Thinking about you traduction Turc
9,540 traduction parallèle
I... I just wanted to tell you that... I've been thinking about you lately, and...
Bil ki son zamanlarda seni düşünüyordum ve böyle bittiği için özür dilerim.
I've been thinking about you.
Seni düşünüyordum ben de.
And I've been thinking about you.
Ben de seni düşünüyordum.
I've been thinking about you pinning me up against the wall and shoving...
Seni düşünüyordum. Beni arkandaki duvara çivilediğini ve...
I've been thinking about you all day.
Ben seni her gün düşündüm.
If you stop thinking about yourself for one damn minute.
Eğer bir dakika olsun kendini düşünmekten vaz geçersen!
Jeanette, I said that I'm thinking about you.
Jeanette, seni düşündüğümü söylemiştim.
I was thinking about watching you ride a horse later.
Seni ata binereken izlemeyi düşünüyordum da.
I keep thinking about what you told us.
Bize anlattığını düşünüyordum.
How long you thinking about hanging around camp?
Kampta ne kadar kalmayı planlıyorsun?
Don't you be thinking about my gal.
- Benim kızı düşünmeyi bırak.
You start thinking about "The Outlaw Josey Wales."
"Kanunsuz Josey Wales" filmini düşünmeye başlarsınız.
Besides, you've got your A-levels to be thinking about, so...
Ayrıca, düşünmen gerek A-level sınavların var, yani...
What I was thinking about was... uh... my bar mitzvah money. There you go. I do love it.
- Çok sevdim.
Say, uh, you know I've been thinking about what's going to happen once Adalind has her baby.
Şey, Adalind bebeğini doğurunca ne olacak diye düşünüyordum da...
Are you saying that you're thinking about...
Bu konu hakkında düşündüğünü mü söylüyorsun yani?
What are you thinking about, Marguerite?
Bugün şarkı söyleriz diye düşündüm.
I'm thinking the two of you are about stupid enough to do both.
Bence siz ikiniz bunların ikisi de yapacak kadar aptalsınız.
You know, I've been thinking about it, and I decided that it's a good thing that you're going on this date.
Bir süredir düşünüyorum da bu randevuya gidiyor olmanın iyi bir şey olduğuna karar verdim.
Well, I was thinking about visiting, you know, bringing the girls.
Ziyarete gelmek istiyorum. Kızlarıda getirceğim.
Um... you know, I-I was thinking about that, and I was thinking that maybe we should, um...
Ben de onu düşünüyordum. Düşündüm de belki...
No, no, you're thinking about the one in Jalalabad.
Hayır, hayır sen Jalal Abad'ı diyorsun.
You know, I just can't stop thinking about all these idiots who actually believe this vampire stuff is real.
Bu okuldaki salakları düşünmeden edemiyorum. Kim vampirlerin aslında gerçek olduğuna inanır ki.
You need to start thinking about a new secretary.
Yeni bir sekreter bulma işini düşünmen lazım.
Listen, I was thinking about what you said, about me pitying you. And I don't.
Bak, dediğin şeyi düşünüyordum sana acımamla ilgili ve acımıyorum.
But soon you're saying, "yes, dear," and, "whatever you need, dear," without even thinking about it.
Ama sonra bir bakıyorsun, hiç düşünmeden "tamam hayatım, sen nasıl istersen canım" deyip duruyorsun.
You thinking about mixing up your diet, are you?
Bunları diyetinl karıştırmayı düşünmüyorsun, değil mi?
Maybe you should stop thinking about it and do it.
Belki de bu konuda düşünmeyi bırakmalı ve yapmalısın.
Oh, you thinking about taking off?
Kaçmayı mı düşünüyorsun?
Shouldn't you be thinking about other things like...
Başka şeyler düşünmen gerekmiyor mu?
What were you thinking about?
Ne düşünüyordun?
Are you thinking about the bed?
Yatmayı mı düşünüyorsun?
Well, now that you're sober, you might want to start thinking about finding someone you can have an honest, intimate relationship with.
artık içkiyi bırakmış olduğuna göre dürüst ve samimi bir ilişki kurabileceğin birini bulmaya çalışmanın vakti gelmiştir belki de.
