This is a murder investigation traduction Turc
108 traduction parallèle
- This is a murder investigation.
- Bir cinayet soruşturması.
Well, this is a murder investigation, young man And murder is a very serious business!
Bu cinayet soruşturması ve cinayet de ciddi bir konudur.
You see, first and foremost this is a murder investigation.
Gördüğünüz gibi öncelikle bu bir cinayet soruşturması.
Now, this is a murder investigation.
Şimdi bu bir cinayet soruşturması.
Look, nothing personal, my man, but this is a murder investigation, not a witch-hunt.
Üstüne alınma ama bu bir cinayet soruşturması, cadı avı değil.
This is a murder investigation, Mr Chapman.
Bu bir cinayet soruşturması, Bay Chapman.
Listen... this is a murder investigation.
Dinle... Bu bir cinayet soruşturması.
This is a murder investigation.
Bu bir cinayet soruşturması.
On what grounds? On grounds that this is a murder investigation.
Bunun cinayet soruşturması olduğu gerekçesiyle.
This is a murder investigation.
- Bu da cinayet soruşturması.
This is a murder investigation.
Cinayet soruşturması bu.
This is a murder investigation.
Soruşturma cinayet soruşturması.
Mr. Jones, this is a murder investigation.
Bay Jones, bu bir cinayet soruşturması.
Father, this is a murder investigation.
Rahip, bu bir cinayet soruşturması.
Break up the dog pile. This is a murder investigation.
Köpek kavgası değil bu, cinayet soruşturması.
This is a murder investigation, Veum.
Bu bir cinayet soruşturması, Veum.
This is a murder investigation, not "The Bold and the Beautiful".
Bu bir cinayet soruşturması. "Cesur ve Güzel" filmi değil.
Raquel, this is a murder investigation.
Raquel, bu bir cinayet soruşturması.
Okay, girls. You do realize this is a murder investigation?
Bu cinayet araştırması, farkında mısınız?
Remember, this is a murder investigation, so for the moment...
Unutmayın, bu bir cinayet soruşturması, o yüzden şimdilik...
- This is a murder investigation! - Let's go!
Bu bir cinayet soruşturması!
Ma'am, this is a murder investigation.
Hanımefendi, bu bir cinayet soruşturması.
This is a murder investigation. It's very important.
- Bu konuyu konuşmuştuk.
- Sir. Sir, this is a murder investigation.
Beyefendi bu bir cinayet soruşturması.
This is a murder investigation, not a free-for-all.
Bu bir cinayet soruşturması, mahalle kavgası değil.
- This is a murder investigation, Doctor. - Is it?
- Bu bir cinayet soruşturması, Dr.
Father, you'll have to forgive me, but this is a murder investigation.
Peder beni bağışlayın ama bu bir cinayet soruşturması.
Tony, this is a murder investigation, okay. This is not a movie.
Tony, bu bir cinayet soruşturması, film değil.
This is a murder investigation, and I'll follow it wherever it leads.
Bu bir cinayet soruşturması. Ve nereye giderse, götürürüm.
Sir, I totally appreciate the confidentiality your gym provides for its members, but this is a murder investigation, so obviously- -
Salonunuzun üyelere sunduğu gizliliği anlıyorum, ama bu bir cinayet soruşturması ve- -
And I will remind your client that this is a murder investigation, and I believe that that bag and money are at the heart of this case.
- Ve ben de bunun bir cinayet soruşturması olduğunu, bu çanta ve paranın da olayın tam merkezinde... -... olduğunu hatırlatıyorum. - Dikkatli olun dedektif.
This is a murder investigation now, Kate.
Bu artık bi cinayet soruşturması, Kate.
Is this a personal question or part of a murder investigation?
Bu kişisel bir soru mu ; yoksa cinayet soruşturmasının bir parçası mı?
A government official who's deliberately obstructed this investigation and who I believe is an accessory to Hong Ling's murder.
Bir hükümet görevlisi, bu araştırmayı kasten engellemek istedi. ve inanıyorumki Hong Ling'in cinayetinde bir suç ortağı vardı.
agent mulder, this is going to quickly become a murder investigation.
Ajan Mulder, bu çok hızlı bir şekilde cinayet soruşturmasına dönecek.
Doctor, we understand you'd like to protect their confidentiality but this is a rape-murder investigation.
Doktor, gizlilik ilkesini korumak istemenizi anlıyoruz ama bu bir... -... tecavüz cinayet soruşturması.
Lilliana, this is an investigation into a murder.
Lilliana, bu bir cinayet soruşturması.
Is this now a murder investigation?
Bu şimdi bir cinayet soruşturması mı?
This is a murder investigation.
Bu, bir cinayet soruşturması.
Plus, this cat is the lead witness in a major murder investigation.
Ayrıca bu kedi, büyük bir cinayet soruşturmasının baş görgü tanığı. Tutmak ister misin?
And while I am told that this investigation is continuing, it is my understanding that there is at least one murder warrant associated with this drug organization, which is believed to have been responsible for many of those bodies found in vacant rowhouses more than a year ago.
Bana söylenene göre bu soruşturma devam aşamasında ve en az bir tane de uyuşturucu organizasyonuyla ilişkili cinayetten arama emri var. Düşüncemize göre bu organizasyon bir yıl kadar önce metruk evlerde bulunan cesetlerin de sorumlusudur.
Now, about the cops sniffing around outside - If this little murder case leads to a federal narcotics investigation... my new business partner gets strangled to death with his designer tie!
Şimdi, dışarıdaki polislere gelince... eğer bu cinayet davası narkotik soruşturmaya dönüşürse yeni iş ortağım, modacı kravatı ile boğularak öldürülür.
This is no longer a missing person's investigation, it's a murder.
Artık bu bir kayıp soruşturması değil.
This ball is part of a murder investigation.
Bu top bir cinayet soruşturmasının parçası.
This is the second instance that Vikram Kapoor has been embroiled in a murder investigation.
Vikram Kapoor'un, daha önce de cinayet işlediğinden şüphe ediliyor...
This is now a double murder investigation.
Bu artık bir çifte cinayet davası.
This is, after all, a murder investigation, not a reality show.
Bu bir cinayet soruşturması. ... canlı yayın programı değil.
Chief Johnson, is this a murder investigation?
Şef Johnson, bu bir cinayet soruşturması mı?
Every single thing in this room is evidence in a murder investigation.
Bu odadaki her şey bir cinayet soruşturması için kanıt niteliğinde.
But this is a murder investigation.
Ama bu bir cinayet soruşturması.
This phone is evidence in a murder investigation involving Walter Morgan.
Bu telefon Walter Morgan cinayetinde bir delildir.