Techno traduction Turc
261 traduction parallèle
I just can't wait for a new tech - techno - technological dawn.
Şimdiden sabırsızlanıyorum yeni tek... tekno... teknolojik şafak için.
That techno-rock you guys listen to is gutless.
Şu sizin dinlediğiniz techno-rock, yüreksiz.
Salsa, techno-pop... whatever you like.
Salsa, tekno-pop... Ne isterseniz.
See, we can either get out there, and we can make the kind of noise that's gonna wake this world from its stagnant slumber. Or we can bloat ourselves, like those who have gone before us on the synthetic pap sucked from the techno-tit of those who will lead us to their tyrannical bullshit our apathetic asses sometimes deserve.
Yani, ya bu dünyayı daldığı derin uykudan uyandıracak bir cümbüş kopartırız veya biz de bizi uyuşuk kıçlarımızın layık olduğu bir zorbalıkla yönetenlerin tekno-memelerinden emdiğimiz sentetik sütle semiririz.
joining me on the final day of their cleanup efforts... is Techno Global Research industries spokesman... Professorjordan Perry.
Temizleme gayretlerinin son gününde bana katılacak olan Techno Global Araştırma Endüstrisinin sözcüsü Profesör Jordan Perry.
I seek out techno-industrial sector where I can purchase two simlats of platinum paste.
İki simlat platin hamuru alabileceğim bir tekno-sanayi bölgesi arıyorum.
While you consider this new cultural order as the emancipation... of the artist, it seems in my opinion, that this vision encourages... a techno-hegemony and the exploitation of the artist... by capitalistic mega-structures, don't you think?
Yeni kültürel tertibin sanatçıya özgürlük sağlamasına karşın fikrimce bu vizyon teknoloji egemenliğine ve sanatçının kapitalist düzen tarafından istismarına mahal verecek. Siz ne dersiniz?
They're "Techno Trousers".
Bu "Tekno Pantolon".
How were the Techno Trousers?
Tekno pantolonu beğendin mi?
Wonderful things, these Techno Trousers.
Tekno pantolon, harika bir şey.
Data travelers, electro wizards, techno anarchists.
Bilgi gezginleri, elektro büyücüler, tekno sanatçılar.
Because Apocalypse is behind the techno-virus.
Çünkü bu virüsün arkasında Apocalypse var.
This little techno-nerd's report could blow us right out of the water.
Bu küçük tekno-aptal'ın raporu bizi suyun içine batırabilir.
As in what, you hapless techno-weenie?
ne, seni gidi şanssız tecno acemisi?
( techno music )
( techno music )
Assume the position, you miserable techno-perv puke.
Ellerini başının üstüne koy seni teknoloji budalası!
You take care of the techno shit.
Sen bu teknik saçmalıklarla uğraş.
Oh I suppose I should be glad it's not techno... acidic... housey housey... pop... trash.
Ah, sanırım bu tekno, asit, housey houset, pop, trash olmadığı için mutlu olmalıyım.
- Piece of "techno - Shit"? - Yeah.
- teknoloji-pisliğini mi?
American. Practically invented techno-terrorism.
Tekno-terörizmi icat eden adam.
There are two groups - people with techno-fear, who are there going, " I've wiped the file?
İkiye ayrılmış durumdayız - Teknolojiden korkanlar, ki şöyle oluyorlar : "Dosyayı mı sildim?"
I don't have techno-fear.
Benim teknoloji korkum yok.
I have techno-joy!
Benim teknoloji sevgim var.
"Techno pagan" is the term.
Teknolojik putperest diyebilirsin.
There was a techno dance club.
Tekno dans klubü vardı.
Walk away now and you walk away from your skills, your vocations leaving our youth with nothing but digitally-sampled techno grooves quasi-synth rhythms, pseudo songs of violence-laden gangster rap acid pop and saccharine, soulless slush.
