Vert traduction Turc
41 traduction parallèle
Régine Mercier : Palma Diamantino. Now in the Perroquet Vert, at Place Pigalle.
Regine Mercier, Yeşil Papağan, Pigalle Meydanı.
And soon vert rack again.
Ve yakında yine rafa takılalım.
Let me call them pre-verts.
Onlara "pre-vert" dememe izin ver.
What's a pre-vert?
"pre-vert" ne demek?
A pre-vert is a degenerate, didn't you know that?
Yozlaşmış demek bilmiyor muydun?
A pre-vert's a degenerate?
Bir pre-vert yozlaşmış mıdır?
Open the door, you pre-verts!
Açın kapıyı, sizi "pre-vert" ler!
Pont-Vert, La Choco, St-Marie, Le Lorrain...
Pont-Vert, La Choco, St-Marie, Le Lorrain...
I also want part of the mone y to re vert to my daughter.
Ayrıca paranın bir bölümünün kızıma ait olmasını istiyorum.
Could I get a steak au poivre and a salade vert? .
Bana steak au poivre ve salade vert.
Remember that trick I was trying on the vert? That flip trick?
Omurga fıkrasını hatırIıyor musun?
- You guys wanna go check out the vert?
Bakmak ister misiniz?
Our next event will be the vert ramp.
Bir sonraki kayış dik rampada.
He was in the motion capture studio messing around on the vert ramp.
Stüdyodaydı. Dikey duvarlı rampada oynuyordu.
Flank steak with a port wine reduction and haricot vert.
Porto şarabında terbiye edilmiş göğüs eti ve taze fasulye.
Haricot vert?
Taze fasulye mi?
My coat of arms is a Spider-Man couchant on a field vert.
Hanedanlık nişanem, ahdar bir zemine silkâ eylemiş bir örümcek adam.
Now, what's "vert" mean?
Peki, "ahdar" ( yeşil ) ne demek?
More vert.
- Akrobatik hareketler yapmak.
Were you aware that Jeremy Kuznetsky and Kenneth Vert have police records? Yeah.
Jeremy Kuznetsky ve Kenneth Vert'in sabıka kaydı olduğunun farkında mıydın?
Plus, my vert's 37 inches, on a bad day.
Üstelik kötü bir günümde bile "vert" im 15 cm'dir.
Dude's got vert playing.
Adam rampada kayıyor.
Old vert dog named Hess, owned the shop.
- Hess adında eski bir rampacı.
4-5 40. 28-inch vert.
4-5 40. 73 santimetre genişlik.
There's a wine cellar used by the anarchist group Lapin Vert.
Oraya asla geri dönmeyeceğini söylemişti. Anarşist bir grup olan Lapin Vert tarafından kullanılan bir mahzen var.
The place has this unreal over-vert bowl.
İnanılmaz bir rampası var.
And check this out - he wants to test it in his chain, A skateboard store called vert.
Ve şunu dinle, Vert adındaki kaykay dükkanları zincirinde denemek istiyormuş.
The bottling plant - They can't fulfill the vert order.
- Yollanan şişeler Vert'in satışlarını karşılayamadı.
I'm closing a major deal today with Vert America and you knuckleheads can't get $ 500 from a bodega?
Bugün Vert America'yla büyük bir anlaşma imzalıyorum ve siz dangalaklar bir içki dükkanından 500 dolar alamıyor musunuz?
That and me going off this 80-foot vert ramp at Caesars Palace on pay-per-view.
Ceaser'a Palace'te, izle-öde'de gösterilecek 25 metrelik bir rampada kayacağım.
Actually i'm vert shy... i get really embarrassed when someone else praises me what!
Aslında çok utangaç biriyim... Beni başkası övdüğünde kıp kırmızı kesiliyorum. Ne!
So vert funny!
Çok komikti!
The milk i drink evert bloody morning ferments at the vert sight of you!
Sürekli burnumun dibimdesin.
No, no, Look at that vert.
- Hayır, hayır, şu duruşa bak.
I must've hit the vert.
Benvert çarptı olmalı.
Allow me to introduce my friend, Bucky Lasek, the king of vert, the baddest skateboarder to ever live.
Seni dostumla tanıştırayım, Bucky Lasek. Kral, yaşayan en müthiş kaykaycı.
And that's the sales agreement Studio on the Rue Chemin Vert.
Bu da Chemin Vert caddesindeki stüdyonun anlaşması.
So, we're headed into the final round of the Duff Extreme BMX vert competition.
Şimdi de Duff Extreme BMX feci yarışında son tura giriyoruz.
The raidy-rays rotted them away, leaving only their love for the vert-vert-isements on billyboards.
Ilgar ışınları onları çürüttü..... ve geriye sadece.. ... bilboardlarki reklamlara duyduğu sevgiyi bıraktı.
On one condition though you'll wear what i ask you to there's one designer in this house... booking in the name of rahul sareen? Vert good idea!
Çok güzel.
Vert far to the bar once more in the car we will do cootchie coo make-outings don't be naughty with a roar through the door stalking, stalking hungrt tiger is walking gimme more mon amour heart's encore suddenly feelings are talking
Kulübe uzak arabayla gidelim. Yaramazlık yapma. Kapıda bir kükreme.