English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ W ] / What's the deal

What's the deal traduction Turc

3,218 traduction parallèle
What's the big deal?
Büyütülecek ne var?
Yeah. What's the big deal?
Ne diye abarttın bu kadar?
What's the deal on the art gallery?
Sanat galerisin de durum nedir?
What's the big deal?
Büyütülecek ne var ki bunda?
Max, what's the deal?
Yine mi? Max, sorun ne?
So, what's the deal?
Yani olay nedir?
Aww! What's the deal, baby?
Sorun ne, bebeğim?
What--what- - what's the big deal?
Olay ne ki?
These, um... pointed letters you're supposed to have- - what's to prevent you from showing them even after I kill the cartel deal?
Şu sahip olduğunu söylediğin mektuplar... Kartelle olan anlaşmayı yırtıp attıktan sonra, onları kulübe göstermeyeceğin ne malum?
What's the deal with you and Alec Rybak?
Alec Rybak'la aranızda neler dönüyor?
What's the deal with you two?
İkinizin arasında neler dönüyor?
What's the big deal?
Bunda ne var ki?
What's the big deal about coed school?
Okul karma olunca ne oluyor ki?
What's the big deal with the regular sports?
Sıradan sporların neyi var ki?
What's the deal, Will?
Sorun ne, Will?
What's the big deal?
Sorun ne ki?
What's the deal with Winston?
Winston'ın olayı ne?
There's a reel in the camera there's a feel in the photo but i'm pretty good looking i say... so what's the big deal hey?
Kamerada film makarası Fotoğrafta duygu seli Yakışlık olduğumu söylesem... buna ne dersin he?
- What's the big deal to you?
Belli. - Nasıl anlaşırız?
So what's the deal with Anton's little séance across the hall?
Anton'ın şu minik çaplı ayini ne iş?
What's the big deal?
Ne var bu kadar büyütecek?
So what's the deal with you two?
Sizin aranızda ki olay ne?
Hey, what's the deal with the art teacher...
Hocanın nesi var...
What do you mean, "what's the deal?"
Ne demek, "nesi var?"
No. The deal's not for what you know.
Anlaşma sizin ne bildiğiniz hakkında değil.
But honestly I really don't know what the big deal is.
Doğrusu, neyin bu kadar önemli olduğunu anlamış değilim.
So what's the deal?
Neler oluyor?
- Why, what's the big deal? - Please, I'm... I'll explain later.
Lütfen, sonra açıklarım.
- What's the big deal about river fever?
Ne olmuş yani, Nehir Ateşi Gribi olduysan?
What's the big deal?
Niye abartıyorsun ki?
Yeah, so what's the deal with Africa?
Evet, Afrika'da ne işi var?
What's the big deal?
Problem ne?
What's the deal?
Nasıl durumlar?
What's the deal here with having Rachel up in the booth?
Rachel'ın bu odada ne işi var?
What do you mean, "what's the deal"?
Ne demek, "ne işi var"?
Okay, seriously, what's the deal with all these Christmas decorations?
Tamam, gerçekten bu Noel süslemeleri nedir böyle?
What's the deal?
Ne var orada?
What's the deal with Sheldon's friend Amy?
Sheldon'ın arkadaşı Amy'nin olayı ne?
Okay, so what's the big deal?
- O zaman bu kadar büyütecek ne var?
Okay, so what's the deal here?
Peki, tamam, ne yapıyoruz?
I mean, what do you got for me that's better than what she's got for me? Okay, here's the deal.
Bana vereceğin haberler onun vereceklerinden daha mı iyi?
Hey, what's the big deal?
Bunda büyütecek ne var?
What's the big deal about part-time?
Gündelikçi olmak önemli mi ki?
What's the big deal?
Abartacak ne var?
- So what's the deal?
- Anlaşma ne?
- Yeah, it's a lot to deal with, especially when you don't know what the hell is happening.
Evet. Özellikle de neler olduğunu bilmiyorken katlanmak çok zor.
You don't have the guts to deal with what's going on in your own home.
Kendi evinde olan bitenle yüzleşecek cesaretin yok senin.
Speaking of, what's the deal with you and me?
Sırası gelmişken, ne olacak durumumuz?
So, what's the big deal?
Kötü mü yaptım?
So what's the deal?
Eee mesele ne?
That's what we're working, that's the whole deal.
Şuan odaklandığımız ve gerçekleşmesi için çabaladığımız yegane şey bu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]