We're all dying traduction Turc
103 traduction parallèle
- We're all dying.
Hepimiz öleceğiz.
Didn't it ever occur to you that once we started we could never ask anybody for help, even if we were dying, the rest of our lives that we're all alone and always will be?
Bu işe bir kez bulaştığımızda, ölüm döşeğinde bile olsak kimseden yardım isteyemeyeceğimiz hayatımızın geri kalan süresi boyunca bir başımıza olacağımız ve hep öyle kalacağımız aklına geldi mi?
Because... we're all dying, aren't we?
Çünkü... hepimiz ölümlüyüz, değil mi?
We're all dying.
Hepimiz ölüyoruz.
We're all are dying.
Hepimiz ölüyoruz.
We're all dying, Mac.
Hepimiz ölüyoruz Mac.
- We're all dying every minute.
Hepimiz neredeyse her dakika ölürüz...
We're all dying because of what they do to us.
Bizlere yaptıkları şeylerden ötürü hepimiz ölüyoruz.
Biology tell us we're all dying'. And original sin tells me ain't nobody innocent.
Biyoloji, hepimizin öleceğini söylüyor,... ve din de, hiç kimsenin masum olmadığını.
We're all dying here.
Hepimiz sabırsızlanıyoruz.
We're all dying, Truman.
Hepimiz öleceğiz.
All right, we're dying out there. Gypsy, quick! You and Manny- -
Pekala buradan gidiyoruz.
We're all dying, Londo.
Hepimiz ölüyoruz, Londo.
In the Tibetan-philosophy, Sylvia Plath sense, I know we're all dying.
Sylvia Plath'in bakış açısıyla Tibet felsefesine göre hepimiz ölüyoruz.
We were all dying and now we're fine.
Hepimiz ölüyorduk ama şimdi iyiyiz.
We're all dying, Mary Burke.
Hepimiz ölüyoruz, Mary Burke.
So, Tina, we're all dying to know, how was Paris?
Tina, Paris nasıldı? Öğrenmek için sabırsızlanıyoruz.
We're all dying tomorrow...
Hepimiz... yarın ölüyoruz
We're all dying from the start.
Bir gün hepimiz öleceğiz.
We're all dying of thirst.
Hepimiz susuzluktan ölüyoruz.
We're all dying.
Hepimiz ölüyoruz.
We're all dying... I'm just..... going... before Thanksgiving.
Daha önce, ölecek olan kimseyle tanışmamıştım.
We're all dying to see everybody else's fucked-up, weird, private shit.
Başkalarının berbat özel pisliklerini görmek için yanıp tutuşuyoruz
- We're all dying.
Hayır, bahsettiğim bu değil.
We're all... dying tomorrow
Hepimiz.... yarın ölüyoruz
We're all dying.
Hepimiz ölücez
We're all dying.
Hepimiz öleceğiz.
We're all slowly dying.
Eninde sonunda hepimiz yavaş yavaş öleceğiz.
Yeah, well we're all dying.
Evet, tabii. Hepimiz ölüyoruz.
We started off taking it all for granted. Then suddenly we're the couple where somebody is dying.
Normal bir aileyken, birden birinin ölmek üzere olduğu bir çift olduk.
We're all just dying to see what happens next.
Neler olacağını görmek için ölüyoruz.
We have Christian commentators saying all those stories of the pagan God and they're all admitting, you know, you have stories of the God-man riding a donkey.. you have stories of the God-man dying and resurrecting.
Bu Pagan tanrısına ait tüm bu hikayeleri anlatan Hristiyan yorumcular var ve hepsi, eşeğe binen tanrı-insanın hikayelerini de, ölen ve tekrar dirilen tanrı-insanın hikayelerini de kabul ediyorlar.
Oh! Well, we're all dying to see her.
Onu görmek için deliriyoruz.
Anyway, we're all dying of thirst, so you wanna get us a soda?
- Tüh. Her neyse. Susuzluktan ölüyoruz.
we're all dying to know, does your character ever get it on with Carol?
Müthişsin. Acaba sonunda Carol'la... birlikte olmayı başarabilecek mi?
We're all dying.
- Hepimiz ölüyoruz.
They're all dying to do what we do here.
Burada yaptıklarımız için ölüyorlar adeta.
we're all dying.
Hepimiz ölüyoruz.
- We're all dying.
- Hepimiz ölüyoruz.
We're all just cockroaches, wildebeests dying on the riverbank.
Hepimiz karafatmalarız. Nehir yatağında ölen antiloplarız.
Well, we're all dying.
- Hepimiz ölüyoruz.
Mrs. O'Connell, we're all dying to know, is the Scarlet O'Keefe character really based on you?
Bayan O'Connell. Hepimiz merak içindeyiz. Scarlet O'Keefe karakteri size mi dayanıyor?
We're all dying.
Hepimiz ölüyoruz. Siktir et.
That man is dying and not in a metaphysical "we're all dying" kind of way.
Adam ölüyor ve doğaüstü bir şekilde değil, hepimizin öleceği gibi ölüyor.
We're all simply dying to see you.
Hepimiz seni görmek için can atıyorduk.
Oh, yeah. Yeah. We're all dying, kid.
Hepimiz ölüyoruz, evlat.
Okay? We're all dying.
Tamam mı, hepimiz ölüyoruz.
I know. That's why the Riggins clan and myself, we're gonna take you out of here tomorrow night, away from all the death and the dying and the deviled eggs.
İşte bu yüzden Riggins klanı ve ben, yarın akşam seni bütün bu ölüm ve ölmek... ve şeytani yumurtalardan uzaklaştırmak için dışarı çıkaracağız.
We're all dying. We've all got to go to work.
Hepimiz ölüyoruz.
For obvious reasons, we're all operating under heightened security measures, so, unless you've been dying to know what a chokehold feels like, keep your credentials visible at all times.
Malum sebeplerden, hepimiz yüksek güvenlik önlemleri kapsamındayız. O yüzden yaka paça atılmanın nasıl olduğunu merak etmiyorsanız basın kartlarınız görünürde olsun.
Hey, guys, we're all dying over here!
Çocuklar, sıkıntıdan patladık burada.
we're all in this together 77
we're all alone 36
we're all gonna die 172
we're all screwed 17
we're all in the same boat 16
we're all set 157
we're all good 109
we're all good here 16
we're all fine 28
we're all going to die 63
we're all alone 36
we're all gonna die 172
we're all screwed 17
we're all in the same boat 16
we're all set 157
we're all good 109
we're all good here 16
we're all fine 28
we're all going to die 63