Tars traduction Turc
67 traduction parallèle
We're not to blame, but the public tars us with your brush.
Suçlanacak olanlar bizler değiliz, fakat halk bizi sizin fırçanızla lekeliyor.
All those lovely injurious tars and resins.
Tüm o güzel, zararlı katranlar ve reçineler.
# You follow the fleet and tars and spars, Louisa #
Sen de katıl donanmaya yıldızlar ve şeritlerle, Louisa
The Kiss - 54, the Fabians - 70, the Tars - 47, the Szabos - 59 bins.
Kisler - 54, Fabianlar - 70, Tarlar - 47, Szabolar - 59 kasa.
Laramie Hi-Tars, hard pack. Here you go. Smoke them in good health.
Laramie Hi-Tars, büyük paket işte burada. sağlıkla içiniz yanında piyango bileti veriyor musunuz?
General Mor-tars.
General Mor-tars.
- You got some tars on you.
- Buraya gelicek cesareti nerden buldunuz.
Full tars, very nice.
Tütünü çok güzel. Çok lezzetli.
The way I heard it... he had fourteen hard jack tars with him.
Benim duyduğum kadarıyla... yanında ondört güçlü denizci varmış.
The exact type malicious cocksucker tars every fucking drunk with his brush.
Tam da bunun gibi kötü kalpli pislikler, fırçasıyla her sarhoşu katranlıyor.
Technical term is tarsus.
Teknik terimi, tars.
Star, rats, arts, tars.
Sarı, sıra, asır, asrı.
Tars Tarkas?
Tars... Tarkas.
Now all I need to do is get this medallion off Tars Tarkas.
Şimdi tek yapmam gereken Tars Tarkas'tan madalyonu almak.
I meant no disrespect to your goddess, Tars.
Tanrıça'nıza saygısızlık etmek istemedim.
What's gonna happen to you, Tars?
Sana ne olacak?
Tars Tarkas betrays us.
Tars Tarkas bize ihanet etti.
That's what drives your compassion, the blood of your father, Tars Tarkas.
Bu kadar merhametli olmanın nedeni babandan geliyor. Tars Tarkas.
- Tars. - No matter.
Önemli değil.
Tars, it's Sola.
Sola.
These are the crimes of Tars Tarkas.
Bunlar Tars Tarkas'ın suçları.
Get up! Tars!
Kalk!
- Jolly Jack Tars.
- Bahriyeliler.
I gotta say, I'm psyched to be hanging like this, old-school stylez.
- Bunu söylemem gerek bu şekilde eski usul tarsı takıldığımız için heyecanlıyım.
TARS, back down, please.
Tars, geri çekil lütfen.
- What's your humor setting, TARS?
- Mizah ayarın kaçta, TARS?
Hey, TARS, what's your honesty parameter?
- TARS, dürüstlük ayarın kaçta?
- Hello, TARS.
- Merhaba, TARS.
Hey, TARS?
TARS?
So, TARS, you should definitely stay here.
TARS, sen kesin burada kalmalısın.
TARS, factor an orbit of Gargantua.
TARS, Gargantua etrafında yörünge belirle.
- TARS talks plenty for both of us.
- TARS ikimize yetecek kadar konuşur.
TARS kept the Endurance right where we needed her.
TARS, Endurance'ı tam ihtiyacımız olan yerde tuttu.
TARS, chart a course for Dr. Mann's.
TARS, Dr. Mann'ın gezegenine rota çiz.
TARS is the obvious candidate.
TARS bunun için bariz aday.
I'm gonna need TARS to remove and adapt some components from KIPP.
TARS'ın KIPP'ten bazı parçaları çıkartıp ayarlaması lazım.
- TARS, 72 hours, yeah?
- TARS, 72 saat, tamam mı?
TARS, what's taking so long?
Niye bu kadar sürdü?
TARS, TARS, 10 o'clock!
TARS, on yönünde!
Let me know when TARS is aboard.
TARS gemiye binince bildir.
- Not since TARS disabled it.
- TARS o özelliği iptal etti.
- What's your trust setting, TARS?
- İtici değerlerin ne, TARS?
TARS, get ready to engage the docking mechanism.
TARS, bağlanma mekanizmasını çalıştırmaya hazırlan.
Come on, TARS.
Hadi, TARS.
Come on, TARS!
Hadi, TARS!
Yeah, I've heard that one, TARS.
Bu espriyi biliyorum, TARS.
Once Lander 1 is spent, TARS will detach... And get sucked into that black hole.
Lander 1'in yakıtı bittiğinde TARS ayrılacak ve o karadeliğe çekilecek.
Burma Shave.
- "Burma Tarşı." - "Burma Tarşı."
But as long as we're discussing dining choices, why don't you bite me?
Fakat madem uzun zamandır yemek tercihlerini tarşıyoruz, neden beni ısırmıyorsun?
Tars!
Tars!
- TARS is in.
- TARS içeride.