Unsub traduction Turc
2,867 traduction parallèle
Or Mills got in the way somehow and had to be killed so the unsub could return to his preferred victim type.
Ya da Mills bir şekilde yoluna çıktı ve öldürüldü böylece şüpheli tercih ettiği kurban tipine dönebilecekti.
By punishing others, the unsub may also be punishing himself.
Başkalarını cezalandırarak, şüpheli ayrıca kendini de cezalandırıyor olabilir.
Our unsub is killing his victims immediately after the branding.
Şüphelimiz kurbanı damgalar damgalamaz öldürüyor.
The unsub must have taken them out, like he removed her nail polish.
Tıpkı tırnak cilasını çıkardığı gibi şüpheli çıkarmış olmalı.
So this unsub believes he's hunting witches.
Yani şüpheli cadıları avladığına inanıyor.
Our unsub chose the right role model.
Şüphelimiz doğru rol modeli seçmiş.
Yeah, there's a handful, but none of them fit the unsub's profile.
Evet, bir avuç dolusu ama hiç biri şüphelinin profiline uymuyor.
All right, well, we profiled the unsub as delusional.
Peki, şüphelinin profilini kuruntusal olarak çizdik.
But if it is the same unsub, a dormancy period of 15 years is highly unusual.
Ama bu aynı şüpheliyse 15 yıl süren bir uyku hâli çok olağandışı.
If this is the same unsub, he definitely has a type.
Aynı şüpheliyse kesinlikle belli bir tipi var.
If this is the same unsub, he must be using another child to make the prank phone calls.
Aynı şüpheliyse, şaka telefonlarını yapması için başka bir çocuk kullanıyor olmalı.
Between that and the phone calls, it's safe to say this unsub likes to play games.
Bunun ve aramaların arasında bu şüphelinin oyun oynamayı sevdiğini söyleyebiliriz.
The unsub could have overpowered him, covered his mouth, or had a gun at his head.
Şüpheli etkisiz hâle getirip ağzını kapamış veya başına silah doğrultmuş olabilir.
So the unsub could have snuck in while he was sleeping.
Yani şüpheli, uyurken gizlice girmiş olabilir.
We're dealing with the same unsub.
Aynı şüpheliyle yüz yüzeyiz.
So it's possible he's the unsub, but he didn't seem to have a connection with the Clayvin family.
Yani şüphelimizin o olması mümkün ama Clayvin ailesiyle bir bağlantısı var gibi gözükmüyor.
As it turns out, the unsub cloned Malcolm Taffert's cell number, and the call came from outside of the house, a quarter of a mile east, to be exact.
Kapanır kapanmaz şüpheli Malcolm Taffert'ın telefon numarasını kopyalamış ve arama evin dışından, kesin olarak doğuda 40 kilometre uzaklıktan gelmiş.
The unsub wanted him to appear peaceful.
Şüpheli onun huzurlu görünmesini istemiş.
The blood on the Tafferts'door could be related, but the unsub's got it backwards.
Taffertlar'ın kapısındaki kanla bağlantılı olabilir ama şüpheli işe geriden başlıyor.
Then somebody must have followed them here, or the unsub found their location through some other means.
O zaman birisi onları buraya kadar izlemiş olmalı veya şüpheli yerlerini başka bir araçla bulmuştur.
The fathers could be the real target of the unsub's rage.
Şüphelinin öfkesinin asıl hedefi babalar olabilir.
Maybe she's the unsub's mother.
Belki de o şüphelinin annesidir.
Maybe the unsub's mother committed suicide as well.
Belki de şüphelinin annesi de intihar etmiştir.
The unsub could have easily located the Tafferts at the motel through that.
Şüpheli bu yolla kolayca Taffertlar'ın motelde olduklarını bulmuş olabilir.
It fits the timeline. He's gotta be our unsub.
Zaman çizelgesi uyuyorsa, şüphelimiz o olmalı.
The unsub uses a garrote to strangle his victims.
Şüpheli kurbanlarını boğmak için bir garrote kullanıyor.
Which suggests the unsub has no personal connection to his victims.
