Telford traduction Turc
108 traduction parallèle
So tell me, you old roister-doister, what the hell are you doing in Telford?
Söyle bakalım seni yaşlı şamatacı, Telford'da ne işin var?
They only do the best working breakfast in the state of Telford, Gordon.
Telford'daki en iyi iş kahvaltısını burası hazırlıyor, Gordon.
- How you doing, Telford?
- Nasıl gidiyor, Telford?
Thank you, Telford.
Teşekkürler, Telford.
Telford, what was your chicken-shit outfit doing while we were taking Grenada?
Telford, senin bu tavuk pisliği teçhizatın ne diyordu? Biz orada el "bomba" larıyla uğraşırken?
The Telford was not just considered a great museum but a wonder of the age.
Telford sadece harika bir müze değil dönemin en güzel yapılarından biriydi.
We propose a renovation that modernizes the Telford, without eclipsing its classic glory.
Bizim önerdiğimiz yenileme, Telford'ı modernleştirirken klasik ihtişamına dokunmayacak.
To us, the Telford is a work of art one of Chicago's true monuments.
Bizim açımızdan Telford bir sanat eseri Şikago'nun gerçek anıtlarından biri.
You'll each build a model big models and we'll do it in the Telford itself.
Her ikiniz de birer maket yapacaksınız kocaman. Bunları da Telford'ın içine yerleştireceğiz.
The Telford's one of my favorite buildings.
Telford'ı severim. En sevdiğim binalardan.
Colonel Telford Taylor, our liaison with the other prosecuting teams.
Albay Telford Taylor, albay bizim diğer iddia makamlarıyla bağlantımız.
Attorney Telford Higgins, representing one of the families of those slain... says he will file a wrongful-death suit.
Ölenlerden birinin ailesini temsil eden Avukat Telford Higgins... kanunsuz ölüme neden olmaktan dava açacağını bildirdi.
Cole Telford.
Cole Telford.
It matches the reference sample of Cole Telford.
Cole Telford'un referans örneğine uyuyor.
Oh, come off it, Mr. Telford.
Bırak numarayı Bay Telford.
The ruse you played with Filip Telford.
Filip Telford'la yaptığın hile yüzünden.
The ruse you played with Filip Telford... faking symptoms to extend his critical status?
Filip Telford'la oynadığın o oyun Kritik durumunu uzatmak için semptomları taklit etmek?
Abby Telford.
Abby Telford.
Mrs. Telford.
Bayan Telford.
Susan and the Telford woman were both mentioned in this article about rising stars in chicago business.
Susan ve Telford'un karısının Şikago iş dünyasının parlayan yıldızları olduklarından bahseden bir makale buldum.
With the telford woman, it was stock manipulation. And now it's jewels.
Telford'ların olayında hisse senedi dolandırıcılığı vardı burada da mücevherler.
- You said that's not what he's got.
Elimizdeki Telford'un karısını öldüren virüsün bir başka çeşidi. - Onun hastalığının bu olmadığını söylemiştin.
Doc, this Telford guy, you got a blood sample?
Doktor, şu Telford'tan kan örneği aldın mı?
The strain of Gamboa fever stored at the lab is identical to what killed Telford's husband.
Laboratuarda, Telford'u öldüren Gamboa virüsüyle aynı türden bir örnek bulduk.
And, of course, you know colonel Telford. Ready for this, colonel?
Ve zaten tanıdığınız, Albay Telford.
Telford, did you copy?
Telford, duydun mu?
Icarus base, Telford.
Icarus Üssü, ben Telford.
Radio colonel Telford he's got two minutes To get his people aboard before we jump to hyperspace!
Albay Telford'a haber ver, biz hiper uzaya girene kadar adamlarını getirmek için iki dakikası var.
This is Colonel Telford, Dr. Mehta.
Bu Albay Telford, ve Dr. Mehta.
What the hell was Telford doing?
Lanet olsun, Telford ne yapıyordu?
Colonel Telford, I presume.
Albay Telford olduğunuzu varsayıyorum.
Telford's got guards posted 24 / 7.
Telford, 7 / 24 orada nöbetçi bulunduruyor.
So all of this was just to get rid of Telford?
Yani bütün bunlar, Telford'dan kurtulmak için miydi?
Colonel Telford removed not only any sense of command, but the two scientists that designed and implemented the program that was causing the crisis.
Albay Telford, komuta sağduyusunu kaybetmekle kalmayıp buhrana yol açan programı tasarlayan iki bilim adamından da sorumluydu.
Colonel Telford was following orders.
Albay Telford emirlere uyuyordu.
I'm Colonel Telford.
Ben Albay Telford.
Matt, this is Colonel Telford.
Matt, bu Albay Telford.
What the hell was Telford just ordering you to do?
Telford az önce sana ne emir veriyordu?
I've run simulations on a dozen variations of Telford's plan to power the gate, but so far problems.
Telford'ın geçide enerji verme planları için onlarca farklı simülasyon çalıştırdım, ama şimdiye kadar hep problemler var.
Colonel Telford's in the communications lab.
Albay Telford iletişim laboratuvarında.
Colonel Telford's team is working on adjustments to their plan.
Albay Telford'ın ekibi planlarında düzeltmeler yapıyor.
- Yeah? I'm Colonel Telford.
Evet?
I'm a friend of Matthew Scott's.
Ben, Albay Telford. Matthew Scott'ın bir arkadaşıyım.
Telford, you connected with him.
Telford, onunla bağlantılısın.
And while I don't condone behavior of that kind in any way, shape, or form, I gotta say, the look on Telford's face when you put him down was priceless.
Ve o tarz bir davranışa hiçbir şekilde, durumda, göz yummasam da, söylemeliyim ki, Telford'ı yere serdiğinde, onun yüzündeki ifade paha biçilmezdi.
I'm Henry Telford.
Ben Henry Telford.
I was a mate on the Tiercel when you captained.
Ben sizin kaptanlığını yaptığınız Tersule gemisindeydim. Benim adım Telford, hatırlıyor musunuz?
Telford! Get your men inside!
Telford, içeri girin!
Telford, you connected with him.
Telford'la bağlantı kurdun.
Colonel Telford.
Albay Telford.
Colonel Telford?
Albay Telford?