar yetenekli ve işini bilen bir cerrahım.
You are saying that I can't be a good surgeon and a mom.
Hem iyi bir cerrah hem de iyi bir anne olamayacağımı söylüyorsun. Tabii ki hayır.
You... are a very good surgeon.
Sen çok iyi bir cerrahsın...
- I was in a surgery. I shouldn't have to choose between being a good mother - and being a good surgeon.
İyi anne ya da iyi bir cerrah olmak arasında seçim yapmak zorunda kalmamalıydım.
Visiting surgeon?
Ameliyat ziyareti mi?
"Brilliant young surgeon finishes work" "of dead brilliant mother surgeon"...
"Muhteşem genç cerrah, ölmüş muhteşem cerrah annesinin çalışmasını bitirdi."
And you... I've just always admired you as... a surgeon, and-and a person, and the thought that you thought about me...
Ve sana hem bir cerrah, hem de bir insan olarak her zaman hayranlık duymuşumdur beni düşündüğünü düşünmem...
Pediatric surgeon.
Pediyatrik cerrah.
I met a pediatric surgeon once.
Bir keresinde bir pediyatrik cerrahla tanışmıştım.
Pediatric surgeon runs the tube down his throat, and got the thing out.
Pediyatrik cerrahlar boğazına bir tüp sokup içindeki şeyi çıkardılar.
I can assure you no reputable surgeon's gonna take you on.
İtibarlı hiçbir cerrahın bu ameliyatı kabul etmeyeceğine sizi temin ederim.
Give me some credit. I used to be a surgeon.
Hakkımı yeme, önceden cerrahlık yapıyordum.
You, who did not even put efforts once to save a baby that's as small as a palm, called yourselves a surgeon?
Siz, küçük bir bebeği kurtarmak için adım atmazken, kendinize cerrah mı diyorsunuz?
Persisting upon a surgery as a cure to a patient without hope, it's only a surgeon's conceit and selfishness.
Umutsuzca ameliyat etmeye ısrar etmek, cerrahın kibiri ve bencilliğinden başka birşey değildir.
So when an opening came up for maternal / fetal surgeon, I thought of you first.
Maternal-fetal cerrahide bir pozisyon açılınca aklıma önce sen geldin.
I hear what you're saying, but I'm the lead surgeon on this, and I'm making the call.
Fakat bu ameliyatın baş cerrahı benim ve kararımı verdim.
Dr. Webber told us about the 2-challenge rule where two surgeons who agree can force a third surgeon to stand down from a course of action.
İki cerrahın, yaptığını bırakması için üçüncü cerrahı zorlayabilmeleri.
I'm not gonna be able to be a surgeon anymore.
Cerrah olamayacağım.
Page the general surgeon that's on call.
Sıradaki genel cerraha çağrı atın.
I'm the President's surgeon.
Ben Başkan'ın cerrahıyım.
She's the President's surgeon.
O, Başkan'ın cerrahı.
Maybe that'll lead us to Pam's surgeon.
Bizi ameliyat yapan cerraha götürebilir.
They were traced to a Manhattan cosmetic surgeon... a Dr. Kelly Nieman.
Seri numaraları bizi Manhattan'daki Dr. Kelly Nieman'a götürüyor.
You're the first orthopedic surgeon to grow cartilage out of nothing.
Sen sıfırdan kıkırdak üretebilen ilk ortopedi cerrahısın.
Because she was the best orthopedic surgeon I knew.
Çünkü kendisi tanıdığım en iyi ortopedi cerrahı idi.
The best surgeon for this sort of business.
Bu işlerdeki en iyi cerrah.
You want me to protect some plastic surgeon who might be linked to a terrorist organization?
Benden terörist kuruluşlarıyla bağlantılı bir... -... plastik cerrahı korumamı mı istiyorsun? - Evet.
Oh, you know, his June is a brilliant brain surgeon.
Biliyor musunuz June harika bir beyin cerrahı.
As a hand surgeon, I've seen a lot in my time.
El cerrahı olarak, bir çok el gördüm.
They called him "The Hand Surgeon."
Bu yüzden ona "El Cerrahı" diyorlardı.
Hezbollah surgeon.
Hizbullah cerrahı.
Oh, I'm a... a chiropractor... slash brain surgeon.
Ben... kayropraktik uzmanı ve beyin cerrahıyım.
Don't get me wrong, I enjoyed your speech about being a great thoracic surgeon.
Beni yanlış anlama, göğüs cerrahisi hakkındaki ünlü konuşmana bayıldım.
We needed a surgeon with mettle.
Hırslı bir cerraha ihtiyacımız vardı.
But when I'm watching a surgeon perform what looks like unnecessary procedures...
Ama bir cerrahı gereksiz... prosedürler yaparken izlemek...
Go talk to your babysitter and get back in the O.R. like a surgeon would do.
Git bebek bakıcısıyla konuş... bir cerrahın yapması gerektiği gibi ameliyathaneye geri dön
who used to be a surgeon.
O da bir cerrahtı.
Maybe he was a surgeon or a dentist.
Belki de adam, doktor yada dişçiydi.
I'm a freaking trauma surgeon!
Ben bir travma cerrahıyım!
- for a surgeon.
- en kötü şey değildir.
And a surgeon... a freaking kick ass surgeon... who, by the way, has had sex before.
Ve bir cerrah... çok başarılı bir cerrah... bu arada, daha önce seks yaptım.
How'bout you should've waited one second for the surgeon standing right next you?
Tam yanında dikilen cerrah için bir saniye - beklemeliydin, ne dersin?
I can compete as a mother and as a surgeon.
Bir anne ve cerrah olarak rekabet edebilirim.
You are as good a mother as you are a surgeon.
Cerrahlıkta olduğun kadar... iyi bir annesin.
I need a surgeon.
Cerraha ihtiyacım var.
I need a cardiovascular surgeon.
Kalp ve damar cerrahına ihtiyacım var.
Yo, can your guy make me a certification to be a heart surgeon?
Yo, senin şu adamın kalp cerrahı belgesi de yapabiliyor mu?
Mr. Park Si On has the potential of a surgeon and a unique ability.
Bay Park Shi On, cerrah olma potansiyeline sahip ve eşsiz bir yeteneği var.
This is theoretical question, but what's the reason you want to become a pediatric surgeon?
Kişisel bir soru ama çocuk cerrahı olmak istemenin sebebi ne?
She's a world-class surgeon.
Dünya çapında bir cerrah.
A pediatric surgeon.
Pediatrik cerrah.