Yani şüphelinin kurbanlarıyla kişisel bir bağı olmadığını söyleyebiliriz.
Which probably rules out my unsub as a woman who hates men theory.
Yani şüphelinin erkeklerden nefret eden bir kadın olduğu teorisi çürütüldü.
For someone else or the unsub himself?
Başkasına veya kurbanın kendisine mi?
If the unsub does feel stripped of his own identity, he could be trying to make these men appear the same way.
Şüpheli kendi kişiliğini çıkardığını hissediyorsa aynı şekilde bu adamın ortaya çıkmasını sağlıyor olabilir.
Geographically speaking, none of the victims live near one another, but they were all killed downtown, which is where the unsub likes to operate.
Coğrafi açıdan hiç bir kurban birbirinin yakınında yaşamıyor ama hepsi şüphelinin çalışmayı sevdiği şehir merkezinde öldürülmüş.
Scotty must have been coming from the east, otherwise the unsub's position would have left him exposed.
Scotty doğudan geliyor olmalı aksi takdirde şüphelinin pozisonu açıkta kalırdı.
That Avenue offers 3 different directions to head in lieu of this alleyway, so how did the unsub know Scotty was gonna choose this particular one?
Bu caddede bu dar yol yerine gidilecek 3 farklı yön var, peki şüpheli Scotty'nin özel olarak bunu seçeceğini nereden bildi?
Is the unsub targeting men based on their supposed character flaws?
Şüpheli karakteristik kusurlarına dayanarak mı erkekleri hedef alıyor?
Ashley might be able to identify the unsub, which means she could be at risk, too.
Ashley şüphelimizi belirleyebilir yani aynı zamanda tehlikede de olabilir.
Normally I would say this points to a devolution in the unsub's psyche.
Normalde buna şüphelinin ruhundaki bozulma derdim.
It feels like the unsub knew he would be alone.
Sanki şüpheli yalnız olacağını biliyormuş gibi.
the unsub we're looking for is a dangerous voyeur who feeds off the thrill of knowing his victims can't see him.
Aradığımız şüpheli kurbanının onu görmediğini bilme heyecanınından beslenen tehlikeli bir röntengci.
And when a person steps outside of the parameters that the unsub has set for them, he strikes.
Ve birisi şüphelinin kurbanları için hazırladığı sınırların dışına adım atarsa, saldırıyor.
This unsub appears to be triggered by males acting on what he perceives to be character flaws.
Bu şüpheliyi karakter kusurlarını algıladığı erkek davranışlarının tetiklediği belli.
Seemingly innocuous infractions to us are magnified in the unsub's psychosis.
Bize göre görünüşte zararsız ihlaller şüphelinin psikozunda daha da büyüyor.
The geographic profile tells us this unsub is not only dumping his victims downtown, he's hunting there, too.
Coğrafi profil bize şüphelinin kurbanlarını yalnızca şehir merkezine bırakmadığını ve de orada avlandığını gösteriyor.
This unsub is approaching some sort of perceived deadline.
Şüpheli hissedilebilir bir sınıra yaklaşıyor.
This unsub isn't stalking the people he kills, he's stalking the people that live in that building.
Şüpheli öldürdüğü insanları izlemiyor o binada yaşayan insanları izliyor.
Ashley comes home with a womanizer who the unsub then killed.
Ashley eve şüphelinin sonradan öldürdüğü çapkın biriyle geliyor.
The unsub killed the boy who gave it to him.
Şüpheli konsolu ona veren çocuğu öldürdü.
Are we sure that it's the same unsub?
- Aynı şüpheli olduğundan emin miyiz?
Well, the unsub's got to be physically fit himself.
- Şüpheli bedenen fit olmalı.
Well, the unsub stalks Morrison and figures out that this is where he takes his morning run.
Şüpheli Morrison'ı izliyor ve sabah koşusunu yaptığı yerin burası olduğunu buluyor.
And, one of those people may be the unsub, so, make sure your guys know.
Ve bunlardan biri şüpheli olabilir, o yüzden adamlarını bilgilendir.
The unsub was probably already here when your brother arrived.
Şüpheli muhtemelen kardeşin vardığında çoktan buradaymış.