English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ U ] / Unattractive

Unattractive traduction Turc

345 traduction parallèle
I'm unattractive to her.
Çekicilik yok mu?
- It was disgusting, made you unattractive.
- İğrençti, çok sevimsiz oluyordun.
It's very unattractive.
Kulağa çok çirkin geliyor.
Was I so unattractive?
Çok mu iticiydim?
They're so unattractive.
Bana yakışmıyor.
And women scientists are particularly unattractive
Ve kadın bilimciler özellikle çirkin olurlar.
Your smile is not unattractive, sir.
Gülüşünüz hiç de albenisiz değil.
My life had been unpleasant and unattractive.
Hayatım tatsız ve kötüydü. Hem de çok.
unattractive, ugly even, I should love you, still.
... hatta çirkin biri olsan, yine de severim seni.
Is sh... " It's very, very unattractive of you, and very noisy.
O zaman oldukça geçimsiz ve gürültücü oluyordun.
- And I, too, would say so... -... if he were as unattractive as you.
- Ben de öyle derdim eger senin kadar çirkin olsaydi.
Was I so unattractive, so distant so forbidding or cold or something?
Çekici değil miydim? Mesafeli miydim? Düşmanca veya soğuk falan mıydım?
Because of all the vain, silly, egotistical, unattractive...
Bütün boş, aptalca, bencilce, itici... den dolayı
Unattractive?
İtici mi?
- Sidney, am I unattractiVe?
- Sidney ben çekici değil miyim?
She's not as unattractive as I told you she was.
Sana söylediğim kadar çirkin değil.
This can - it's unattractive.
Bu kutunun hiç bir özelliği yok. - Peki, ne yapacağız?
I see him as curiously unattractive.
Bana çekici olmayan biri gibi geliyor.
You're so unattractive when you get like this. So violent and myopic.
Böyle şiddet yanlısı ve ileriyi görmeden davrandığın zaman çok itici oluyorsun.
I find you unattractive at times.
Bazen seni itici buluyorum.
Earlier I thought of stealing a kiss from you, although you are very young and unattractive to boot!
Biraz önce seni öpmeyi düşünüyordum. Her ne kadar tekmelemek için çok genç ve güzelsen de, birazdan sana kemerimi tattıracağım!
Maybe a white, or a rather unattractive beige.
Belki bir beyaz veya sevimsiz bir bej kalmış olabilir.
Do you find Massalina unattractive?
Massalina'yı çekici bulmuyor musun?
I'm not unattractive.
Çekici sayılırım.
Do you find me so unattractive?
Beni bu kadar itici mi buluyorsun?
Not altogether unattractive.
Bayağı çekici duruyorum.
He's frightfully unattractive.
- Korkunç derecede tipsiz.
That I was bad in bed, not bright enough, or physically unattractive.
Belki de yatakda iyi değildim. Belki de yeterince akıllı değilim.Fiziksel açıdan çekici olmayabilirim.
A singularly unattractive character!
Hiç de hoş karakterli biri değil.
I mean you're not unattractive.
Çok yakışıklısın.
Chelsea... you have a great big chip on your shoulder... which is very unattractive.
Chelsea... geçmişinle hiç barışık değilsin. Bu da çok itici bir durum.
Just tell her the reason you rejected her wasn't because you found her unattractive. What was the reason?
- Peki reddetme sebebim neydi?
Do you find me unattractive?
Beni itici mi buluyorsunuz?
You always say, " Self-pity is the most unattractive quality on-stage or off.
Siz hep " Sahnede veya sahne dışında, kendine acımak en sevimsiz özelliktir.
You're rude, crude and thoroughly unattractive.
Kaba, yobaz ve tamamıyla iticisin.
- It's too unattractive.
- Bu çok itici.
You don't think I can come up with something good? Can you envision some fairly unattractive alternatives?
Bazı hoş olmayan alternatifleri hayal edebiliyor musun?
No, I am positive that you are the most unattractive man I have ever met in my entire life.
Yok, kesinlikle eminim, sen hayatımda karşılaştığım... en itici erkeksin.
If you weren't as unattractive as a giant slug.
Devasa bir salyangoz kadar itici olmasaydın keşke.
The fat and unattractive have rights too.
Şişman ve çirkinlerin de hakları vardır.
The fat and unattractive have rights too.
Güzel hallerimi hatırlarsın.
I'm sure they find us unattractive.
Onların da bizi aynı oranda sevimsiz bulacağına eminim.
So you're saying a man can be friends with a woman he finds unattractive.
Yani sence, bir erkek yalnız çekici bulmadığı kadınla arkadaş olabilir.
You're a vaguely amusing and not unattractive guy, but I'm not even remotely interested.
Hey! Eğlenceli ve yakışıklısın, fakat ilgilenmiyorum.
I mean, for example let's just say that there's somebody so unattractive in this room that even the girl cats won't let him pet them.
Diyelim ki bu odada cazibesiz biri var. O kadar ki dişi kediler bile onun... kendilerini sevmesine izin vermiyor olsun.
It's unattractive.
Sade.
I don't think you understand how unattractive hate is.
Nefretin ne kadar itici olduğunu anladığını sanmıyorum.
Good boy. I'm pleased to see you don't find me unattractive.
Oh, Seni heyecanlandırdığımı görmek güzel.
I merely tried to convey that a lady of her, to use her own words, "unattractive past"
Ben sadece şunu ifade etmeye çalışıyordum.
It is most unattractive.
Çok itici oluyor.
An unattractive girl.
- Çekici olmayan kız demek.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]