Vestra traduction Turc
21 traduction parallèle
Vestra sancta praesentia concrescit visceram!
Senin kutsal varlığın kalbimizde büyüsün!
VESTRA.
Vestra.
VESTRA!
Vestra!
VESTRA, THERE'S SOMETHING I WANT YOU TO DO FOR ME.
Vestra, benim için yapmanı istediğim bir şey var.
DID YOU HEAR WHAT VESTRA SAID?
Vestra'nın ne dediğini duydun mu?
VESTRA SAID ACTIVITY ACCELERATES THE POISON.
Vestra'nın söylediğine göre hareket zehiri hızlandırıyormuş.
VESTRA WAS PRESUMPTUOUS TO THINK THAT I WOULD MISS ANYTHING ABOUT THEIR WRETCHED LITTLE SISTERHOOD.
Vestra, onların ucube kardeşliği... hakkında kaçırdığım birşeyler olduğunu düşünerek, kendini bilmezlik etmiş.
THANK YOU, VESTRA.
Teşekkürler, vestra.
Oh, you are nothing if not predictable, vestra.
Önceden tahmin edebilme yeteneğini seviyorum, Vestra.
You know better than to listen to rumors, vestra.
Dedikoduları dinlememesi gerektiğini bildiğini sanıyordum, Vestra.
It's Vestra. Who would tell you Such a thing?
Sana kim söyledi böyle bir şeyi?
But, then, I understood why... Vestra's bloodline Is clean. That means My brother's deviate strain
ama, sonra ben, Vestra'nın... kanının temiz olduğunu anlardım bu da, kardeşimin deviate kalıtımının ondan gelmediğini gösterir.
You are My only child. No, if Vestra claims you,
Hayır, eğer Vestra sana söylediyse... bu, kendini temize çıkarmak içindir.
Vestra... I expect my allies To come when requested.
Müttefiklerimin ben istediğimde yanımda olmalarını beklerim.
How else Should i treat you, Vestra? Since you've turned on me?
bana karşı olduğundan beri... yemini mi bozdun?
Please, let him be. Aura perhaps Can be allowed to live, But that deviate bastard...
Aura'nın yaşamasına belki izin verilebilir, ama o, deviate piçi.... eğer ben ilk emir verdiğimde yok edilmiş olsaydı,... sen bu pisliğin içinde olmazdın, Vestra.
I think i know Who she is.
Vestra.
It's Vestra. She denied it, But i confronted our father, And by his reaction -
O, bunu reddetti, ama ben, babamla yüzleştim, ve onun reaksiyonlarından... bu doğru.
Vestra?
Burada mısın?
She isn't dead, Like you told me.
O Vestra.
If you treat us Like enemies.
Seni başka türlü nasıl tehdit edebilirim, Vestra?