Verification traduction Turc
271 traduction parallèle
You may need my verification.
Onayıma ihtiyacınız olabilir.
I'd ask for verification if I were you.
Yerinde olsam doğrulatırım.
- Get verification at once.
- Derhal doğrulatın.
My own view, necessarily, was that if the facts above stated... were subject to verification... the accused was undoubtedly guilty.
Benim kendi görüşüm, yukarıda belirtilen gerçeklerin doğrulanması koşuluyla sanık şüphesiz suçluydu.
This needs verification.
Bunun onaylanması gerekir.
Come along for a verification.
Sadece bir göreceğiz.
Out of 3 million inhabitants in Rome, you have to pick me for a verification?
Roma'daki 3 milyon insan arasından beni mi buldunuz kimlik soracak?
We check all parcels. A symbolic verification, of course.
Çünkü hediyeleri sembolikte olsa kontrol etmemiz lazım.
And now, suddenly, I'm to render them for your verification.
Şimdi de pusulaları size vermem gerektiği söyleniyor.
I'll send a telegram for verification.
Onay için bir telgraf göndereceğim.
Now, just for verification.
Şimdi, sadece doğrulamak için.
Computer, identify verification.
Bilgisayar, kimlik kontrolü.
- Computer, verification scan.
- Bilgisayar, soruşturma taraması yap.
We read you. But surely you know that can't be done without verification.
Bu, onaylanmadan yapılamaz.
Konstantin will ask for verification of the powers.
Konstantin başa geçmek isteyecek.
I mean, we could help with the verification.
Yani, doğrulama konusunda yardım edebiliriz.
The ideological alienation of theory... can longer recognize then the practical verification of... unified historical thought which it betrayed, when such a verification arose... in the spontaneous struggles of workers ;
Bu ideolojiye yabanci teori, bu tür gerçeklemeler kendiliginden dogan isçi sinifi mücadelelerinde ortaya çikarken, ihanet ettigi birlesik bir tarih düsüncesinin uygulamadaki gerçeklemelerini artik kabul edemezdi ;
A technical verification for the department.
Departman için teknik bir doğrulama.
Then those three be handed over for verification
Yani o üçü sizlerden değil
Call the academy for verification.
Onay isterseniz akademiyi arayın.
We got verification on our M.O.!
Yaptığımız cerrahi incelemenin teyidini aldık!
Not enough independent verification of the phenomena.
Doğaüstü olaylar için yeterli bağımsız kanıt sunmuyor.
We're able to receive your verification about the P.O.W.s, but you'll have to assume we've gotten the choppers.
Savaş esirleriyle ilgili doğrulamanızı alabileceğiz ama siz de helikopterleri aldığımızı var saymalısınız. Geldiğimizi duyana dek bekleyin.
the ultimate verification of my existence.
Varlığımın en son kanıtı.
We have verification.
Şu an doğrulama yapıyoruz.
No verification.
- Belirsiz.
This is General Stockwell calling the Ice House for a voice print verification.
Ben General Stockwell. Ses doğrulaması için Buz Evi'ni arıyorum.
I know this is hard for you, dear... but I need your verification on something.
Senin için zor olduğunu biliyorum, sevgilim... Fakat birşeyleri doğrulaman gerek.
I'm gonna need some verification.
Bir kaç kanıt gerekecek.
We'll need sharper focus on the thoracic polychromatics and verification of myocardial enzyme balance.
Göğse ait doku renkliliğine daha iyi odaklanmalı... ve kalp kası enzim dengesini tetkik etmeliyiz.
What was the compromise on verification? There'll be a formal briefing tomorrow.
Bayanla ve baylar, yarın resmi bir brifing olacak.
I want absolute verification.
Kesin doğrulama istiyorum.
We have positive verification.
Olumlu doğrulama aldık.
We have verification.
Bunu doğruladık.
And no one is looking to the outside for verification that what they're doing is all right.
Ve kimse merak edip yaptıklarının doğruluğunu kontrol etmek istemiyor.
We'll seek verification from young Bennett when he arrives.
Genç Bennett buraya ulaştığında daha fazla soruşturabileceğiz.
You got 30 minutes for a verification.
Dört numara, 30 dakika içinde onaylatın.
Would you elaborate on the verification clause?
Güvence maddelerini inceler miyiz?
Verification.
Güvence.
I just asked for verification.
Sadece doğrulanmasını istemiştim.
Please enter security verification.
Lütfen güvenlik doğrulamasını girin.
I can put you on the transfer waiting list... but I'll need official verification that you are indeed a female.
Sizin gerçekten kadın olduğunuza dair, resmi belge lazım.
This is an Alpha Red Priority Mission clearance verification : 9218-black.
Bu Alfa Kırmızı öncelikli bir görev, geçiş izni onayı 9218 siyah.
- Please enter security verification.
- Lütfen güvenlik doğrulamanızı giriniz.
Ready for verification.
Doğrulama için hazır
I need a verification of an FBI agent.
Bir FBl ajanı hakkında bilgi istiyorum.
Could you describe him tome for verification?
Teyit etmek için onu, bana tarif eder misiniz?
second source verification.
İkincil kaynak doğrulaması.
- Verification : Alpha Zulu six eight niner.
Alfa, Zulu, 6-8-9.
I will not abort my mission without verification of your authority.
Olumsuz. Yetkiniz teyit edilmedikçe görevimi bırakmayacağım.
Verification acknowledged.
Teyit edildi.