English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ T ] / That's why i'm calling

That's why i'm calling traduction Turc

227 traduction parallèle
That's why I'm calling.
Bu yüzden arıyorum.
Yes, I know he's out of town that's why I'm calling you.
Evet, evde olmadığını bildiğim için sizi arıyorum.
As a matter of fact, that's why I'm calling on you.
İşin doğrusu, sizi ziyaret etmemin sebebi de bu.
That's why I am calling you, so that people wouldn't think it was us... that we... you know... that we pinched it.
Seni bu yüzden çağırdım. Böylece insanlar bizim yaptığımızı anlarsınya, aşırdığımızı düşünmeyecek.
That's why I'm calling.
Bu yüzden aradım.
That's exactly why I'm calling you.
Seni arama nedenim şu :
Oh Ted was terrific... as a matter of fact, that's why I'm calling,
Ted harikaydı.
That's right, if I may. That's why I'm calling, Jim.
Doğru, bu yüzden arıyorum, Jim.
It's real hard to keep calling you... from a pay phone if you're never there... so that's why I'm calling you from here.
Seni, hiç bulamayıp devamlı ankesörlü telefondan arayıp durmak artık zor gelmeye başladı, o yüzden seni buradan aradıım.
Yeah, that's why I'm calling.
Evet, o yüzden arıyorum.
That's not why I'm calling.
- Evini aramayı denedim ama, telefona cevap veren olmadı. - Hayır.
That's why I'm calling. I need a loan.
Aramamın sebebi, borç isteyecektim.
Actually, that's why I'm calling.
Bu yüzden arıyorum.
That's why I'm calling.
Öyle. ben de bu yüzden arıyorum.
That's why I'm calling.
Bunun için aradım.
No, I can't wait for the statement That's why I'm calling you
Hayır, hesap ekstresini bekleyemem. Bu yüzden sizi aradım.
That`s why I was calling.
Seni bu yüzden aradım.
That's why I'm calling.
Aramamın nedeni bu.
- That's why I'm calling.
- Bu yüzden aradım.
That's not why I'm calling.
Arama nedenim bu değil.
That's why I'm calling you.
Bende onun için arıyorum.
That's why I'm calling.
Aramamın nedeni de o.
That's why I am calling to you, to announce this event.
Evet. O yüzden aradım, bu olayı duyurmak için.
- That's not why I'm calling.
Evet. Aramamın nedeni bu değil.
- That's why I'm calling, Bernie.
- Seni bu yüzden aradım.
That's why I'm calling. Tomorrow I am going to see one on the Thames.
Ben de sana tam yarın Thames yakınlarında bir eve bakmaya gideceğimi söyleyecektim.
- That's why I'm calling.
- Onun için arıyorum.
Yes, sir, that's why I'm calling.
Evet, bu yüzden aradım.
SO, I'M KIND OF NERVOUS ABOUT GOING THERE BY MYSELF, SO, YOU KNOW, THAT'S WHY I'M CALLING EVERYBODY.
Kendi başıma gitmeye çekindim ve bu yüzden herkesi aradım.
That's why I'm calling.
Bu yüzden ariyorum.
- That's why I'm calling.
- Aramamın sebebide bu.
Anyway, that's why I'm calling.
Neyse, bu nedenle arıyorum.
Uh, no. I don't know if he still has your redd foxx album. But that's not really why I was calling.
Hayır, Red Foxx albümünüz hâlâ onda mı bilmiyorum ama bunun bir...
That's why I'm calling, to cancel his appointment.
Bunun için arıyorum. Randevuyu iptal etmem gerek.
That's, uh, partly why I'm calling really.
Bu, uh, gerçekten arama nedenimin bir kısmı bu yüzdendi.
That's not why I'm calling.
Bu yüzden aramıyorum..
That's why I'm calling you.
Aslında bakarsan, seni bunun için aradım.
Yeah, but that's not why I'm calling.
Evet, ama aramamın sebebi bu değil.
Anyway, that's why I'm calling.
Neyse, bu yüzden aradım.
That's why I'm calling in reinforcements.
- Bu nedenle ilave güç topluyorum.
That's why I'm calling you.
Aslında sizi aramamın sebebi de bu. Operasyona..
That's why I'm calling.
Anlıyorum, ben de bu yüzden aramıştım.
That's not why I'm calling.
O yüzden aramıyorum.
No, that's not why I'm calling.
Hayır, arama nedenim bu değil.
That's why I'm calling.
Şey, ben de bu yüzden arıyorum.
Good, but that's not why I'm calling.
Bunun için aramıyorum ama.
that's why I'm calling, to ask...
Bunu soracaktım...
That's not why I'm calling.
Bu yüzden aramıyorum.
That's why I'm calling, to see what happened.
Sizi bu nedenle aradım.
I just saw him, that's why I'm calling you.
Onu az önce gördüm, bunun için aramıştım.
I must have given him the fungal infection, and that's why he's not calling me.
Mantar enfeksiyonu gibi bir şey bulaştırmış olmalıyım ki, beni aramıyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]