Top to bottom traduction Turc
535 traduction parallèle
Okay, what we have here now is a collection of gravel layers, and what we are mining from top to bottom is the selected reef cut, and associated with the pebbles and the pyrite that you see here,
Tamam. Burada elimizde bir çakıl katmanı var. Ve seçilmiş bir maden damarını tepeden tırnağa çıkarıyoruz.
Top to bottom.
- Baştan aşağıya.
We're going to keep it on the road and redo it from top to bottom.
Tepeden tırnağa yenileyip oyunu sürdürüyoruz.
You and Schaeffer search the building, top to bottom.
Sen ve Schaeffer binayı tepeden tırnağa arayın.
Reading from top to bottom, Lisa
Baştan sonra doğru, Lisa
Top to bottom, smooth as silk!
Kusursuz şekilde.
Emily, I've been searching the ship from top to bottom.
Emily, geminin her tarafını aradım.
We've ransacked the house from top to bottom.
Bütün evi alt üst ettik.
You can start by cleaning up this cabin from top to bottom.
Bu odayı baştan sona temizlemekle işe başlayabilirsin.
This has got to be a complete overhaul, kids, from top to bottom.
Bu, tam bir değişim olmalı, çocuklar. Tepeden tırnağa.
Wash the cages, sterilise the cell from top to bottom, read everything in the prison library about birds.
"Kafesleri yıkadı, tüm hücreyi tepeden tırnağa sterilize etti..." "... ve kuşlar hakkında cezaevinde bulunan herşeyi okudu. "
Something we can own from top to bottom, from one end to the other.
Baştan aşağıya, herşeyiyle bizim olabilir.
- Yes, sir, from top to bottom.
- Evet, Efendim, tepeden tırnağa
He took the whole lot from top to bottom.
Üstten alta bütün hepsini götürdü.
We've searched the place from top to bottom.
Evi baştan aşağı aradık.
I've been over the boat from top to bottom.
Her yerde onu aradım.
I want every house in this square to be searched from top to bottom.
Bu meydandaki tüm evlerin baştan aşağıya aranmasını istiyorum.
From top to bottom.
Tepeden tırnağa kadar.
I'd like to know where the Prussian generals were... when we cleaned up Germany from top to bottom?
Biz Almanya'yı tepeden tırnağa temizlerken... Prusyalı generaller neredeydi acaba?
I'm willing to change. If you're free in the near future, I'd, well... we'd... like to show you Yonkers from top to bottom.
Eğer, bu aralar boş zamanınız olursa... size Yonkers'ı göstermek isterdik.
Search the ranch from top to bottom.
Çiftliğin altını üstünü arayın.
" Is setting our house in order from top to bottom.
"Evimizi baştan inşa ediyor."
Even samurai come in a wide variety from top to bottom, I guess.
Hatta samuraylar yukarıdan aşağıya çok değişik şekillere girer.
Listen... after the personal details, we'll do from right to left... and from top to bottom and then everything in between.
Bakın kişisel ayrıntılardan sonra, sağdan sola yukarıdan aşağıya ve ortadaki her şeyi inceleyeceğiz.
Every house inside the barrier ring is searched from top to bottom including the sewers.
Bariyerlerin içinde kalan bütün evler tepeden tırnağa aranır. Kanalizasyona varıncaya kadar.
We'll search the whole convent from top to bottom, including the cells and vaults.
Odalar ve mahzenler dahil, bütün manastırı tepeden tırnağa arayacağız.
The victory of the bourgeoisie... is the victory of profoundly historical time, because it is the time... of the economic production that transforms the society, permanently and from top to bottom.
Burjuvazinin zaferi, son derece tarihi bir zamanin zaferidir çünkü bu, toplumu sürekli olarak bastan asagi degistiren ekonomik üretime iliskin zamandir.
Here, anything to do with an eclipse, now you go through that old house from top to bottom and don't you do nothing else.
