Welby traduction Turc
49 traduction parallèle
- Thanks, Marcus Welby.
- Sağ ol Marcus Welby.
Is it Robert Young from Father Knows Best or Robert Young, Dr. Welby?
En iyisini babalar bilir'deki Robert Young mı yoksa Dr. Welby'deki Robert Young mı?
I did not get off the plane and say that I am Marcus Welby, kindly physician and all-around swell guy.
Bak Rahibe Theresa, uçaktan inip de sana "Marcus Welby'yim" demedim. "Kibar doktor, buraların kıyak herifi"
You're wrong, Dr. Welby.
Yanılıyorsunuz Dr. Welby.
Hello, I'm Dr. Welby.
Merhaba, ben Doktor Welby.
Dr. Welby said that rich old man ain't never going to wake up.
Doktor Welby o zengin ihtiyarın hiç uyanmayacağını söyledi.
I wanted to be Marcus Welby.
Ben Marcus Welby olmak istiyordum.
What? "Marcus Welby's my wife"?
Ne? Marcus Welby karım mı dedin?
- Marcus Welby, I'm gonna live?
Marcus Welby yaşayacak mıyım?
The Marcus Welby of ancient Greece.
Eski Yunan'ın Marcus Welby'si.
Marcus Welby was handsome- - and George Clooney.
Marcus Welby yakışıklıydı. George Clooney de öyle.
And to top it off, the man looked nothing like Marcus Welby.
Bir de üstüne üstlük adam Marcus Welby'ye benzemiyordu.
No, but yeah, but no, but yeah, because I live at home with Shelley and she could by my mum, but she might be my sister. Anyway, she's, like, well harsh because once, right, she grounded me for 15 minutes and it was so unfair because all I did, right, was go down Baskin Robbins cos Denise Welby got a Saturday job there I'm not sure.
Hayır, fakat evet, ama hayır, aslında evet, Shelley ile aynı evde kalıyorum ve annem veya kardeşim olabilir, emin değilim.
You're going all Marcus Welby on me, and I know you only do that when you're really worried about something.
Tüm zaman boyunca yüzünde bu bakış vardı sen sadece endişelendiğinde böyle bakarsın.
Dillon thought she saw an SUV leaving the scene, but couldn't offer any details.
Dillon, olay yerinden bir SUV'nin ayrıldığını gördüğünü söylemiş... -... ama hiç detay vermemiş. - Marcus Welby gibi, arabasında...
Carries her medical kit in her car like Marcus Welby.
-... acil yardım malzemesi taşıyor.
"Mannix," "Marcus Welby,"
Mannix'te, Marcus Welby'de, Rockford'da.
I'm going to Welby.
Ben Welby'ye gidiyorum.
Right now, Alison is safely locked up at Welby and Hanna's life is on the line.
Şu anda, Alison güvenli bir şekilde welby'ye kapatılmış durumda ve Hanna'nın hayatı tehlikede.
One of us should go to Welby to check on Ali.
Birimizin Welby'e gidip Ali'yi kontrol etmesi gerek.
Yeah, Welby is locked up like Fort Knox, Em.
Evet, Welby, Fort Knox gibi kilitli, Em.
- Uh, Marcus Welby,
- Marcus Welby...
I'm sorry, Mrs. Welby.
Üzgünüm Mrs. Welby.
Right now, Alison is safely locked up at Welby and Hanna's life is on the line.
Alison şu anda Welby'de kilit altında güvende Ve Hanna'nın hayatı tehlikede.
At Welby?
Welby'de mi?
Does that mean that A.D. is already in Welby?
Yoksa bu A.D.'nin Welby'de olduğu anlamına mı geliyor?
I'm the one that took Ali to Welby and I can't help but wonder if I did the right thing.
Ali'yi, Welby'e götüren bendim ve doğru şeyi yapıp yapmadığımı merak etmekten kendimi alamıyorum.
We go to Welby.
Welby'e gidiyoruz.
Jason had no idea that Alison was at Welby.
Jason'ın Alison'ın Welby'de olduğundan haberi yoktu.
- He can get Ali out of Welby.
- O, Ali'yi Welby'den çıkartabilir.
'Cause Ali called us and she's convinced that someone at Welby's is trying to hurt her.
Çünkü Ali bizi aradı ve Welby'den birinin ona zarar vermeye çalıştığını söyledi.
Em, when Alison checked herself into Welby she didn't think that she just saw her mother.
Em, Alison kendini Welby'e attığında sadece annesini gördüğünü düşünmedi.
Seems like he's the one who should be locked up in Welby.
Görünüşe bakılırsa Welby'e kapatılması gereken o.
Yeah, he, isn't he taking care of her at Welby?
O, Welby'de Alison'la ilgilenmiyor muydu?
Ali wasn't crazy when she went into Welby but he's making sure she is now.
Ali, Welby'e gittiğinde deli değildi ama Elliott şu an delirdiğinden emin oluyor.
Okay, he's at Welby.
Pekala, Welby'de.
Look, if this is gonna work we've got to get her back to Welby before anyone notices she's missing.
Bakın, eğer bunu yapacaksak onun kaybolduğunu kimse farketmeden onu Welby'e geri götürmemiz lazım.
How do we even get to Welby?
Welby'e nasıl gireceğiz peki?
So why were cops all over Welby?
O zaman polisler neden Welby'de?
I know, but you had already checked yourself into Welby and we all thought that Elliot was gonna be able to protect you.
Biliyorum ama Welby'e çoktan kaydolmuştun ve hepimiz Elliot'un seni koruyabileceğini düşündük.
So you got Archer into Welby.
Yani, Archer'ı Welby'e sen soktun.
We both know the conditions of your release from Welby but if you want me gone...
Welby'den ayrılma şartlarını ikimiz de biliyoruz ama gitmemi istersen...
Welby's concerned that I'll sue so they're doing an internal investigation and... She's gonna be staying with me until a social worker can review my case.
İç soruşturma yapıyorlar ve sosyal hizmet görevlisi davama bakana kadar benimle kalacak.
He sent that the night he took Alison out of Welby.
Alison'u Welby'den çıkardığı gece atmış bu mesajı.
It seems that he was passing himself off as a Dr. Rollins ever since Charlotte DiLaurentis was admitted to Welby.
Charlotte DiLaurentis, Welby'e yattığından beri Dr. Rollins kimliğini kullanıyormuş.
But when she realized how far Elliott was taking it she got me out of Welby.
Ama Elliott'ın ne kadar ileri gittiğini görünce, beni Welby'den o çıkardı.
Well, the Welby social worker and Dr. Sullivan gave me a clean bill of health.
Welby sosyal görevlisi ve Doktor Sullivan bana temiz bir sağlık raporu verdi.
and I made her give me all the money out the till and shat in the mint choc chip.
Neyse o aslında çok sert biri çünkü bir keresinde beni 15 dakika boyunca yere yatırmıştı, ama bu hiç adil değil çünkü yaptığım herşey doğruydu bir kere Baskin Robbins inmiştim çünkü Denise Welby bir cumartesi işi var ve kasadaki bütün parasını ondan aldım nane ve çikolatalı kurabiyesine sıçtım.
After what happened with Elliot
Elliot'la olanlardan sonra Welby dava açacağımdan korkmuş.