What i did to you traduction Turc
4,670 traduction parallèle
If you're jacking us around, what I did to you before was nothing.
Bizimle taşak geçiyorsan, sana yapacaklarımdan kork.
I wish I could take back what I did to you, John. It was for nothing.
Keşke sana yaptığımı geri alabilseydim John.
I know what I did to you.
Size ne yaptığımı biliyorum.
I feel bad enough about what I did to you on camera the first time.
İlkinde kamerada sana yaptıklarım için yeterince kötü hissediyorum.
You're not gonna tell anybody what I did to you... because I'll fuckin'tell them.
Sana yaptığımdan hiç kimseye bahsetmeyeceksin. Çünkü onlara ben söyleyeceğim.
You know, I just want to march next door and ask that bastard what he did to my father, but I know that would put Pascal on alert.
İçimden yandaki kapıyı çalıp o piçe babama ne yaptığını sormak geçiyor. Ama o zaman Pascal'ı uyandırmış oluruz.
Where were you when I tried to tell the cops what they did to my sister?
Polislere kardeşime yaptıklarını anlatmaya çalışırken neredeydiniz?
Bullshit. You did it because you knew what I was up against, and you were trying to help me.
Tavsiyeyi verdin çünkü ne ile karşı karşıya olduğumu biliyordun ve bana yardım etmeye çalışıyordun.
You're just trying to cover up what you did, because the Alec Sadler I know -
Yaptığını örtbas etmeye çalışıyorsun, çünkü benim tanıdığım Alec Sadler...
- Yes, it is. I don't care what they did to you.
Sana ne yaptıkları umurumda değil.
Listen, I'm not just gonna forget what you did to me back there.
Bak, az önce bana yaptığın şeyi unutmayacağım.
I'm so sorry what they did to you.
Sana yaptıkları şeyler için özür dilerim.
And, uh, I wanted to thank you personally For what you did for poor geordie up there on the hunt.
Avdayken zavallı Geordie'ye yaptıkların için şahsen teşekkür etmek istedim.
I'M GONNA KILL YOU FOR WHAT YOU DID TO MY LITTLE GIRL,
"Kızım yaptığın şey için seni öldüreceğim, seni manyak orospu çocuğu!"
So, Daniel Barr had an I.D. card that gave him access to your home, but he wasn't an employee of yours, so what exactly did he do for you?
Yani Daniel Barr'da evinize girmesini sağlayan kimlik kartı vardı ama sizin çalışanlarınızdan biri değildi, peki sizin için ne yapıyordu?
I'm gonna get you for what they did to me in there.
Bana orada yaptıkları için seni yakalayacağım.
I took a Thai cooking course, and I saw what the pineapples did to the meat, and I thought, you know, why the hell not?
Tay yemeği kursuna gitmiştim. Ananasın, ete yaptıklarını görmüştüm. Neden olmasın dedim.
I never expected you to show your face again after what you did.
Asla arkanı kontrol etmeyi öğrenemeyeceksin, Prenses Piton. Yaptığın şeyden sonra yüzünü göstermeni beklemiyordum.
You don't want to know what I did to make that happen.
Bunun olması için ne yaptığımı bilmek istemezsin.
Well, I don't know what you did, but you two convinced Tina to show you her secret Hoarder's closet.
Peki, ne yaptınız bilmiyorum ama Tina'yı gizli Hoarder dolabını göstermeye ikna ettiniz.
You did what you had to do, I understand that.
Yapman gerekeni yaptın. Anlıyorum.
I never got a chance, you know, to say thank you for the, uh, the... what you did on the bridge.
Köprüde yaptıkların için teşekkür etme fırsatı bulamadım. Beni vurabilirdin.
If you don't have the guts to admit what you did to my real father, I'll tell the police.
Gerçek babama ne yaptığını söyleyecek cesaretin yoksa gidip ben anlatırım.
Aside from what you think I did to you today, when else have I ever been out to "ruin your life"?
Bugün yapmaya çalıştığımı sandığın şeyi bir kenara bırakırsak başka ne zaman hayatını mahvetmek için bir şey yaptım ki?
