Take it or leave it traduction Turc
609 traduction parallèle
And you can take it or leave it.
İster alır, ister almazsın.
Take it or leave it.
Alırsın ya da gidersin.
Take it or leave it.
Onu al ya da vazgeç.
I'll give you 6, take it or leave it.
Sana 6 ruble vereceğim, al ya da bırak.
- Are you going to take it or leave it?
- Alacak mısın, almayacak mısın?
- Take it or leave it.
- Şartlarım böyle.
Oh, yes, I'm the type who can take it or leave it alone.
Evet, ben dayanan ya da çekip giden tipte bir adamım.
Take it or leave it.
Alırsın veya almazsın.
- Take it or leave it.
- İster al ister alma. - Ben, şey...
Take it or leave it, friend.
Bu son teklifimiz.
Take it or leave it.
Kabul et veya bırak.
It must be done, so take it or leave it.
Karar vermelisin, al ya da alma.
Take it or leave it.
İşinize gelirse.
Take it or leave it.
İster inan, ister inanma.
Well, take it or leave it, she's nuts about it.
İnan ya da inanma, bayıldı.
- Take it or leave it.
İşine gelirse.
Sure, the lucky ones, who can take it or leave it.
Elbette, kabul edebilen ya da reddedebilen şanslı kişiler.
Take it or leave it.
Kabul et ya da etme.
Take it or leave it.
Ya al ya da git.
I can take it or leave it alone.
- Ne iyi ne kötü.
Take it or leave it.
Başka bir teklifim yok.
Take it or leave it.
İstersen gidebilirsin.
Take it or leave it.
Ya kabul edersiniz ya da gidersiniz.
Take it or leave it.
Ya kabul edin, ya da gidin?
It'll be a "take it or leave it" proposition, because I never bargain.
"al ya da bırak" hesabı, çünkü hiç pazarlık yapmam.
Take it or leave it.
Kabul edersin ya da gidersin.
Take it or leave it.
Al ya da bırak.
You can take it or leave it.
İster alırsın ister almazsın.
Take it or leave it.
Kabul et ya da git.
Ten dollars, take it or leave it.
- 10, al ya da vazgeç.
Take it or leave it.
Son fiyat.
Take it or leave it.
İster al ister bırak.
Now take it or leave it but get this into your head, if you refuse it I'm going to break you.
Şimdi al yada git ama şunu kafana iyice sok, eğer red edersen seni mahvedeceğim.
Take it or leave it ".
Ya gel, ya da çek git!
Take it or leave it.
Kabul edin yada etmeyin.
You can take it or leave it.
Kabul edip etmemek sana kalmış.
All? Johnson said, Take it or leave it.
Johnson "Kabul et ya da vazgeç." dedi.
Take it or leave it!
İster al, ister alma!
Take it or leave it.
İster beğen, ister beğenme.
- Take it or leave it.
- Ya ver ya git.
Take it or leave it.
İster beyen ister beyenme.
Take it or leave it.
Bunu al ya da git.
You can take it or leave it.
Kabul edip etmemek size kalmış.
Take it or leave it.
Al ya da vazgeç.
- You like roller-skating? - I can take it or leave it.
Ya seversin yada bırakırsın.
Take it or leave it.
Ya kabul et ya da defol.
I said to the world, this is what I am, take me or leave me so that it was always on my terms they had to accept me.
"Ey dünya, ben böyleyim. İster kabul et, ister etme," diyordum. Böylece beni hep kendi koşullarımla kabul ediyorlardı.
Take it or leave it.
Kabul et ya da vazgeç.
So you take it or leave it.
Kabul et ya da vazgeç.
I thought I could take it, or leave it alone.
İster alırım ister almam diye düşündüm.
You see, it was common practice in our office to take whatever cash we needed and leave a note or a personal IOU which we always made good within a day or two.
Anlarsın, bizim büroda ihtiyacımız olan nakdi almak ve yerine bir not ya da kişisel bir IOU bırakmak yaygın işlerdendi. Bir ya da iki gün içinde alınan paranın karşılığı hep yerine konurdu.