Vibrator traduction Turc
400 traduction parallèle
No, I prefer using a vibrator.
Hayır, vibratörü tercih ederim.
This is a personal vibrator.
Kişisel vibrator.
The olive oil, camphor ice, vibrator, finger paints... you know, the whole God damn megilla.
Zeytin yağı, kafur buzu, vibratör, ojeler... bir sürü bok püsür.
He's better than a vibrator and bigger.
Bir vibratorden daha büyük ve daha iyi.
Automatic vibrators, 3000 r.p.m.
Otomatik vibratör, çift vites, üç bin devir!
I'd like a vibrator, please, and a pair of handcuffs.
Bir vibratör ve bir çift kelepçe lütfen.
All right. You're gonna need some lubricant for this vibrator.
Vibratör için kayganlaştırıcıya da ihtiyacın olacak.
But I'm tellin'ya, you're gonna need a lubricant for this vibrator.
Diyorum ama bak, vibratör için kayganlaştırıcıya ihtiyacın olacak.
Really I'd rather get fucked by a vibrator than your cock any day.
Sahi mi? Senin çükün yerine bir vibratör tarafından becerilmeyi tercih ederim.
Witty, cultured, owns own vibrator. "
Zeki, kültürlü, kendi vibratorüne sahip. "
- It is, but it beats a vibrator.
- Zaten öyle, ama vibratörden daha iyidir.
At least a vibrator gets me off.
Vibratörle yapınca bari orgazm oluyorum.
Lolita Vibe Seme ( Lolita Vibrator Attack / Assault )
Vibratörlü Lolita Katili
Yasushi ruptured my hymen with the vibrator... it must have been a big shock.
Yasushi kızlığımı bir vibratör ile bozdu. Bu onu şoka sokmuş olmalı.
What did you do with the vibrator?
Vibratörü ne yaptın?
So why don't you stick with Mr. America there, go out and buy yourself a heavy-duty vibrator, and knock yourself out.
Oradaki Amerikan erkeğinden şaşma, git kendine pilli bir vibratör al ve kendinden geç.
- That could only mean the full-body vibrator.
Bunun anlamı tüm vücut vibratörü mü?
At a sex emporium, you can pick up clitoral stimulators, dildos and vibrators of every shape and size.
Herhangi bir seks marketten istediğiniz büyüklükte, clitoris uyarıcı, dildo ya da vibratör alabilirsiniz.
( Woman ) Link that with going for your orgasm first, get him to help you reach one with his hands, tongue or a vibrator.
Onu ilk orgazmına ulaştırmak için, elleriniz, diliniz ya da bir vibratörle yardımcı olabilirsiniz.
Bid for the clitoral vibrator!
Klitoral vibratör için teklif istiyorum!
A vibrator is...
Bir vibratör...
I can hear the vibrator.
Vibratörün sesini duyabiliyorum.
You've been spending too much time with your vibrator.
Vibratörünle fazla zaman geçiriyorsun.
Vibrators and other mechanical devices.
Vibratör ya da başka mekanik aletler.
He won the science fair in eighth grade by turning his mom's vibrator... into a CD player, using chicken wire and shit.
8. sınıfta annesinin vibratörünü sadece tavuk kemiği bokuyla bir CD çalara çevirip bilim ödülü aldı.
" It's kind of embarrassing, but I was using my vibrator and it got stuck.
" Biraz utanç verici ama vibratörümü kullanırken içeride sıkıştı.
I can go into the bathroom and use my vibrator.
Ben banyoya girip vibratörümü kullanabilirim.
Seeing as you don't own a vibrator.
Ne de olsa bir vibratörün yok.
So from time to time, I like to pleasure myself with a vibrator.
Bu yüzden, zaman zaman kendimi vibratörle tatmin etmem gerekiyor.
We do not have a vibrator in this home.
Bizim, bu evde vibratöre ihtiyacımız yok.
I'm not the one with the vibrator, huh?
Ben mi hastayım? Burada vibratörü olan ben değilim.
Excuse me, but playing with a vibrator does not qualify as a sex life.
Affedersin. Ama vibratörle oynamaya seks hayatı denemez.
Well, I guess you can send her your vibrator. She's gonna need it.
Öyleyse o kadına vibratörünü gönderebilirsin.
I'm not the vindicator... or the victimizer... or the vaporizer or the vibrator.
Ben palyaço değilim... Ne aptalım... Ne de sersemim!
Yesterday, Mr. Mizumaki... Your mother gave me a vibrator.
Bay Mizumaki, dün... anneniz bana bir vibratör verdi.
It's a vibrator I carry around with me.
O şey bir vibratör. Yanımda taşıyorum.
You carry a vibrator around with you?
Yani yanında vibratör mü taşıyorsun?
I carry a vibrator.
Ben de vibratör taşıyorum.
I was the only one with the courage to put an IUD in a rabbit.
Bir tavşana vibratör takma cesaretini sadece ben gösterdim.
At least the bank had no dildoes laying around.
En azından bankada ortalıkta vibratör yoktu.
" He screams and howls while sticking in her arse a dildo
" Kızın kıçına vibratör sokarken çığlıklar atıp inlemeleri...
A spring-loaded dildo, God damn it!
Yaya gerilmiş vibratör mü, kahretsin!
A spring-loaded dildo!
Yaya gerilmiş vibratör!
- Go home, you little dildo.
- Evine dön, seni küçük vibratör.
- Dude, don't call my brother a dildo.
- Dostum, kardeşime bir vibratör diyemezsin.
- What's a dildo?
- Vibratör ne ki?
What's a dildo, Kenny?
Kenny, vibratör nedir?
- Shut up, dildo!
- Kapa çeneni, vibratör!
- Dildo!
- Vibratör!
Dildo!
Vibratör!
Hey, Zeke, look. It's a dildo.
Bak Zeke, vibratör var.