Voted traduction Turc
2,082 traduction parallèle
I'm pretty sure you've never voted.
Eminim ki asla oy kullanmamışsındır.
You have been the bane of my existence since they voted you apartment manager.
Yönetici seçildiğinden beri varlığım üzerinde bir felaketsin.
First, I want to thank everyone for coming out, helping me celebrate being voted to represent the East in the All-Star Game.
Öncelikle buraya gelip All-Star Maçı'nda Doğu'yu temsil etmek için seçilmemi kutlamama katılan hepinize teşekkürler.
- I won because they voted for me!
- Çünkü beni seçiyorlardı!
I've been voted Best Postal Carrier seven years and counting.
Yedi yıldır En İyi Posta Taşıyıcısı olarak seçiliyorum.
The delegates have voted unanimously to accept you as the representative of the IRK at the signing of the treaty.
Temsilciler anlaşmanın imzalanmasında, sizin IRK'ı temsil ettiğinizi oybirliği ile kabul ettiler.
Daniel, you were voted out.
Daniel, bir oylama sonucu elendin.
I hope she gets voted off!
Umarım o mesaj boşa gider!
I, you know, I voted "No" Because I-I didn't want To have to vote "Yes" To more of this,
"hayır" oyu verdim çünkü daha fazla siyasete evet demek gelmiyordu içimden.
Look, robert, I voted "Yes,"
Bak, Robert, ben "evet" oyu verdim,
But in my heart, I voted "No."
Ama kalbim "hayır" diyor.
I voted for Obama.
Ben Obama'ya oy verdim.
I voted against you because of Jean-Charles.
Jean-Charles için sana karşı oy kullandım.
- Voted.
- Oy verdi.
Voted.
Oy verdi.
Voted.
- Oy verdi.
Hundreds of parliementarians voted for the Amnesty law.
O af yasası meclisten çıkarken yüzlerce vekil oy kullandı.
As voted by you... The 15th reunion class of Rancho Rosa High!
Oylarınızla sonuçlanan Rancho Rosa'nın bu değerli ödülleri için elleri göreyim.
Whether some guy at Rolling Stone decides they are or not, is completely irrelevant because, at the end of the day, rock is a people's game and the people have generally and consistently voted for this band.
Rolling Stone'ta bir adamın buna karar vermesi tamamen yersiz çünkü günün sonunda, rock insanlar için var insanlar genelde ve istikrarlı biçimde bu grubu seçiyorlar.
And was voted one of miami's u p-and-coming designers,
Ben Moda Teknolojileri Enstitüsü mezunuyum.
They voted the Sanwa Sheriff's take over the entire department.
Tüm departmanın, Sanwa Şerif'i tarafından yönetilmesini oylamışlar.
The board voted on it, and we've decided To put you on administrative leave. - Administrative leave?
Kurul oyladı ve idareden ayrılmana karar verildi.
I voted no on Prop 8.
8 numaralı seçimlerde * "hayır" oyu kullanmıştım.
I don't know, it was all very, very confusing, but I know that I voted the right way.
Bilmiyorum, çok çetrefilli ama tek bildiğim en doğru yönde oy verdiğim.
I mean, I voted your way.
Yani senin gibiler için demek istedim.
Is why I voted to keep him.
Bu nedenle armızda kalsın diye oylama yaptık.
The board voted for you this morning.
Heyet bu sabah senin için oylama yaptı.
You're over 16, you've voted.
16 yaşından büyüksün, oy verdin.
Never forgot, never voted.
Hiç unutmadım, hiç oy vermedim.
I voted for this?
Buna mı oy verdim ben?
That's why I voted not guilty.
O nedenle oyumu "suçsuz" diye verdim.
You voted to put me in here.
Senin juri iken verdiğin oydan dolayı buradayım.
I voted for McCain.
McCain'e oy verdim.
I voted.
Ben verdim.
Sure, I voted not guilty, but not because of her looks.
- İyi. Evet, ben de suçsuz oyu verdim ama sadece güzel olduğu için değil.
Plus, they just voted me best profile and whitest teeth and flattest abs.
Artı, daha yeni en iyi görünüşe, en beyaz dişlere ve en düz kaslara sahip kişi seçildim.
The only reason you've never been called is that they use the voter registration list, and this past election is the first time you ever voted.
Senin daha önce hiç çağrılmamanın nedeni onların oy verenler listesinden adam seçmeleridir, ve sen geçen seçimde ilk defa oy kullandın.
I voted before.
Daha önce oy kullandım ben.
Not that I voted for him.
Ona oy verdiğimden değil.
Doesn't matter if you voted for it, it's the law.
Pek önemli değil senin oyun. Yasa böyle diyor.
So why do you look like someone who just got voted off the island?
Peki neden adadan atılmış gibisin? ( * )
You're all voted "most likely to dance."
Hepiniz "en iyi dansa" oy verdiniz.
Who voted you king boss, huh?
Seni kim patron yaptı sahi?
Well, even though it looks like just about everyone voted for themselves - even those who didn't compete - we do have a winner.
Neredeyse herkes kendine oy vermiş gibi görünse de hatta katılmayanlar bile bir galibimiz var.
Last month, he painted the word "murderer" on a congressman's car because he voted against a fishing ban. When the driver tried to stop him,
Geçen ay bir kongre üyesinin arabasına balık yasağına karşı oy kullandığı için "murderer" yazmış.
I won the amory blaine handsomeness scholarship to Princeton and then attended Harvard business school where I was voted "most."
Amory Blaine yakışıklılık bursunu kazanarak Princeton'a gittim ve Harvard Yüksek Ticaret Okuluna gittim. Orada "en" seçildim.
Tracy Jordan, star of the fat bitch movies, was also voted "worst representation of a black man" nine years in a row.
Tracy Jordan, şişko kancık filmlerinin yıldızıydı, ayrıca dokuz yıl ardı ardına "siyahî bir adamın en kötü temsili" seçilmişti.
It's probably why I've had such bad luck with men. I was actually voted
O yüzden erkekler konusunda şans yüzüme hiç gülmedi.
Voted the worst Halloween costume, by the way.
Bir felci ne gizler?
And the people voted to stay.
İnsanlar da kalmayı seçti.
In fact, in high school I was voted most well-liked
Hatta bana girişken insan da diyebilirsiniz.