Torso traduction Turc
739 traduction parallèle
And a torso even more so
Vücuduna bayılırlardı
Did you notice his torso?
Gövdesini fark ettin mi?
The victim, kneeling, laid his head upon the block... fitted his neck into the small, hollowed-out space... designed to receive it, whereupon the ax descended... severing the head from the torso with one blow... or in unlucky cases, two.
Mahkum, diz çöküp başını kütüğe koyar... boynunu, özel olarak tasarlanmış... bu küçük oyuğa yerleştirir, balta buraya iner... ve kafayı gövdeden tek hamlede, bazı şanssız durumlarda... iki hamlede ayırır.
Never could understand this quaint habit of making a billboard out of one's torso.
- Giriyorum. Birinin vücudunu ilan tahtası haline getirmesini hiç anlayamamışımdır.
Well, if it was nothing but a blooming torso how did you know you got the right man?
Lanet olası gövdeden başka bir şey kalmamışsa, doğru kişiyi bulduğunuzu nasıI öğrendiniz? Çok basit, Lestrade.
Tell me Doctor Watson, in the simulated death of Captain Simpson how do you account for the tattooing on the torso?
Söyle bana, Doktor Watson, Kaptan Simpson'un canlandırıImış ölümünde, göğüs derisinin üzerindeki dövmeyi nasıI açıklıyorsun?
Tattooing on the torso... well I...
Göğüs derisi üzerindeki dövme... Şey, ben...
Well the tattoo... well the tattooing on the torso... sorry Holmes.
Şey, dövme... Şey, göğüs derisindeki dövme... Özür dilerim, Holmes.
I also observed that the design on the torso had been done within the previous twenty-four hours.
Yine fark ettim ki, göğüs derisindeki desen yirmidört saat öncesinde yapıImış.
Longer than average torso, small waist, well-rounded hips. Well-mannered and good tempered.
Belinde gür bir yuvarlaklık olmalı güzel, çan şeklinde kalçalar.
You remember, of course, Miss Torso, the ballet dancer?
Balerin Bayan Torso'yu hatırlarsın herhalde.
Miss Torso, for example...
Mesela Bayan Torso...
Yeah, I'll begin with Miss Torso.
Evet, Bayan Torso ile başlayacağım.
Wait till you hear the flames licking her torso.
Sopranonun vücudunu saran alevleri duyana dek bekleyin.
Three of the sweetest performers that ever circled a torso.
Üstelik insan vücudunda gösteri yapan en tatlı üç tanesiyle.
Look at the torso.
Şu göğüs kafesine bak.
The torso is that of a human being.
İnsanlarınki gibi.
An amputated arm, a leg, a torso. It was I who helped piece'em together like a monstrous jigsaw puzzle!
Kesik bir kol, bacak, gövde korkunç bir yapboz gibi parçaları bir araya getirdim.
And in the end, he hung there, a bloody torso with a nodding head just groaning and staring at the crucifix which the father confessor held up to him.
Ve sonunda, sallanan başıyla kanlı bir gövde halinde asılı duruyordu orada sadece inleyen ve günah çıkaran papazın ona doğru kaldırdığı İsalı haça dik dik bakan bir gövde halinde.
I mean, the upper torso is so large compared to the legs.
Yani bedenin üst kısmı bacaklara göre fazla geniş.
I would imagine is the sublimation of the stroking the torso.
Sanırım buradaki düşünce kolsuz-bacaksız insan vücuduna vurmanın uçunumu.
So between the grasping, the phallic and the stroking of the torso, would create, I would imagine great conflict.
Yani sapı, erkeklik organı ve kolsuz insan vücuduna yapılan darbeler şeyi yaratır. Sizce de çatışma değil mi bu?
They're all about the torso murder case.
Bunlar sanırım cinayet haberleri.
And a chunk of his torso, the lower torso, went spiralling into the air and came down on John's knees with the absolute posterior devoid of any clothes staring him right in the face.