Well, you were still thinking about ways to get away from this killing, weren't you?
Bu cinayetten kurtulmanın yollarını düşünüyordunuz değil mi?
I know you're still thinking about the baby.
Hala bebeği düşündüğünü biliyorum.
If you're thinking about it logically, you need underpants, condoms and drugs.
Mantıklı düşünürsen sana lazım olan uyuşturucu, kondom ve iç çamaşırı.
What are you thinking about doing after college?
Yüksekokuldan sonra ne yapmayı düşünüyorsun?
Kel..... I've been thinking and my gran's always on about how she'd love to have me back at the house and that, helping her out and she fucking loves you and she's got a boxroom you could decorate, you could put your things in... It'd be like home.
Kel düşündüm de büyükannem her zaman benim eve dönmemi falan istemiştir, ona yardım ederiz seni kesin çok sever, sandık odası var orayı bir elden geçirirsin, eşyalarını koyabilirsin, aynı ev gibi olur.
Just... sat thinking in my room..... about everyone here..... and you.
Sadece odamda oturup düşündüm buradaki herkesi ve seni.
You can't say you haven't been thinking about it.
Bana bunu düşünmediğini söyleme.
This little back-up plan of yours, I know you've been thinking about it for a time.
Şu senin küçük yedek planın. Bunu bir zamandır düşündüğünü biliyorum.
But considering how late it is, I'm thinking your parents are gonna be a little worried about you.
Ama saatin ne kadar geç olduğunu düşünürsek bence ailen endişelenmeye başlamıştır.
Maybe you're thinking about it too much.
Belki fazla düşünüyorsundur.
It was my mom, and I don't want to talk about it, if that's what you're thinking of doing.
Annemdi ve yapmayı düşündüğün buysa, bu konuda konuşmak istemiyorum.
- Are you thinking about Hans?
- Hans'ı mı düşünüyorsun?
I've been thinking about what you once told me about the URA.
Bana AO hakkında söylediklerini düşünüyordum.
You're thinking about something.
Bir şeyler düşünüyorsun.
I got to thinking about what you said.
- Söylediklerini düşündüm.
But I was thinking at the end if you wanted to come and visit the set and we could finally think about getting a headstone for Dad, or, you know, at least figure out what to do with his ashes.
Ama düşündüm de, çekimin sonunda seti ziyaret etmek istersen... Sonunda babama bir mezar taşı almayı düşünebiliriz. Veya en azından külleri ne yapacağımıza karar veririz.
And I hope you're not thinking about Jacob too much.
Umarım Jacob'ı fazla düşünmüyorsundur.
I don't know what you're thinking about, but that's a misunderstanding.
- Ne düşündüğünü bilmiyorum fakat yanlış anlıyorsun.
thinking about it 70
about you 267
about you and me 17
about yourself 16
about your dad 25
about your mother 24
about your 17
about your age 24
about your father 21
you know 156049
about you 267
about you and me 17
about yourself 16
about your dad 25
about your mother 24
about your 17
about your age 24
about your father 21
you know 156049
you know what 23733
you see 13602
you will be 199
you got this 563
young 1055
you got it 4932
youtube 39
you can do it 1412
you suck 398
your 1839
you see 13602
you will be 199
you got this 563
young 1055
you got it 4932
youtube 39
you can do it 1412
you suck 398
your 1839
you bitch 789
you okay 9168
you're cute 195
your phone 169
your honor 7894
yourself 387
your own 34
yours 1007
your hat 64
you know that 5741
you okay 9168
you're cute 195
your phone 169
your honor 7894
yourself 387
your own 34
yours 1007
your hat 64
you know that 5741
you tell 24
youn 21
younger 104
you're welcome 5601
you are 6060
you got a pen 63
your full name 16
you all right 5423
youth 73
you don't want to talk to me 24
youn 21
younger 104
you're welcome 5601
you are 6060
you got a pen 63
your full name 16
you all right 5423
youth 73
you don't want to talk to me 24