Undead traduction Turc
658 traduction parallèle
Gentlemen, we are dealing with the undead.
Baylar, ölümsüzle uğraşıyoruz.
Yes, Nosferatu, the undead, the vampire.
Evet, Nosferatu. Ölümsüz. Vampir.
And knowing that a vampire must rest by day in his native soil, I am convinced that this Dracula is no legend but an undead creature whose life has been unnaturally prolonged.
Ve, vampirlerin gündüzleri kendi topraklarında dinlendiklerini bildiğimden, Dracula'nın bir efsane olmadığını ama doğal olmayan bir şekilde yaşamaya sürekli devam eden ölümsüz bir yaratık olduğunu anladım.
But, unlike normal death, no peace manifests itself for they enter into the fearful state of the undead.
Ama normal bir ölümün aksine, huzura kavuşulmaz... çünkü kurban ölemeyenlerin o korkunç durumuna düşer.
But details of these re - animated bodies of the dead the "undead," as we call them are so obscure, that many biologists will not believe they exist.
Ama bizim "ölemeyenler" dediğimiz... bu canlanmış cesetler hakkındaki ayrıntılar... o kadar belirsiz ki, birçok biyolog onların varlığına inanmayacaktır.
After a reign of hideous terror spanning more than a century the king of the "undead" was finally traced to his lair high in the Carpathian Mountains
Bir yüzyıldan fazla süren bir dehşet hükümdarlığından sonra... Ölümsüzlerin kralı sonunda ininde köşeye sıkıştırıldı... Karpat Dağları'nda...
He is "undead", Mr Kent.
Aslında ölümsüz Bay Kent.
" The moon will be red as blood... and the undead will step from the dark...
"Ay, kan kadar kırmızı olacak. Ve ölmeyen yürüyecek..."
You will be of the undead.
Ölümsüzlerden biri olacaksın.
We are the undead, and the mirror sees only the living.
- Biz ölümsüzüz ve ayna sadece yaşayanları gösterir.
We are the undead.
Biz ölümsüzüz.
One who is dedicated to the devil and his deeds will not die by a vampire's bite, but will become one of the undead. A vampire.
Kendini Şeytan'a adamış biri bir vampir ısırığından ölmez ama ölümsüzlerden biri olur, bir vampir.
On that mission, I myself was enslaved, my wife murdered, and I was placed under the curse of the undead.
Bu görevde, ben esir edildim, karım da öldürüldü, ve bir ölümsüzün lanetine uğradım.
A word that Mina thought meant "undead" Undead?
- Mina'nın çevirisine göre "yaşayan ölü."
Dead, undead. I don't care. They all frighten me.
Ölü ya da yaşayan ölü, her neyse, hepsi tüylerimi ürpertiyor.
She's the devil's undead.
Şeytanın yaşayan ölüsü.
Nosferatu, the undead.
Nosferatu, yaşayan ölü.
Marjorie Glick rose and joined the undead.
Marjorie Glick dirildi ve ölmeyenlere katıldı.
Undead?
Ölmeyenler mi?
Undead.
Yürüyen ölüler.
The undead surround me.
Ölümsüzler çevremi sardı.
You're one of the "undead", and I'm a werewolf.
Sen bir ölümsüzsün ve ben de bir kurt adam.
Undead.
Ölümsüzüz!
In order for the master to retain control over his undead... he had to cut out their heart... and keep it... hidden.
Efendinin, ölüler üzerinde hakimiyet kurabilmesi için kalplerini yerinden çıkarıp onları saklaması gereklidir.
But fear not, my little darling, for although we are doomed to die, we shall live forever in the ranks of the undead.
Ama korkma küçük sevgilim, her ne kadar ölmeye mahkum olsak da, ölümsüzlük rütbesinde sonsuza dek yaşayacağız.
They're undead.
Onlar ölümsüzdür.
I'm already one of the undead.
Hayatta olanlardan biriyim.
Jerry Dandrige is in it, sleeping the sleep of the undead.
Jerry Dandrige tabutun içinde, hortlak uykusunu uyuyor.
Ready to do battle with the undead.
Hortlaklarla savaşmaya hazırım.
You are the undead.
Sen ölümsüzsün.
Santa Carla has become a haven for the undead.
Santa Carla ölmeyenler için bir sığınak olup çıktı.
Flies and the undead go together, like bullets and guns.
Sineklerle ölmeyenler birliktedir, mermiyle silah gibi.
Did you ever hear the word "undead"?
Hiç "ölümsüz" diye bir kelime duydun mu?
Undead vampires must remain in the dark.
Ölüp dirilmiş vampirler karanlıkta kalmalı.
Dead or undead.
Ölü ya da diri.
It is Dracula, the undead.
Drakula, ölümsüz.
- She is undead.
- O yaşayan ölü.
Undead.
Ölü değil.
The world is under attack by legions of the undead and you're going to a mixer?
Bir yığın vampirin işgalindeyiz ve sen dansa gidiyorsun?
We're all gonna walk the Earth forever as undead masseuses.
Ölümsüz masözler olarak ebediyen bu dünyada kalacağız çocuklar.
The creature they seek is the walking undead.
Aradıkları yaratık yaşayan ölü.
Ah, fresh victims for my ever-growing army of the undead.
Ölümsüzler orduma taze kurbanlar geldi.
- Vampires! The undead!
Gündüz vampirleri!
They are the undead.
Onlar ölümsüzdür.
Do you have The Theory and the Theology of the Evil Undead?
Ölümsüz şeytanın teorileri varmı?
I'm undead.
Ben ölümsüzüm.
No, it means the undead.
Hayır, nosferatu ölümsüz demek.
A long, long time ago, Nosferatu, the undead, the race of the vampire, were driven from Egypt.
Çok uzun zaman önce yaşayan ölüler, vampir ırkı Nosferatular Mısır'dan sürülmüştü.
The undead.
Yaşayan ölü.
Kate, do you swear to God that when I become one of the undead, you'll kill me?
Kate, ölümsüzlerden birine dönüştüğümde beni öldüreceğine Tanrı adına yemin eder misin?
You know the sun is very hard on undead skin.
Güneş namevt derisini mahveder çünkü.