Gövdesinin bir bölümü alt kısmı havada tur attı ve John'un dizlerinin önüne düştü. Sırt kısmı tamamen açıktaydı, kıyafet yoktu. Gözgöze geldiler.
Starting on his face and arms Joseph Michel Montgolfier went on to scrub his torso his legs and his naughty bits, before rinsing his whole body.
Yüz ve kollardan başlayan Joseph Michel Montgolfier sonra göğsünü, bacaklarını ve oralarını keseleyip durulandı.
The torso has been severed in mid-thorax.
Beden göğsün ortasından kopmuş.
# And a torso even more so
# Ve hatta bir heykelden bile fazla
Over here, on the other hand, we have Doriphor by Polyclitus and a perfectly splendid example of the school of Athens the magnificent Torso of Apollo.
Buradaysa, Polyclitus'un Doriphor'u bulunuyor Atina ekolünün mükemmel bir örneği muhteşem Apollo gövdesi.
If large babies are to be carried in it at speed over rough ground, perhaps it's easier for mothers to do so with a torso somewhat inclined upwards.
Büyük yavrular sert bir zemin üzerinde hızlı bir şekilde taşınacaksa kısmen yukarıya meyilli bir gövdeye sahip olmak anneler için daha kolay olacaktır.
See if you can match it to that torso that came in last month.
Son bir ay içerisinde gelen kesik vücutlar ile uyuşan var mı diye bakın.
We don't know a thing about these torso victims.
Bu kesik kurbanlar hakkında hiçbir şey bilmiyoruz.
And a torso in sculpture is often so lovely without a head.
Kafası olmayan bir heykel gövdesi çoğunlukla çok hoş görünür.
My arms will end up in Essex, my torso in Norfolk, and my genitalia in a tree somewhere in Rutland.
Kollarımı Essex'e, gövdemi Norfolk'a atar, organımı da Rutland'da bir ağaca asarlar.
A full-torso apparition, and it's real.
Tam tamına bütün gövde bir görünüş ve gerçek.
The torso is solidifying well, sir.
Yukarı parçası neredeyse sağlamlaştırıldı.
I'm carrying his limp torso to the truck.
Uyuyan bedenini kamyona taşıyorum.
My torso may seem too skinny...
Gövdem bir deri bir kemik gibi görünebilir...
But a man doesn't screw with his torso...
Ama bir erkek gövdesiyle s.kişmez.
"Archaic Torso of Apollo".
"Apollo'nun Eski Gövdesi".
Torso Van Nuraso and the Muchacho Buscaro!
Torso Van Nuraso ve Muchacho Buscaro!
I wanted to see four steamrollers... attached to Jock Blair's arms and legs... driving in opposite directions... leaving only a twitching torso flailing blood like a live hose.
Jock Blair'in elleri ve ayaklarına dört yol silindiri bağlayıp farklı yönlere hareket ettiğini ve vücudunun parçalanıp her yere kan fışkırdığını görmek isterdim.
Mm-hmm. The coroner has multiple impact bruises on his torso,
Adli tıpçının karnında birden çok darbe morlukları var.
- Legs, torso, veld.
- Bacaklar, gövde bozkırdaydı.
The torso used to be Dr. Ruth.
Gövde Dr. Ruth`un olmalı.
We can implant neural transducers into your lower torso and legs.
Alt gövdene ve bacaklarına sinirsel aktarımcılar nakledebiliriz.
And third-degree burns over 65 % of the anterior torso.
Vücudun ön tarafının % 65'inde 3. derece yanık söz konusu.
First and second over... the posterior torso.
Birinci ve ikinci... arka gövde üzerinde.
Yes, on my torso.
Evet gövdemde.
"She'd also been subjected to electric shocks... " on her torso and genitals.
Ayrıca vücudunun bazı yerlerine ve cinsel organına elektroşok verilmişti.
All right, activating full-torso stimulation.
Pekâlâ. Tüm göğsü uyaracağız. Hazır.
There's a clog in the torso chute!
Gövde kanalında tıkanma var!