Truffles traduction Turc
338 traduction parallèle
And plenty of the truffles.
Yer mantarı çok olsun.
If he takes you to the Pavilion, try the chicken with truffles.
Eğer seni Pavilion'a götürürse, mantarlı tavuğunu dene.
You eat truffles, asparagus and green peas in January.
Ocak ayında mantar, kuşkonmaz ve bezelye yersiniz.
- And a lamb fillet with truffles.
Sonra kuzu fileto ve domalan.
Accompanied with truffles.
Yer Mantarı,
She prefers truffles.
Mantarı tercih eder.
I've eaten truffles before.
Daha önceden ben de mantar yerdim.
Truffles?
Şekerleme mi?
I do believe they're truffles.
Şekerleme olduklarını sanıyorum.
You got to have a swine to show you where the truffles are.
Bir domuz almalısın, domuz ağırşağı otlarının bulunduğu yeri sana göstersin diye.
Capon with black truffles!
Siyah trüflü horoz eti.
Yes... and Mrs William Pitt the Elder used to have to get up at 3 o'clock and go burrowing for truffles with the bridge of her nose.
Evet, yaşlı Bn. William Pitt sabah 3'te kalkıp burnuyla domalan mantarı ararmış.
Garnished with truffles and exotic herbs.
Yer mantarı ve egzotik bitki garnitürleriyle.
Very much like using a hog to find truffles.
Çikolata bulmak için domuzları kullanmak gibi.
We have omelette with truffles... and a guinea-fowl with morels.
Mantarlı omletimiz ve mantarlı hindimiz var.
Truffles.
Yer mantarı.
Mushrooms and truffles. "
Mantar ve domalan.
Truffles in pastry, a recipe by Charles Duchemin.
Mantarlı hamur suflesi, Charles Duchemin'in tarifi.
The truffles en croute here are marvellous.
Buradaki truffles en croute'ler bir harikadır.
Scrambled eggs with truffles, to start.
Başlangıç olarak yumurtalı mezeler.
Petite truffles.
Küçük şekerler.
It's more expensive than caviar, diamonds or truffles.
Havyardan, elmastan yada yer mantarından bile daha pahalı.
You know what people say about truffles?
Mantar için ne denir bilir misin?
Like chocolate truffles.
Çikolatalı domalan ( bir mantar türü )
The hare is very high, and the sauce is very rich with truffles, anchovies, Grand Marnier, bacon and cream.
Tavşan oldukça iyi pişmiş ve sos da, yer mantarı... ançüez, Grand Marnier, pastırma ve kremayla zenginleştirilmiş.
I also bought some truffles.
Bir miktar mantar da aldım.
Nothing better than fresh truffles...
Taze mantardan daha iyi bir şey yoktur.
I'm crazy about truffles.
Mantara deli oluyorum.
The pigs have refused to find any more truffles until you leave.
Domuzlar sen gidene kadar yer mantarı aramayı reddettiler.
I've got three hysterical chefs, one of whom loves truffles, the other one hates truffles, and the third one doesn't even know what truffles are.
Benimse üç histerik ahçıbaşım var. Bir tanesi yer mantarını seviyor, diğeri nefret ediyor, ve üçüncüsü yer mantarının ne olduğunu bile bilmiyor.
- Would you like some chocolate truffles? - No, we're leaving soon. - Yes.
birazdan çıkıyoruz olur.
The call to Sor Pietro, Sor Pietro's truffles... - Let's go and see the mythical Pietro. - Forget it, let's go.
Sor Pietro tatlıları... gidelim.
Black truffles are the most expensive. And caviar.
Siyah mantar ve havyar en pahalı olanlarıdır.
Truffles.
Trüf.
That - is known as turkey stuffed with truffles.
Şu da trüf mantarlı hindi dolma.
Do you want to go out for some truffles?
Gidip çikolata yiyelim mi?
Truffles?
Çikolata mı?
- Yeah, why not? I love truffles.
- Evet, neden olmasın?
It turns the stomach, and onions won't mix with truffles.
İnsanın midesi döner. Sonra soğanlarla mantarlar da pek uyuşmaz...
Essence of truffles, long finish...
Mantar özü, uzun süren kalıcı tat...
White truffles are so much better... Better than dark truffles.
Beyaz mantarlar çok daha iyi siyah olanlarından daha iyi.
In truffles, in oysters... in beer, in flowers...
Yer mantarında, istiridyede birada ve çiçeklerde.
Tellurian mint truffles but I still think you should be with me.
Telurya nane trüfü ama hala benim de orada olmamı istiyorsun.
Chocolate truffles, stuffed animals?
Çikolatalı tatlılar, doldurulmuş hayvanlar?
Sandy, you send those truffles to the president.
Sandy, bu çikolataları başkana yolla.
- Italian truffles?
Mantar ezmesi.
François, I'm ready for the truffles.
- Tamam, Francois, trüfler için hazırız.
The ones on the top, and one of those cocoa truffles with the little swirl on it.
Şu en üsttekinden bir de şu üstü kıvrımlı kakao kremalıdan.
You're like a pig with truffles when it comes to the fillies.
Konu kadınlar olunca işini gayet iyi biliyorsun.
- I put chocolate truffles...
- Çikolatalı...
No truffles!
- Trüf yok.