İşte, tutulma ile ilgili ne olursa, şimdi o eski eve git ve her şeyin altını üstüne getir. Başka hiçbir şey yapma. Beni işitiyor musun?
We'll have the place to ourselves to ransack it from top to bottom.
Ev bize kalır ; biz de evi baştan aşağı talan ederiz.
It might be more efficient if all civic systems were periodically replaced from top to bottom.
Şehir sistemi periyodik olarak yenilenirse çok daha iyi olabilir.
The guestrooms are to be aired and ready. And the castle is to be scrubbed and polished from top to bottom.
Misafir odaları hazırlanmalı ve şato kuleden zindana parlatılmalı
I want that car examined from top to bottom, inside and out.
O arabanın tepeden tırnağa, içeriden dışarıya incelenmesini istiyorum. Emredersiniz.
Everything is properly lit, from left to right, top to bottom, and front to back.
Her şey uygun şekilde, soldan sağa, yukarıdan aşağı, önden arkaya aydınlatılmış.
They forced their way inside, checked the house from top to bottom.
Evet zorla girip her yeri aradılar. Yani her ne yaptıysanız sizi yakalamayı çok istiyorlar.
I want you to take all the big black suitcases from the top shelf and move them to the bottom, and the big brown ones from the bottom shelf and move them to the top shelf.
En üst raftaki tüm büyük siyah valizleri almanı ve onları en alt rafa koymanı, büyük kahverengi valizleri ise en alt raftan alıp en üst rafa koymanı istiyorum.
- Yes, top to bottom.
- Evet, baştan aşağı.
♪ Backward, forward, outward, inward Bottom to the top
Geri, ileri, dışarı, içeri, alttan üste.
♪ Backward, forward, outward, inward Bottom to the top ♪
Geri, ileri, dışarı, içeri alttan üste - Asla izin ver- -
If you start at the bottom of a coal mine and worked your way to the top you'd still only be on the ground.
Bir kömür madeninde en alttan başlarsan... - Evet? - Ve yükselirsen...
I started at the bottom in this town and I'm going right up to the top.
Para kazanabilirsin. - Para ne ki?
I've had bangs and bumps on every part of my body, from from bottom to top.
Vücudumun her köşesinde büyük küçük morluklar var tepeden tırnağa.
All, from the top to the bottom.
Hepsini, en tepeden, aşağıya kadar.
The movement of raising a hand transfers the same movement to the artificial arm, from bottom to top.
Eller havaya kaldırıldığında, hareket yapay kol ve ele iletilerek aynı şekilde, yukarı ve aşağı hareket etmesi sağlanır.
We got a matched set from the bottom right to the top.
En düşükten en yükseğe tam bir setimiz var.
Their names are crossed off the top of a list and as the list grows shorter, more names are added to the bottom.
İdam listesinin en başındaki isimler karalanıyor liste kısaldıkça da, sonuna başka isimler ekleniyor.
Every Saturday, you put the clean sheet on the top... the top sheet on the bottom... the bottom sheet you turn in to the laundry boy.
Her cumartesi temiz çarşafı üste üstte olanı alta serip alttakini çamaşırcı çocuğa vereceksiniz.
They want us to be on bottom, be on top.
Bir yandan dibe vurmamızı istiyorlar, diğer yandan da tepede olmamızı.
This is a bottom to top operation.
Bu dipten tepeye bir operasyon.
Like this, it has to be spread like this... from the bottom to the top.
Böyle sürülmesi gerekiyor ; aşağıdan yukarıya.
So we have a top-to-bottom grouping and from the angle of entry, I'd say your killer was right-handed.
Yukarıdan aşağıya bir gruplama yapabiliriz. Darbelerin giriş açısı, katilin sağ elini kullandığını gösteriyor.
Those at the top and those at the bottom both have to eat.
Üsttekiler de alttakiler de beslenmek zorunda.