Well, I'm too much of a gentleman to tell you what those thugs did to my girl, but... after I was done with them I... ripped my shirt off and used it as a pillow under my lady's head.
O serserilerin sevgilime yaptıklarını anlatamayacak kadar centilmenimdir ama onlarla işim bittikten sonra tişörtümü yırttım ve onu kadınımın başına yastık yaptım.
Never give power to the big man, what did I tell you?
Asla büyük adama güç verme, sana ne demiştim?
I know what you did to Polly.
Polly'e ne yaptığını biliyorum.
- Uh, I-I saw that your laundry was done... and I was gonna fold it for you to make us even... for what you thought that I did that I didn't do.
- Çamaşırlarının bittiğini görünce senin için katlayayım dedim. Böylece yapmadığım ama senin yaptığımı sandığın şey için ödeşmiş oluruz.
What did you think I was doing to survive all this time?
Onca zaman nasıl hayatta kaldım sanıyordun?
But I can't believe what you did for me back there. So I want to do something nice for you.
Ama benim için yaptığın şeye inanamıyorum.
I'm not interested. He's totally lame now. I don't know what you did to him, but you turned him into a Swede.
Ona ne yaptın bilmiyorum ama sümsüğün tekine çevirmişsin.
- I saw what he did to you.
- Sana ne yaptığını gördüm.
- What did you do? I worked my ass off to shut the internet down.
İnterneti devre dışı bırakmak için kıçımı yırttım.
You know, I keep thinking what did I do to deserve this?
Biliyormusun, Hep düşünüyorum da acaba bunu hakedecek ne yaptım?
That's not... I know what you did to her because she told me.
Biliyorum çünkü bana kendisi söyledi.
But I cannot for the life of me Understand what your side of the story would be To cause you to do what you did to him.
Ama ne kadar uğraşırsam uğraşayım hikâyedeki senin tarafını ona bunu neden yaptığını anlayamam.
I'm so sorry... For what daniel did to you.
Daniel'ın sana yaptıkları için çok ama çok üzgünüm.
Just like what you did to Cheon Song Yi... I'm going to kill you in the same way.
Tıpkı Cheon Song Yi'ye yaptığın gibi seni de aynı şekilde öldüreceğim.
Just like what you did to Cheon Song Yi. I'm going to kill you in the same way.
Tıpkı Cheon Song Yi'ye yaptığın gibi seni de aynı şekilde öldüreceğim.
And now I know now what they did to you and your company.
Ve artık sana ve şirketine neler yaptıklarını biliyorum.
I wanted to thank you for what you did earlier.
Ben bugün yaptıklarınız için size teşekkür etmek istedim.
What you did was stupid, and I've got a huge mess to clean up.
Yaptığın çok aptalcaydı ve temizlemem gereken çok büyük bir pislik var.
Then what did you say to me when I bandaged up your hand?
Elini bandajlarken ne dedin bana o zaman?
It's like you want me to do the opposite of what I did before.
Sanki benden yapmamı istediklerinin tam tersini yapmamı istiyosun.
Jenna, just so I'm clear about what's going on, did you invite me to the concert to set me up with Matty?
Jenna, karışıklık olmasın diye soruyorum sadece beni Matty'e ayarlamak için mi konsere davet ettin?
I know what you did to her because she told me.
Ne yaptığını biliyorum çünkü bana kendisi söyledi.
It's not easy for a kid like you to take on what you did, so I'm gonna take it on for you.
Yaptıklarını üstlenmen senin gibi biri için kolay değil. Ben senin yerine üstleneceğim.
- That happened to me once. You know what I did?
Bu bana da olmuştu bir keresinde.
And I get that I was being unreasonable in a way, trying to stay there, and why you thought it seemed like a good idea to do what you did.
Bir bakıma mantıksız davrandığımı, orada kalmaya çalıştığını ve yaptığın şeyin neden iyi bir fikir olduğunu düşündüğünü anlayabilirim.
I want to hear exactly what you did.
- Elbette istersin.
After what that bitch and her lackey did to me, I'll do any spell you want.
O kaltak ve dalkavuğunun bana yaptıklarından sonra mı? İstediğiniz her büyüyü yaparım.