We had a lot of fun traduction Turc
92 traduction parallèle
It sounds kind of silly, but we had a lot of fun doing it.
Aptalca gelebilir ama bunu yaparken çok eğlenirdik.
We had a lot of fun when you were up here.
Sen buradayken bolca eğlendik.
We had a lot of fun together.
Birlikte çok eğlenirdik.
Look, we had a lot of fun. Time's up, party's over.
Bak, çok eğlendik ama zaman doldu ve parti sona erdi.
We had a lot of fun.
Çok eğlendik.
We were in college together and we had a lot of fun.
Biz kolejde birlikteydik ve çok eğlenirdik.
You know, we had a lot of fun tonight.
Bu gece çok eğlendik.
But we had a lot of fun.
Çok da eğlendik ama.
Just tell me we had a lot of fun together.
Sadece bana birlikte eğlendiğimizi söyle.
Yeah, we had a lot of fun.
Evet, çok eğlenmiştik.
We had a lot of fun putting it together.
Bunu yaparken çok zevk aldık.
We had a lot of fun, Daniel.
Güzel günlerdi Daniel.
We never agreed politically, but we had a lot of fun.
Politik olarak anlaşamazdık, ama iyi vakit geçirdik.
Danny and I were playing in the apartment. We had a lot of fun, right?
Danny'yle evde de oynadık ve çok eğlendik, değil mi?
I mean- - l mean, go have more fun'cause we had a lot of fun today, didn't we, guys?
Demek istediğim hadi daha çok eğlenin. Çünkü bugün çok eğlendik, değil mi çocuklar?
- We had a lot of fun.
- Çok eğlenmiştik.
Oh yeah, we had a lot of fun.
Evet, çok eğlendik.
It was a good week, we had a lot of fun, But it's over.
İyi bir haftaydı, epey eğlendik, ama bitti.
We had a lot of fun together.
Birlikte çok eğlenirdik..
- We had a lot of fun, the three of us.
- Zamanında üçümüz birlikte çok eğlendik.
- Well, we had a lot of fun.
- Çok eğlendik.
I mean, we had a lot of fun raising the first four kids.
İlk dört çocuğumuzu büyütürken ne kadar eğlendik.
Anyway, we had a lot of fun putting it together.
Bir araya getirirken çok eğlendik.
We had a lot of fun. We...
Çok eğlenmiştik.
We had a lot of fun.
Çok eğlenceliydi.
The only trouble is, we could have had a lot of fun if you weren't a detective.
Tek sorun, eğer dedektif olmasaydın çok eğlenebilirdik.
While I was there, these men... kind of guests, you might say... we'd get together and horse around a little bit and sing...'cause we were havin such a good time... and we always had a lot of fun with this one, "The Jailhouse Rock."
Ben oradayken... bu adamlarla, ki onlara misafirler diyebiliriz... hep birlikte eğlenip oyalanır, şarkı söylerdik... çünkü çok iyi vakit geçiriyorduk. Bu şarkıdan çok keyif alırdık : The Jailhouse Rock.
We made a lot of money, had some fun.
Çok para kazandık, çok da eğlendik.
We've had a lot of fun together.
Beraber çok eğlendik.
We've had a lot of fun together.
Muhtemelen.
We've had a lot of fun, but that's not so safe to do any more.
Biz çok eğlendik. Yine de, artık bunu yapmak güvenli değil.
Look, I had a lot of fun today, but I don't think we're right for each other.
Bugün çok eğlendim ama bence biz uyumlu bir çift değiliz.
You know, we've had a lot of fun tonight at the expense of the U.S. Navy.
Aslında bunu U.S. donanmasına masraf olarak yazdırabilirdik.
I think we've had a lot of fun.
Akıllısın, güzelsin ve birlikte çok iyi vakit geçirdik.
But seriously, we've had a lot of fun with our dad over the years.
Şaka bir yana, geçen yıllar boyunca babamızla çok eğlendik.
We have had a lot of fun here.
Burada çok eğlenceli vakit geçiririz.
We've had a hell of a lot of fun.
Çok iyi vakit geçirdik.
" but we've had a lot of fun and good times
Ama birlikte çok güzel ve eğlenceli zamanlar da geçirdik.
I've been thinking, we've had a lot of fun around here lately, but maybe it's time to set a slightly more professional tone in the office.
Ed, düşündüm de son günlerde burada çok fazla eğlence ve oyun var. Ama ofiste biraz daha profesyonel bir hava estirmenin vakti geldi.
We all had a lot of fun tonight, but at the heart of this show is a serious issue.
Bu akşam hepimiz çok eğlendik. Ama bu bölümde çok önemli bir sorun vardı.
Okay, we'll get to the point, but for your information, skinny bitch, black men and a whole lot of motherfuckin'white men have had plenty of fun adoring my ass.
Öyleyse asıl konuya gelelim ancak bilgin olsun diye diyorum sıska kıçlı orospu siyah tenli veya beyaz kıçımı ölesiye seven birçok erkek kıçımla çok eğlendi.
OK, we'll get to the point but, for your information, skinny bitch, black men and a whole lot of motherfucking white men have had plenty fun adoring my ass.
Tamam, sadede geleceğiz ama bilmiyorsan öğren sıska sürtük bu popoyu beğenen birçok zenci ve beyaz adam oldu.
Hey, the truth is, we've all had a lot of fun.
Aslına bakılırsa hepimiz çok eğlendik.
- Lot of fun. The most fun we've had together in a long time.
Uzun zamandır ilk kez, beraber bu kadar çok eğlendik.
Look... you're aeally good guy, and I've had a lot of fun hanging out with you this summer, but we just don't have anytng in common, so...
Bak... sen gerçekten iyi birisin, ve bu yaz seninle çok güzel zamanlar geçirdim, ama ortak hiçbirşeyimiz yok.
We've had a lot of fun. Being together.
Birlikteyken, çok eğlendik.
We could have had a lot of fun.
Beraber çok eğlenebilirdik.
We had a lot of fun there for a while, remember?
Onunla iyi vakit geçiriyorduk, değil mi?
We`ve had a lot of fun working with rhomboids, but I can`t spend the whole term talking about rhomboids.
beraber bir çok paralelkenar çalışması yaptık ve çok eğlendim, Ama paralelkenarlar vadeli bir harcama değil.
Well, we've had a lot of fun tonight, But I'd like to slow things down for a minute And introduce my brother.
Bu gece baya eğlendik fakat biraz yavaştan almak istiyorum ve kardeşimi tanıştırmak istiyorum.
Liz, we've had a lot of fun.
Liz, birlikte çok güzel zaman geçirdik.