What do you think it was traduction Turc
157 traduction parallèle
What do you think it was that she saw... when she left her shoe and ran away?
Ayakkabısını geride bıraktıracak ne görmüş olabilir?
What do you think it was like to be a woman here when the Russians swept in?
Ruslar ortalığı silip süpürürken, burada kadın olarak bulunmak ne demektir sence?
That first day, what do you think it was? 24 hours long?
Şu ilk gün sizce 24 saat uzunluğunda mıydı?
What do you think it was?
Ne olduğunu düşünüyorsun?
- What do you think it was, a mine?
- Sence neydi, mayın mı?
What do you think it was that noise that we heard yesterday?
Dün duyduğumuz gürültü neydi sence?
What do you think it was?
Orada olan sence neydi?
What do you think it was?
Bunu ne sandın?
And just what do you think it was?
Peki sizce neydi?
What do you think it was?
Siz ne olduğunu düşünüyorsunuz?
Yeah. What do you think it was?
- Sence neydi o?
- What do you think it was?
- Neden oldu sizce?
What do you think it was all about?
Bütün bunlar ne olabilir?
What do you think it was?
Sence yaşadığım şey neydi?
What do you think it was, anyway?
Sence bu neydi?
So, what do you think it was?
Ne olduğunu düşünüyorsun?
- So what do you think it was?
- Yani, ne oluğunu düşünüyorsun?
What do you think it was? .
SenCe kediyi yiyen ne?
What do you think it was doing?
Ne sanıyorsun?
What do you think it was worth?
Sence ne kadar ederdi?
- Then what do you think it was?
- Bence değil. - Sence neydi öyleyse?
Well, what do you think it was then?
Peki ne olduğunu düşünüyorsunuz?
What do you think it was all about?
Bütün bunlar ne demek?
What do you think, Alice? They thought it was tonight.
Şu işe bak Alice, bu akşam sanmışlar.
Do you really think it was my fault what happened?
Sizce olanlar gerçekten benim suçum muydu?
Just what do you think you'd like me to do... if you was able to make me do it?
Ne yapmam gerektiği konusunda ne düşünüyorsun eğer yapmamı sağlayabilecek olsaydın?
Do you think you know what it was, captain?
Ne olduğunu düşünebiliyor musunuz?
But if it was what I want, do you think I could accept it?
Ama istediğim şey bu olsa bile, sence bunu kabul edebilir miyim?
I couldn't think of what to do, till I remembered, when I called you "Dear lady" when I had come for tea... it was then we were happy together
Ne yapabileceğimi bilmiyordum ta ki buraya çay içmeye geldiğimde sana "sevgili leydim" diye seslendiğimi hatırlayana kadar.
All I could think of... when I saw that poor man in there... was what would I do if it was you?
O adamcağızı orada gördüğümde tek düşündüğüm şey bu senin başına gelse ben ne yapardım?
Do you think you might know where that studio was remember what it looked like?
Yani, stüdyonun nerede olduğunu biliyor musun? Veya nasıI bir yer olduğunu?
- What do you think? - It was just complete chaos, this relationship.
Bu ilişki tam bir kaostu.
I can't really defend it... ... but it's certainly not as despicable as what John Cage did. Do you think that was despicable?
Tamam, bununla gurur duyduğumu söyleyemem, ama kesinlikle John Cage olayı kadar aşağılık bir durum değildi.
- It was horrible, what do you think?
- Korkunçtu, ne zannettin?
And maybe it was a bad idea to bring you here, but Leah, if you stop to think about it...,... what better place for a person like you to do some good?
Ve, ve, ve belki seni buraya getirmek kötü bir fikirdi, ama, ama... Leah, eğer durup düşünürsen... senin gibi bir insanın iyi birşeyler yapması için bundan daha iyi bir yer olabilir miydi?
Do you think it was easy for me to do what I did in front of a whole church full of people?
Aralarında ucuz bir sürtük olduğumu düşünmeyen var mıdır? Bir kilise dolusu insan önünde bunu yapmak kolay mıydı sanıyorsunuz?
So, what kind of prosthetic do you have, Jeff? Uh- - um- - i think it was a...
- Ne tür bir protez kullanıyorsun?
Do you think that's what it was?
Sence o mantarlar yüzünden mi oldu?
Your grandfather once told me it was okay to think about what you want to do, until it was time to start doing what you were meant to do.
Büyükbaban bana bir kez demişti ki, canının ne istiyorsa yapman çok normal, ta ki yapman gerekeni yapmaya başlayana kadar.
What time do you think it is? That was far.
Zor olacak sanmıştım, olmadı.
I didn't know what it was. She walks in, "What do you think of that?"
Ne bileyim ne olduğunu. gelmiş, "Ne düşünüyorsun?" deyince
What do you think it was?
Sizce bu ne olabilir?
Clearly, that represents, uh... pizza? The weird red thing in my dream, what do you think it was?
Efendim?
What kind of guy do you think I am? When I moved in here, I said it was vital that we create a wholesome atmosphere for Jake.
Charlie, buraya taşındığımda Jake için sağlıklı bir atmosfer yaratmamızın önemine değinmiştim.
What I'm interested in is why do you think it was that Darwin's idea was seen as so dangerous rather than simply nonsensical.
Merak ettiğim şey, Darwin'in fikrinin neden anlamsız değil de tehlikeli göründüğünü düşünüyorsun?
Do you think it was what I did in Thunderbird 1? Do you think I ruined everything?
Thunderbird 1'de yaptığım şey yüzünden mi?
Everything that your mom tried to do... was really great and everything... but I just think that it was a little bit too down-home... and baby, what you need is a hip, progressive image.
Ama fazla alt kültür evi olduğunu düşündüm. İhtiyacın olan biraz ilerici bir imajdı.
Did you think it was easy for me to go see him, and beg? Do you think I have forgotten what this man has done to you?
Sana yaptıklarını bildiğim için ona gitmek benim için hiç kolay olmadı.
And what do you think I think it was?
Ve ben olduğunu düşünüyorum ne düşünüyorsunuz?
It was two years. And since we're being honest, Let me tell you about what I think about what you do, Mr. Jingle Writer.
Dürüstçe konuştuğumuza göre ben de senin işin hakkında ne düşündüğümü söyleyeyim Bay Jingle Bestecisi.
A lot of people think it was you. What do you think, Kate?
Pek çok kişi senin yaptığını düşünüyor.