We'll be in touch traduction Turc
686 traduction parallèle
Leave your name with the girl outside. We'll be in touch with you.
Sekretere telefon numarasını verin, biz sizi ararız.
We'll be in touch.
Temasta olacağız.
That way, we'll kind of be in touch.
Böylece bir şekilde kopmamış olacağız.
When Mme Grosnay decides, we'll be in touch.
Mme Grosnay karar verdiğinde sizinle temasa geçeriz.
We'll be in touch with you.
Bir şey olursa haber veririz.
We'll be in touch.
Temasımız sürecek.
Very well. We'll be in touch with you.
Peki Biz sizinle olacağız.
We'll be in touch.
İrtibat kuracağız.
Well, sir, we'll be in touch. If we need you.
Sonra gerekirse sizinle temas kurarız.
We'll be in touch with you in a few days, Mr. Masterson.
Bir kaç güne sizinle irtibat kuracağız, Bay Masterson. Teşekkür ederim.
We'll be in touch.
Görüşeceğiz.
Otherwise, we'll probably be getting in touch with you again.
Eğer bir şey çıkmazsa muhtemelen sizinle tekrar iletişime geçeceğiz.
We'll be in touch, sooner or later.
Er ya da geç görüşeceğiz.
- We'll be in touch in Boise.
- Boise'de seninle bağlantıya geçeceğiz.
We'll be in touch.
İrtibat halinde olacağız.
All being well, we'll be in touch
Her şey yolunda giderse haberleşiriz.
We'll be in touch.
Temasta oluruz.
If he don't, we'll be in touch with you.
Ödemezse, Seninle temasa geçeriz.
We'll always be in touch, friends.
Sizleri her zaman arayacağız dostlarım.
We'll be in touch.
Seni arayacağız.
If we need any more information we'll be in touch.
Eger baska bilgiye ihtiyacmz olursa, sizi ararz.
- We'll be in touch, Mr Cross.
- Sizi tekrar arayacagm, Bay Cross.
- Okay, Dick, we'll be in touch.
- Tamam Dick, tekrar görüşürüz.
We'll be in touch, General.
Sizinle haberleşeceğiz, General.
We'll be in touch.
Haberleşiriz.
We'll be in touch.
Bağlantı kuracağız.
We'll be in touch.
Sonra görüşürüz.
We'll be in touch as soon as the information changes.
Bilgi değişirse temasa geçeceğiz.
- We'll be in touch.
- Peki, seninle temasa geçeriz.
We'll be in touch with you.
Biz seni ararız. Hoşça kal.
We'll be in touch.
Biz sana ulaşırız.
That's fine. we'll, uh, most likely be in touch with you within the next two days or so.
Tamam. büyük ihtimalle bir iki gün içinde sizinle irtibata geçeceğiz.
We'll be in touch.
Temasa geçeriz.
We'll be in touch, Celeste.
Haberleşiriz Celeste.
We'll be in touch.
Sizinle irtibata geçeceğiz.
We'll be in touch.
Temasta olacağım.
- We'll be in touch, Tracy.
- Tekrar görüşeceğiz Tracy.
We'll be in touch.
Sizi arayacağız.
We'll be in touch with the agency.
Aracı kurumu bilgilendireceğiz.
We'll be in touch. All right.
Buna hükümet darbesi denir.
If we locate your property, I'll be in touch.
Malınızın yerini tespit edersek haber veririm.
Well, Mr. Costanza, we have nothing available at the present time but should anything open up, we'll be in touch.
Bay Costanza, şu an için elimizde uygun bir iş yok ama her hangi bir şey çıkarsa, size haber veririz.
We'll be in touch.
Arayacağız sizi.
We'll be in touch.
Tekrar görüşeceğiz.
We'll be in touch.
Haberleşeceğiz.
We'll be in touch.
Sizinle temasa geçeceğiz.
Like I said, we'll be in touch.
Dediğim gibi, sizi arayacağız.
Thank you, sir. We'll be in touch.
Teşekkürler temas halinde olacağız.
We'll be in touch.
Ben sana haber veririm.
We'll be in touch.
Bağlantıda olacağız.
We'll be in touch.
Araşalım.
we'll be back soon 49
we'll be right back 266
we'll be back 167
we'll be together again 17
we'll be okay 108
we'll be together 58
we'll be waiting for you 19
we'll be there soon 56
we'll be there 212
we'll be here 64
we'll be right back 266
we'll be back 167
we'll be together again 17
we'll be okay 108
we'll be together 58
we'll be waiting for you 19
we'll be there soon 56
we'll be there 212
we'll be here 64