English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ W ] / What is it with you

What is it with you traduction Turc

1,984 traduction parallèle
What is it with you?
Derdin ne senin?
What is it with you and flying, anyway?
Senin uçmayla ilgili sorunun ne?
Seriously. What is it with you and physical violence?
Gerçekten nedir bu sendeki fiziksel şiddet sevdası?
What is it with you, Eddie?
Neyin var, Eddie?
- What is it with you and this guy, huh?
- Seninle bu adam arasında ne var?
- What is it with you?
- Bunun seninle ne alakası var?
What is it with you?
Senin neyin var?
What is it with you and Harry Pearce anyway?
Harry Pearce ve senin arandaki durum nedir?
What is it with you people?
- Derdiniz ne sizin be?
What is it with you people?
Sizin neyiniz var böyle?
- You're 42. What is it with you and numbers?
Senin sayılarla derdin ne?
- What is it with you, Spock?
- Senin sorunun ne, Spock?
- I'm sorry, but what is it with you?
- Pardon ama derdin nedir?
What is it with you?
Neyin var senin?
What is it with you and rape?
Ne tecavüzü be?
- Well, it always is with you. - You know what?
Her zaman öyledir.
Okay, now what you would do is you'd kick it out with your feet.
Peki, yapacağın şey, ayaklarınla onu tekmelemek olacak.
What the hell is wrong with you? I said, let me see it.
Senin sorunun ne?
I know it's not my place to say anything, but my God, what is wrong with you?
Biliyorum bunu söylemek bana düşmez ama Tanrım, senin derdin ne?
Okay, there is a briefcase out there with God only knows what inside of it, and apparently you people don't seem to have a clue.
Dışarıda bir yerlerde bir çanta var ve Allah bilir içinde neler var. Görünüşe bakılırsa sizin de ipucunuz yok.
I'm trying to explain to you exactly what it is you're dealing with.
Ben de sana sadece uğraştığın şeyin tam olarak ne olduğunu anlatıyorum.
Uh, even if what you say is true- - and I'm not saying it is- - what does that have to do with poor Kristin's murder?
Dediğiniz doğru olsa bile, ki doğru olduğunu söylemiyorum. Bunun zavallı Kristin'in cinayetiyle ne alâkası var?
Let me ask you a question. What bugs you more? Is it the fact that he was with Sophie first or that he outsmarted you?
Hangisi seni daha çok rahatsız ediyor Sophie'yle ilk onun olduğu gerçeği mi yoksa senden daha zeki olması mı?
You know what century it is, but just to clarify, you don't have to keep checking with tom.
Ama teyit etmek için söyleyeyim, her şeyi Tom'a onaylatman gerekmiyor.
Oh, damn it! What the hell is wrong with you?
Lanet olsun!
You know, what is it with these people and their dressing up like vampires, the covens, the drama?
Bu insanlar ne yapmaya çalışıyorlar? Vampir gibi giyinmeler toplantılar, dramlar...
Damn it, Danny, what is wrong with you?
Kahretsin Danny, neyin var senin?
If you fucking brung it, if you really fucking brung it, man, it doesn't matter what the fuck is wrong with her...
Eğer çıkardıysan, eğer gerçekten seninkini çıkardıysan, dostum onda bir sorun olmasının hiçbir önemi yok...
Why do you talk like that? What is it with this place?
Neden böyle konuşuyorsun?
You know, what is it with people?
Bu insanların nesi var?
What is with you and this case? Oh, it's just a feeling.
- Neden bu olaya kafanı taktın ki?
Oh, that's fun? You know what's even funner is you won't hear it coming when I hit you with it.
Esas eğlenceyi, ruhun duymandan bununla sana çarptığımda gör sen.
But what you've got in common with these guys is that it's all about living to fight tomorrow, right, in the hope that someday soon you get to go home.
Fakat bu adamlarla ortak olduğun bir nokta var o da yarın savaşabilmek için hayatta kalmak değil mi? Bir gün eve dönebilme umudun var içinde.
Drew, I need to be clear about what it is I'm looking for, you know, with us.
Drew, aradığım şey hakkında açık olmam gerek bilirsin işte, ikimizle ilgili.
I think what Dr. Dorian was saying, although it's never that clear with him, is that you have to keep putting yourself out there and just hope that you get something back.
Sanırım, Dr. Dorion'ın söylemeye çalıştığı şey her ne kadar söyledikleri hiçbir zaman apaçık ortada olmasa da kendinizi sürekli ortaya atmak zorunda olmanız ve karşılığında da bir şeyler almayı ummanızdır.
My guess is unless you come up with some compelling evidence relatively soon, you'll never find out what or who caused the greatest global catastrophe in human history. Or if you can prevent it from happening again.
Benim tahminim, en kısa zamanda esaslı bir kanıt bulmadığınız sürece insanlık tarihindeki en büyük felakete neyin ya da kimin sebep olduğunu ya da bir daha olmasına engel olup olamayacağımızı asla öğrenemeyeceğiniz yönünde.
Because the world is telling you something, it's telling you exactly what is wrong with you and how to fix it.
tam olarak sorununuzun ne olduğunu ve onu nasıl düzelteceğinizi söylüyor.
Information is information, there's no such thing as good or bad information, it's all what you do with it.
Bilgi bilgidir. ıyi ya da kötü bilgi diye birşey yoktur, sizin o bilgiyle yaptıklarınız vardır
That is, if... Many important question now ga what you do with June? Don't worry about it.
bu, eğer... bunun için endişelenme.
- I don't know what it is with you kids.
- Sizlere ne oldu hiç bilmiyorum.
I've told you, I've done my job, what you do with it is yours.
Ben de anlattım, işimi yaptım, artık ne yapacağın seni ilgilendirir.
What is it? You just don't want to go to college with me anymore?
Artık benimle üniversiteye gitmek istemiyor musun?
- This is what it has to do with you.
- İşte sizinle ilgisi.
What's important is what you've done with this crossword puzzle. I mean, it's - it's -
Önemli olan bu çapraz bulmacaya yaptıkların...
It's very kind of you, but, Sire, what I'd really like is to be able to share this occasion with the Princess.
- Çok kibarsınız ama... Ben aslında prensesi görmeyi ve bunları onla tatmayı isterim.
That goes with it... what happens is that you are an idiot irresponsible when it comes to money.
O'nunla gider... nede olsa bir aptaldır. Sorumsuz paraya ulaştığında.
Please tell me what it is your daughter has In her brain that won't let her accept the fact That you can pay a bill with cash?
Lütfen bana kızının kafasının faturayı nakit ödemesi gerektiği gerçeğini aldığını söyler misin?
But with the symptoms that you are experiencing, it is important that you talk about what's bothering you.
Ama başına gelen semptomları göz önüne alırsak, seni sıkan şeyler hakkında konuşmak iyi olabilir.
I believe there is something wrong with you, Miss Murdoch, but we don't have any idea what it could be.
Sizde bişeylerin yanlış olduğuna inanıyorum Bayan Murdoch. Ama ne olduğu hakkında en ufak bir fikrim yok.
What is it in "been unfaithful to me, with Jessica?" you don't understand?
nın neresini anlamadın?
When I get someone who doesn't know what the situation with my wife and I is, it's spooky when somebody writes a lyric and you sing that lyric and you go, " Fucking hell.
Eşimle aramda nasıl bir sorun olduğunu bilmeyen birinin böyle bir şarkı yazıp sizin de söylemeniz ürkütücü. " Oha lan!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]