Vice president traduction Turc
2,943 traduction parallèle
Well, I'm not gonna be vice president, if that's what you mean.
Başkan Yardımcısı falan olmayacağım bunu demeye çalışıyorsan şayet.
He was Director of the CIA for three and a half tumultuous years before being elected vice president.
Başkan Yardımcısı seçilmeden önce çalkantılı geçen 3.5 sene boyunca CIA amirliği yaptı.
- Vice President of the United States... you'd think they could find something more vivid to say than he played football in college.
- Amerika Başkan Yardımcısı- - Üniversitede futbol oynaması dışında daha güzel bir haber bulabilirler mi sanıyorsun.
Promote me to vice president.
O zaman para işinden konuşabiliriz.
Mr. Vice President.
Bay Başkan Yardımcısı.
On behalf of the president and myself, - I wanted to- - - Oh, Mr. vice president,
Sayın Başkan ve kendi adıma şunu söylemek isterim ki...
Thank you, Mr. Vice President.
Teşekkür ederim, Sayın Başkan Yardımcısı.
I'm senior vice president in charge of new products.
Yeni ürünlerden sorumlu kıdemli başkan yardımcısıyım.
I-I just got a call from the vice President of something or other of JG Allen Enterprises.
Biraz önce, JG Allen Şirketi'nin başkan yardımcısı ya da onun gibi bir şeyden telefon geldi.
Of course, there are protocols in place, the first being that priority one for the country is securing the Vice President.
Güvenlik protokolleri uygulanıyor. Şu anda öncelikli olan başkan yardımcısının emniyet altına alınması tabii.
Do we have any information on the location of Vice President Sally Langston?
Başkan yardımcısı Sally Langston'ın nerede olduğunu biliyor muyuz?
In the case of the removal of the President from office or of his death or resignation, the Vice President shall become President.
Başkanın ölmesi, istifa etmesi ya da başkanlıktan alınması durumunda başkan yardımcısı, başkan olur.
I'm so grateful, madam Vice President, because I'm gonna need your help selling some big ideas. I'm looking forward to it.
Ben de size minnettarım Sayın Başkan Yardımcısı çünkü bazı büyük fikirleri kabul ettirmek için yardımınıza ihtiyacım olacak.
Ashley. Is the Vice President acting as President?
Başkanlık görevini başkan yardımcısı mı yürütüyor?
The Vice President isn't briefing you because our national security protocols demand that her safety be secured above all.
Başkan yardımcısı yapmıyor çünkü ulusal güvenlik protokolleri her şeyden önce onun güvenliğinin sağlanmasını gerektiriyor.
What do you mean? The Vice President is making a play.
Başkan yardımcısı bir işler çeviriyor.
That means I'm the Vice President of it.
- Demek ki buranın da başkan yardımcısıyım.
I am the Vice President of everything in North America.
Kuzey Amerika'daki her şeyin başkan yardımcısıyım ben.
The vice President is making a play.
Başkan yardımcısı bir işler çeviriyor.
We have a meeting with the vice president of Corporate Strategy.
Kurumsal Çözümler bölümünün başkan yardımcısıyla toplantımız vardı.
Because she is the Vice President, I guess you want to take her side.
Bence o başkan yardımcısı olduğundan, kendi tarafına çekmek istiyorsun.
Carson Bernhardt, Vice President.
Carson Bernhardt, Başkan Yardımcısı. Kahretsin.
Vice President of the Confederacy, the former Secretary of State and their Assistant Secretary of War.
Konfedere Devletleri Başkan Yardımcısı, eski Dışişleri Bakanı ve Harp Bakanı Yardımcısı.
Mr Vice President, I think you should see this.
Bay Başkan Vekili, sanırım bunu görmelisiniz.
And this next bit may include the vice president as well.
Ve ondan sonraki kısma başkan yardımcısı da dahil olabilir.
But we also have to figure out - this vice president thing, right?
Ama aynı zamanda bu başkan yardımcısı olayını da çözmeliyiz, değil mi?
That's the vice president.
- Bak sen, başkan yardımcısıymış.
Good evening, Mr. Vice President.
İyi akşamlar, Sayın Başkan Yardımcısı.
We'll cheer for you, Mr. Vice President.
Sizin için tezahürat yapacağız, Sayın Başkan Yardımcısı.
Our vice president, Paige Williams.
Başkan Yardımcımız Paige Williams.
McCabe-Grey vice president...
McCabe-Grey'in Başkan Yardımcısı
Mr. vice President.
Sayın, Başkan yardımcısı.
Mr. vice President, we got the best view in the county and as far as your safety concern, client that introduced us practically guaranteed that.
Sayın başkan yardımcı, bu ilçedeki en iyi görüş açısına sahibiz ve sizinki kadar da güvenlik kaygısına. Müşteri bunu bize uygulamalı olarak gösterip, garanti etti.
Yes, Vice President Harry S. Truman.
Evet, Başkan Yardımcısı Harry S. Truman.
Jim Matthews, his Right Honorable Vice President.
Bakın, Jim Matthews onun saygıdeğer başkan yardımcısı.
I'm promoting you to Senior Vice President of Design.
Seni Tasarım Genel Müdür Yardımcılığı'na terfi ettirdim.
Look, you and the vice president will get national coverage.
Dinle, sen ve başkan yardımcısı ulusal basını ele geçireceksiniz.
- The vice president is joining you later?
- Başkan yardımcısı size daha sonra katılacak mı?
He's the Vice President.
O başkan yardımcısı.
Vice president.
Başkan yardımcılığı.
With all due respect, Mr. Vice President, you should head back to Washington.
Saygısızlık etmek istemem Sayın Yardımcı, ama Washington'a geri dönmelisiniz.
The vice president of the United States, Jim Matthews!
Birleşik Devletler Başkan Yardımcısı Jim Matthews!
Thank you, Mr. Vice President.
Teşekkür ederim Sayın Başkan Yardımcısı.
Madam Vice President.
- Bayan Başkan Yardımcısı.
I'm sorry, Madam Vice President, you were saying?
Özür dilerim, Bayan Başkan Yardımcısı, ne diyordunuz?
I'm gonna take more of a leadership role on as vice president starting tonight and I need your advice as how to set that in motion.
Bu geceden itibaren başkan yardımcısı olarak daha fazla liderlik pozisyonu alacağım ve bunu nasıl harekete geçirebileceğim hakkında tavsiyene ihtiyacım var.
Although the vice president appreciates your offer of stale pastries and pleasant conversation, she will not be doing the morning shows tomorrow. Is she deserting a sinking ship, Mike?
Her ne kadar başkan yardımcısı bayat hamur işleri ve hoş sohbet teklifinizi takdir etse de yarın sabah programlarına çıkmayacak.
The Vice President just landed on the South lawn.
Başkan yardımcısı az önce güney bahçesine indi.
If this could be given to me in writing, as Vice President of the Confederacy,
Bunu bana yazılı biçimde iletirseniz,
In the recordings posted on WikiLeaks... Perupetro vice-president, Alberto Quimper... and Romulo Léon Alegría, a prominent Peruvian politician... are heard discussing bribes in exchange for oil concessions.
WikiLeaks'in yayınladığı kayıtlarda başkan yardımcısı Perupetro, Alberto Quimper ve Perulu önemli bir bürokrat olan Romulo Léon Alegría'nın petrol haklarının değişimi ile alakalı rüşvet konuşmaları duyuldu.
Good night, Mr. Vice-President.
İyi akşamlar sayın başkan yardımcısı.