Şimdi giderseniz yeteneğinize ve mesleğinize veda etmiş olursunuz. Gençlerimizi elektronik tekno ritimlerine, gangster rapçilerin şiddet dolu... ne idüğü belirsiz şarkılarına, asit popa ve ağdalı, ruhsuz ticari müziklere... terk etmiş olursunuz.
That dish is just one more piece of techno-crap to go along with the rest of your stockpile of techno-crap!
O çanak, teknolojik bir çöp... tıpkı toplayıp durduğun diğer teknolojik döküntüler gibi?
Well, you called this an electron incantation you and the rest are in hiding so my guess is, you're techno-mages.
Buna elektron aktarımı dedin sen ve diğerleri saklanıyorsunuz. Tahminim sizler teknoloji sihirbazısınız.
To go techno, new millennium or play safe with olde worlde.
Tekno ve milenyum mu? Yoksa eski dünya düzeni mi?
Just cut the techno crap.
Tekno saçmalığına bir son ver.
- ( Man ) Fuck off, you twat! - ( Tyres squeal ) ( Trance techno )
- Siktir git seni amcık! Hep Nathan gibileriyle kalıyoruz.
Soul, ska, trip-hop, techno, salsa- -
- Ska... -... tekno salsa.
- Isn't it one of your techno-widgits?
Senin teknolojik zımbırtılarından biri değil mi?
-... with glitter and techno-pop?
-... sıkıntılarınızı unutun mu olacak?
I'm a techno-thriller junkie, and I'd like to know... is the B-2 bomber more detectable when it rains?
Ben bir teknoloji-gerilim hayranıyım, merak ettiğim şey B-2 bombardıman uçağı yağmur yağdığında daha mı kolay tespit edilebilir?
Oh you mean stall, don't you, so your little team... team of techno-geeks can try and trace me?
Zaman kazanmaya çalışıyorsun, değil mi, böylece şu küçük ekibin tekno-manyak ekibin beni tespit edebilecek, ha?
Just no techno, okay?
Tekno müzik yok. Tamam mı?
With people around it, dancing on techno.
Ve etrafında techno-müzikle dans edenler.
These self-important techno dicks who walk around with these hands free telephone headsets and ear pieces.
Bu kendini beğenmiş tekno-dallamalar etrafta kulaklık takmış telefonla öyle konuşup yürüyenler.
And please tell the music guy that I don't wanna hear any more of that'90s techno crap.
ve lütfen sesçi çocuğa söyle artık'90 ların saçma tekno saçmalıklarını istemiyorum.
The Techno Union army... is at your disposal, Count.
Tüm Tekno Birlik droidleri... .. hizmetinizdedir Kont Dooku.
Procedure is procedure. Sounds like a techno band from Dusseldorf.
Prosedür, prosedürdür.Bir teknoarkısına benziyor.
Given the body's decomposed state the first case seems to have occurred about 28 days prior to the 3rd techno-bar incident.
Cesedin durumuna bakarsak, ilk cinayet ile üçüncü cinayet arasında 28 günlük bir ara olduğunu görüyoruz.
After a psychiatric test of Heo Young-taek the investigative team has concluded that cases, including the techno-bar incident, were Heo's doing, while the remaining two were Choi's work.
Diskodaki dahil, işlenen üç cinayet, Huh'ın işi. Diğer ikisi ise Choi'nin.
It's just techno talk, Teri.
Teknik geyikler, Teri.
You brainwashed me to believe we're friends so I spill the beans about some nano-techno thing you want.
Arkdaşlık ayaklarına yatıp beynimi yıkararak benden istediğiniz nano-teknoloji falan gibi şeyleri size anlatmamı istiyorsunuz.
You're techno-babbling.
Tekno gevezesin.
Well, I'm sure there's some really good techno-babble...
Şey, eminim gerçekten iyi teknoloji oyunları vardır.
Not techno. I don't like techno.
Techno değil. Techno sevmem.
Techno
- Evet.
Their music is sort of a techno pop.
Aaa, Tekno-poptu..