Urologist traduction Turc
105 traduction parallèle
Don't they consult with a urologist when they build one of these places?
Böyle yerler yaparken ürolojistlere danışmıyorlar mı bu adamlar?
I'm not a urologist.
Ben ürolog değilim.
That still sounds better than a urologist with a bad comb-over.
Yine de kulağa seyrek saçlı bir ürologdan daha iyi geliyor.
- As a urologist, you should know better.
Ürolog olarak dikkat etmelisiniz.
The urologist wanted to know.
Ürolog bunu bilmek istedi.
And... he was a urologist.
Hem bir ürologdu.
A urologist would probably want to do a vascular bypass operation to try to restore normal function.
Fonksiyonunu kazanman için üroloji uzmanı vasküler baypas... ... operasyonu yapmak isteyebilir.
I think you should see a urologist.
Bence bir üroloji uzmanına görünmelisin.
How did it go with the urologist?
- Üroloji uzmanıyla görüşmeniz nasıl gitti?
You didn't go see the urologist, did you, Mr. Ekabo?
Üroloji uzmanına gitmediniz, değil mi Bay Ekabo?
Then we can go ahead and set up that urologist appointment.
Sonra da üroloji uzmanından bir randevu alırız.
I suggested he see a urologist for his other problem.
Diğer sorunu için bir üroloji uzmanına görünmesini istedim.
Talk to your urologist.
Ürologuna git.
I don't think I've seen him this upset since they hired a female urologist at the free clinic.
Ücretsiz klinikte bayan bir ürolog işe aldıklarından beri onu bu kadar sinirli görmemiştim.
The urologist said I was fine.
Ürolog bir sorunum olmadığını söyledi.
- Yeah, like a urologist.
- Evet, ürolog.
- Urologist.
- Ürolog?
I'm a proctologist, not a urologist.
Proktoloğum, ürolog değil.
Urologist.
- Ürolog.
Well, a urologist's bread and butter is prostate cancer, urethral dysfunctions, congenital anomalies, kidney transplants.
Bir ürolog prostat kanserinden para kazanır. İdrar yolu iltihapları doğum anormallikleri, böbrek nakli.
STEVE'S A UROLOGIST,
Steve ürolog, Laura Pitt'de çalışıyor.
And in a different urologist's office, at the exact same time...
Aynı anda başka bir üroloğun muayenehanesinde.
I was there with a date... and I thought it was interesting that when he won he thanked his urologist.
Kazandıktan sonra teşekkür konuşmasında...
You have a bald accountant, a bald urologist, a bald travel agent.
Muhasebecin kel, üroloğun kel, aradığın seyahat acentesi personeli kel.
Okay, we got a guy, Dr. Fried, he's a urologist.
Pekâlâ, bir adamımız var. Doktor Fried, bir ürolog.
Get the seller, the urologist, to make the call.
Satıcı, adı neydi, şu ürolog polisi arasın.
My urologist says it's psychological.
Üroloğum, bunun psikolojik olduğunu söyledi.
He's a urologist, but it's all tied up inside the body, don't you find?
Ürologdur, ama sonuçta o da vücudun bir parçası, değil mi?
- I'm a urologist.
- Ben bir ürologum.
A little birdie told me you were in a urologist's office yesterday.
- Küçük bir kuş bana dün bir bevliyeciye göründüğünü söyledi.
Do you think it was a coincidence that my urologist was having a baby at the very moment I was about to get snipped?
- Ne demek istiyorsun? Bevliyecimin tam beni kırpmaya çalıştığı sırada bebeğinin doğması bir tesadüf müydü sanıyorsun?
I have a urologist on his way up to talk to you, but yes- -
Bunu seninle konuşması için bir ürolog getirebilirim, ama evet...
Once his workup came back unrevealing, the urologist suggested a cystoscopy. Reason?
Ürolog, tahlil sonuçlarına baktıktan sonra sistoskopi talep etti.
Preferably a urologist.
Tercihen ürolog olsun.
Mr. Urologist'
"Ürolojist."
I saw a little action, and the next thing, I was at the urologist.
Biraz hareket gördüm,... sonrasında bir baktım ürologdayım.
I did, however, tip my urologist.
Ama ürolojistime bahşiş vermişimdir.
Mr. Peters, having a gal urologist might seem a little uncomfortable, but the penis is just another excretory organ, so let's take the stigma off of it.
Bay Peters, bayan bir üroloji uzmanınızın olması garip gelebilir ama penis ekskretuar organlardan sadece biridir. Bunu ayıp şeyler listesinden çıkaralım.
My urologist.
Üroloji doktorum.
I'm a urologist.
J.D., ben üroloji uzmanıyım.
Not to mention, as a urologist, I have seen what childbirth can do to you down there.
Bir üroloji uzmanı olarak doğumun aşağıyı ne hale getirdiğini gördüm.
When Walter veldt need a urologist, he called me for a recommendation.
Walter Veidt'in üroloğa ihtiyacı olduğunda, öneri için beni arıyor.
- I talked to my urologist about this.
- Bu konuyu ürolojistimle konuştum
Plus, Kelso hates the urologist he hired to replace you.
Ayrıca, Kelso senin yerine aldığı ürologdan nefret ediyor.
Hey, I love being the new urologist here, but I'm having some trouble with my peers.
Buradaki yeni ürolog olmak çok hoşuma gidiyor. Ama işe arkadaşlarımla sorunlarım var.
Hey, I love being the new urologist here.
Buradaki yeni ürolog olmak çok hoşuma gidiyor.
The urologist just drained your bladder.
Pekala, ürolojistler sidik torbanı boşalttı.
So I went to the urologist and, on Monday, and I thought :
Pazartesi günü bir ürologa gittim, ve düsündüm :
Gynecologist, and urologist, and...
Jinekolog ve ürolog ve...
- urologist.
-... randevum vardi.
They call them testicles, but whatever. I went and I saw a urologist about it.
Üroloğa gittim ve ona göre, belki- -