Vampire traduction Turc
7,067 traduction parallèle
Congratulations on the vampire apocalypse.
Vampir kıyametinde bunu başardın, tebrikler.
- Burglars, vigilantes, vampire killers.
- Hırsız, kahraman vampir avcıları. Listeye ekle işte.
Is this a vampire heart?
Bu bir vampir kalbi mi?
Listen, honey. The pawn shop guy is a vampire killer.
Dinle güzelim, o rehinci adam bir vampir avcısı.
You let me. - Are you a vampire, too?
- Sizi satın aldım, siz de razı oldunuz.
Sounds like you got a vampire turf war going on.
Sanki ortada bir vampir müsabakası varmış gibi.
Being a vampire only exaggerates what you truly are, and wolves are wild things.
Vampir olmak, gerçekte olduğun şeyi fazlasıyla açığa vurur. Kurtlar da vahşi yaratıklardır.
That's what it's like to be a vampire.
İşte vampir olmak böyle bir şeydir.
Didn't expect to see you assemble a new vampire community.
Ben de senin yeni bir vampir topluluğunun temellerini attığını görmeyi beklemezdim.
The quarter has become a dangerous place, and you, you're the last true vampire left.
Bölge artık tehlikeli bir yer oldu. Sen de geriye kalan tek gerçek vampirsin.
You're trying to erase the link between Klaus and every single vampire he's sired. No.
Klaus ve şu güne kadar dönüştürdüğü tüm vampirlerle bağını koparmaya çalışıyorsun.
We'll teach them the unfortunate error of their vampire ways.
Onlara vampirliklerindeki tâlihsiz açığın ne olduğunu göstereceğiz.
D, if that stake is used on Klaus, every vampire that he sired dies, too.
Davina eğer o kazık Klaus'a saplanırsa soyundan gelen bütün vampirler de ölür.
You're a bloodsucking vampire parasite.
Sen kan emici vampir bir parazitsin.
If the lad is going to be a vampire, he'll have to learn somehow, won't he?
Eğer delikanlı bir gün vampir olacaksa elbet bunları öğrenmesi gerekecek. Gel.
I can't even go into the quarter without risking my damn life, and I used to run the quarter, and now Mikael's back, the vampire who hunts vampires.
Hayatımı riske atmadan Bölge'ye giremiyorum bile. Eskiden Bölge'yi ben yönetirdim. Şimdi de Mikael geri döndü.
Every vampire that's ever been sired is an extension of you and your family.
Şu ana kadar dönüşen her vampir senin ve ailenin soyundan geliyor.
This is ground zero for a new vampire community.
Burası yeni vampir topluluğu için yer sıfır noktası.
Oh, it's not just a mummy, it's a vampire.
Mumya olmakla birlikte aynı zamanda vampir.
One without the vampire curse I inflicted upon you.
Kendi sebep olduğum lanetten kurtaracağım.
Had I magically resurrected the insane vampire-hunting father of my sworn enemy, I'd be hiding, too.
Eger ben de ezeli düsmanim kafadan kontak vampir avcisini diriltseydim ben de gider saklanirdim.
Didn't think you were a vampire.
Vampir oldugunu düsünmemistim.
I'm not a vampire, you're not a wolf, the city isn't about to implode.
Ben vampir, sen de kurt adam degilmissin gibi davranalim. Sanki sehrin çökmesine ramak kalmamis gibi.
Well, you're a vampire now.
Sonuçta artik bir vampirsin.
You'd only been a vampire for a few days.
O gün yalnızca birkaç günlük vampirdin.
There's blood everywhere... Werewolf and vampire.
Her yerde kurt adam ve vampir kanı var.
Yeah, from a psycho vampire hunter that you brought back to life.
Gazabından koruduğun kişi de kendi ellerinle getirdiğin manyak vampir avcısı.
Your therapist has a 1000-year-old dead vampire inside him named Finn Mikaelson.
Senin bu terapistinin içindeki kişi bin yaşındaki ölü vampir Finn Mikaelson.
You were a witch before you were a vampire, right? Yeah.
Sen vampir olmadan önce cadıydın değil mi?
I loved the rush, and then when we turned, I lost it all, went through a bit of a dark period.
Heyecana bayılırdım. Vampire dönüştüğümüzde tüm güçlerimi kaybettim. Karanlık bir süreçten geçtim.
Why don't you use your vampire abilities to end your doubts?
Şüphelerine bir son vermek için vampir yeteneklerini kullansana.
Well, I was a vampire.
Eskiden vampirdim.
I'm not the one who was sleeping with one vampire While half in love with another.
Bir vampire aşıkken diğer bir vampirle yatan ben değilim.
That is to your peril because when i'm free I will not stop until every single vampire In new orleans has ceased to exist,
İşte bu yüzden başın belaya girecek çünkü serbest kaldığım zaman New Orleans'taki tüm vampirlerin kökünü kazıyana kadar durmayacağım.
One of my vampire potentials.
- Vampir potansiyellerimden birisi.
As each of you comes to your senses And takes my offer, I will destroy your vampire bodies.
Aklınız başınıza gelip teklifi kabul edince vampir bedenlerinizi yok edeceğim.
You died with vampire blood in your system.
Vücudunda vampir kanı varken öldün.
It's a delicious irony because as you know You cannot be both witch and vampire.
Hem cadı hem de vampir olamayacağına göre ne kadar da enfes bir ironi.
Vampire pirates?
Vampire korsanlar mı?
You change from the vampire shift?
Vampir nöbetine sen mi geldin?
Jimmy is a soul vampire.
Jimmy ruh emen bir vampirdir.
I'm obsessed? Look at you. You look like a vampire.
Gizemli Kulübenin 5 katı büyüklükte, ve daha da kötüsü, onun gerçek cazibeleri var.
The powers vampire who jacked your speed.
Hızını çalan güç vampiri.
Look, Jimmy, I like the Tarzan soundtrack, and I like the crappy Vampire Weekend song that name-checks Peter Gabriel.
Bak Jimmy, Tarzan film müziğini de, içinde Peter Gabriel'in adının geçtiği dandik Vampire Weekend şarkısını da seviyorum.
It's 2012. I'm dressed as a vampire...
- Yıl 2012, vampir gibi giyinmiştim.
He is like a sexy Swedish vampire.
Gerçekten de İsveçli seksi bir vampir gibi.
Previously on "the vampire diaries"...
The Vampire Diaries'de daha önce... Damon öldü.
Listen. What about your vampire-hating Neighborhood watch guy?
Şu vampirlerden nefret eden mahalle gözcüsü adam ne olacak?
So no vampire privileges, No baggage, nothing from our old lives whatsoever, huh?
Yani vampir ayrıcalıkların yükün ve eski hayatımızdan izler yok diyorsun öyle mi?
You're basically an original vampire.
Teknik olarak köken bir vampirsin.
My wife ran away because she would rather be A vampire than be married to me.
Karım benden kaçtı çünkü benimle evlenmektense vampir olmayı seçti.