What's your game traduction Turc
234 traduction parallèle
What's your game?
Neler çeviriyorsun?
- What's your game?
- Ne iş yaparsın?
If you're not thinking of deceiving your friend... what's the point of this stimulating game?
Eğer arkadaşını kandırmayı düşünmüyorsan... bu benzetme oyununun ne anlamı var?
What's your game, mister?
Dümeniniz ne bayım?
What Mr Cates told you, did it hurt your baseball game any? Did it affect your pitching arm?
Bay Cates'in anlattıkları beyzbol oynamana zarar verdi mi, atış yaptığın kolu etkiledi mi?
- What's your game?
- Ne oynarsın?
What's your game, Mr Bond?
Oyununuz nedir, Bay Bond?
Now, Kid, what's your game?
Pekâlâ Kid, oyunun nedir?
- What's your game, Penguin?
- Amacın ne Penguen?
Here! What's your game?
Niye yaptın bunu?
What's your game, then?
Ne oyunlar çeviriyorsunuz?
What's your game?
Sen ne numara çeviriyorsun?
What's your game, eh?
Ne tür bir oyun çeviriyorsun?
What's your game?
Niye bize yanlış bilgi verdin?
- What's your game?
- Senin oyunun nedir?
Tell me, what's your game?
Söyle bakalım... Kimi oynuyorsun?
What's your game, huh?
Derdin ne senin be?
What's your game?
- Senin olayın ne?
Here, here what's your game?
N'apıyorsun orada sen?
Are you willing to give up your friend's life for a meaningless game? What are you doing?
Ne yapıyorsunuz?
What's your game?
Derdin ne senin?
And I don't know what your game is.
Amacının ne olduğunu anlamış değilim.
- Well, we're nobody special. - What's your game?
- Niyetiniz nedir?
What's your fucking game, shithead?
Senin derdin ne, bok kafa?
I don't know what your silly game is, but it seems to have horribly wrong.
Bu aptalca oyunun amacı nedir bilmiyorum ama hatalısınız.
What's your game, Thomas? Shakedown?
Oyunun nedir Thomas?
What's your game, Joker?
Neyin peşindesin, Joker?
Well, the trouble with this game is... I have to accept your word for what's true or false.
Bu oyundaki sorun sözünün doğru ya da yanlış olduğuna inanmak zorundayım.
what are you doing here? you're supposed to be at your son's game.
Peter, oğlunun maçı vardı.
I'm gonna need you be on top of your game,'cause we got to go out here... and do what we got to do, all right?
Bu oyunda en tepede olmalısın ve biz birlikte bunu başarabiliriz, tamam mı?
What's your game?
Ne oyun oynuyorsunuz?
What's your game?
Niye oynuyorsun?
I just want to know what your game is, mister, that's all.
Nasıl bir oyun oynadığınızı öğrenmek istiyorum, bayım.
I do it because, from what I've seen, your head's not in the game.
Duruyorum, çünkü gördüğüm kadarıyla, aklın işte değil.
What's your game, Mr. Broy?
Nasıl bir oyun oynuyorsun, Bay Broy?
So, what's your game?
Pekala, ne oynarsın?
- You lured her into your arms... and betrayed my friend and you lied about Rajiv. - What's my game?
- Ne oyunu?
I don't know who you are or what your game is, but it's over.
Kimsin bilmiyorum. Oynadığın oyunu da. Ama artık bitti.
It's impossible to say d What to believe in when they change your name d Wash your brain, play the game again d Yeah, yeah, yeah d Filmstar, an elegant sir d A Terylene shirt, it looks so easy
Söylemek imkansız # # İnanacak ne var? Adını değiştirdiklerinde #
It's impossible to say d What to believe in when they change your name d Wash your brain, play the game again d Yeah, yeah, yeah
Söylemek imkansız # # İnanacak ne var? Adını değiştirdiklerinde #
It's impossible to say d What to believe in when they change your name d Wash your brain, play the game again, again, again d Yeah, yeah, yeah d Filmstar d Filmstar d Filmstar d Yeah, yeah, yeah
Söylemek imkansız # # İnanacak ne var? Adını değiştirdiklerinde #
What's your prediction for the rest of this ball game?
Oyun hakkinda ne dusunuyorsun?
What's your game plan, anyway?
Aklından neler geçiyor senin?
Come on tell me quickly, what's your game?
hadi oyununu oynayalım?
It's your first game, you didn't know what to bring... and you took a shot with the pretzels.
Bu senin ilk seferin, ne getirmen gerektiğini bilmiyordun... ve krakerle şansını denedin.
I know what's at stake- - your sick little game.
Riske atılan şeyin ne olduğunu biliyorum- - senin şu hasta oyunun.
What's your favorite game?
En sevdiğin oyun nedir?
What's your game, man?
Senin oyunun ne adamım?
What's your game anyway?
Senin olayın nedir ki?
Hit the rode, fellas. OK, so what's your game mr.
Uzayın beyler.
What's your bloody game?
Senin sorunun ne? Hadi!
what's your name 4643
what's your address 58
what's your first name 42
what's your favorite color 36
what's yours 331
what's your number 52
what's your problem 848
what's your angle 45
what's your last name 61
what's your point 480
what's your address 58
what's your first name 42
what's your favorite color 36
what's yours 331
what's your number 52
what's your problem 848
what's your angle 45
what's your last name 61
what's your point 480