English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ V ] / Ventilation

Ventilation traduction Turc

650 traduction parallèle
The next time I catch you providing my rooms with needless ventilation... I'll have you flogged.
Bir daha seni odalarıma gereksiz havalandırma delikleri açarken yakalarsam kamçılatırım.
- Ventilation would be a problem.
- Havalandïrma sorun olur.
It is the ventilation.
Havalandırmadan.
Mrs. Matthews is right. The ventilation isn't good.
Bayan Matthews haklı, havalandırma iyi değil.
Good ventilation.
Havalandırma sağlam.
Shut down ventilation. Secure all machinery.
Havalandırma dursun, makineleri güvene alın.
Engine room flooded, main induction and ventilation wrecked... torpedo tubes, motor controls and reduction gear inoperable... electrical equipment, wiring, gauges, gyro, radio. "
"Makine dairesini su bastı, havalandırma sistemi, torpido tüpleri... "... çalışamaz durumda. Tüm motor kontrol sistemleri çalışamaz durumda.
A fine craftsman, but he never did understand the principle of ventilation.
Güzel işçilik, ama havalandırma prensibini hiç anlayamadı.
And if you want some ventilation you can open that door just there behind you.
şu arkadaki kapıyı açabiliriz.
From there you hightail it over to the ventilation duct... slip inside, and follow it along.
Hemen ardından havalandırma kanalına yönelip içine girerek ilerleyeceksin.
Look, they unscrewed the grill on the ventilation shaft.
Havalandırma kanalının ızgarasını sökmüşler. Tamam.
The ventilation is standard.
Havalandırma normal derecede.
Just putting a tiny little ventilation hole in this oil tanker.
Petrol tankerine küçük bir havalandırma deliği açıyorum.
I've marked the ventilation system in yellow.
Havalandırma sistemini sarı renkle işaretledim.
Scotty, try flushing the radioactive waste into the ventilation system. - See what effect that has.
radyoaktif atığı havalandırma sistemine boşaltmayı dene.
See if the reverse pressure has pulled it back into the ventilation system.
Ters basınç onu geri çekiyor mu bak
The pod plants have spread spores throughout the ship, carried by the ventilation system.
Kabuklu bitkiler, vantilasyon sistemi sayesinde gemiye poleni yaydı.
We checked the ventilation shaft where it was smashed in. It looks like the work of one man.
Kırdığı yerden, tüm havalandırma kanalını inceledik ve tek adam varmış.
- There is a ventilation shaft behind us.
- Arkamızda bir havalandırma bacası vardır.
You know, it got very hot in that vault with the ventilation turned off.
Biliyor musun, havalandırma kapatıldığı için o mahzendeki sıcaklık çok arttı.
You've got cross-ventilation. Nice view.
Çapraz havalandırman var, manzara güzel.
They forgot to put in ventilation vents when they renovated the rooms.
Odaları yenilerken havalandırma deliklerini yerleştirmeyi unutmuşlar.
And I want a bigger cell with better ventilation.
Ve daha iyi havalandırması olan, daha büyük bir hücre istiyorum.
- Chief, emergency ventilation.
- Şef, acil durum pervaneleri.
Not the ventilation. Not the system.
Sorun havalandırmada ya da tertibatta değil.
The invader is in the sixth ventilation shaft.
Misafirimiz 6. havalandırma boşluğunda.
The sixth ventilation shaft.
6. havalandırma boşluğu.
The miracle was kept secret from the scientists. and in the quiet of the night we escaped through the ventilation system.
Mucize bilim adamları tarafından gizlendi ve sakin bir gecede, havalandırma sisteminden kaçtık.
Besides the ventilation, fine.
Havalandırma dışında iyiyim.
Seal off ventilation shafts.
Havalandırma şaftları kapatıldı.
- Testing the ventilation sensors.
- Havalandırma sensörleri testi.
- It must be a ventilation shaft. - Wait!
- Havalandırma bacası olmalı.
Through the ventilation system!
Havalandırma sisteminin içinden!
Did you turn on the ventilation?
Havalandırmayı mı açtın?
This section has plenty of ventilation.
Bu bölümünün havalandırması iyi.
There's no ventilation in here.
Havalandırma yok.
tell Stan to get to my office with a schematic for the ventilation system.
Stan'e havalandırma sisteminin bir şemasını, büroma getirmesini söyle.
I'm-I'm giving you s - some ventilation you know, so the heat can get through.
Sana havalandırma deliği açıyorum. sıcak hava girebilsin diye.
Not much ventilation, huh?
Havalandırma yok ha?
This is the ventilation system.
Havalandırma sistemi.
This main ventilation shaft leads beyond the wall.
Genel havalandırmadan diğer duvara yol var.
Pehraps by next year one of you scientist... would direct your researches on the neglected study of ventilation.
İçerisi çok sıcak. Belki aranızdan biri ihmal edilen havalandırma konusunda öneri sunabilir.
The ventilation system has started pumping hyronalin into our air supply to counteract the effects.
Etkileri bertaraf etmek amacıyla havalandırma sistemimiz hironalin pompalamaya başladı.
Main ventilation duct.
Ana havalandırma borusu.
Ventilation duct and bingo.
Havalandırma borusu ve tam isabet.
- Seal the ventilation system.
- Havalandırma sistemini keselim.
- The ventilation controls have failed.
- Kontrol düğmeleri çalışmıyor.
- Shut the ventilation system down.
- Havalandırma sistemini kapatın.
The ventilation circuits are disabled.
Havalandırma devreleri çalışmıyor.
Ventilation.
Havalandırma.
Something must have gone wrong with the ventilation system.
Havalandırmaya bir şey oldu sanki.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]