Willam traduction Turc
28 traduction parallèle
Willam?
Willam?
Dante, this is Willam Black.
Dante, bu Willam Black.
Willam!
- Willam!
CNN, Willam.
CNN'de, Willam.
What are you doing, Willam?
- Ne yapıyorsun, Willam?
So, Willam... would you happen to know what this stage business is all about?
Peki, Willam şuradaki şu sahne işi nedir biliyor musun?
Sorry, Willam.
- Afedersin, William.
Perhaps now isn't the best time to mention I've left him for the William Morris agency.
Belki şimdi bundan bahsetmenin zamanı değil. Willam Morris Ajans'tan ayrılmak zorunda kaldım.
William, what you doing here?
Merhaba Willam, burada ne arıyorsun?
It's Sir William Doorknob...'
O zaman "Sir Willam Kapı Tokmağı", dedi. "
In an exclusive story, police have identified the remains found by hikers near Victor Falls last month as William Kern, a professor of biochemistry at the University of Washington.
Özel haberde, polis, Victor Şelalesi'nin yakınlarında bulunan kemik kalıntılarının Willam Kern olduğuna karar verdi. Kern, Washington Üniversitesi'nde biyokimya profesörüydü.
- Police have identified the remains found last month as William Kern.
Polis, Victor Şelalesi'nin yakınlarında geçen ay bulunan kemik kalıntılarının Willam Kern olduğuna karar verdi.
Oh, holly, it must feel so good sitting here and looking around at what was once william's world.
Oh, Holly, burda oturup Willam'ın tüm dünyasını izlemek harika bir duygu olmalı- -
This other woman that william was seeing, what did you know about her?
Şu Willam'ın görüştüğü diğer kadın, onun hakkında ne biliyorsun?
Was william a part of ryan's life?
Ryan'la Willam'ın ilgisi var mı?
I just wanted william to see that another man was attracted to me.
Sadece Willam'ın erkeklerin benimle ilgilendiğini görmesini istedim.
It probably explains my relationship with William.
Bu Willam'la ilişkimin özeti.
Ryan, as William's son, you belong here as much as any of us.
Ryan, Willam'ın oğlu olarak, sende en az bizler kadar buraya aitsin.
Perhaps, the biggest problem of all for most people was the argument put forward for the existence of God at the beginning of the 19th century by an Anglican clergyman called William Paley.
Belki de, bu insanların ortaya atmış olduğu soruların en büyüğü Tanrı'nın varlığı yönündeki argümanlardan biriydi. 19. YY'ın başında Willam Paley adında bir Anglikan rahibi tarafından ortaya atılmıştı.
Please, call me William... or "Willam" if that feels warmer to you.
Lütfen bana William de ya da "Willam" de eğer daha samimi geliyorsa.
Willam-that's what you always called me when you were a girl.
Willam... Genç bir kızken bana hep böyle seslenirdin.
I don't trust you, Dr. Bell... or William or... Willam... or whatever cutesy name you think might appeal to my childhood instincts.
Sana güvenmiyorum, Dr. Bell, ya da William, Willam ya da artık çocukluk içgüdülerime ulaşabileceğin hangi sevimli ismi diyorsan.
"listen, my children, and you shall hear the midnight ride of william... dawes."
"Kulak verirseniz evlatlarım, Willam Dawes'ın gece sürüşünün seslerini duyabilirsiniz." yazamazdı.
Her body was found in Prince William Park, adjacent to Quantico.
Cesedi Quantico'ya komşu Prens Willam Parkı'nda bulunmuş.
IS AN ADAPTATION OF WILLIAM FAULKNER'S "AS I LAY DYING."
Willam Faulkner'ın As I Lay Dying'inden uyarladığın bir filmi yazıp yönettin.
I think he has done all along and this monstrosity reaches to the very heart of our government.
Bakan Sör Willam'ın ne yaptığını biliyor, en başından beri biliyordu. Bu canavarlık hükümetimizin kalbine kadar iniyor.
Willam.
Willam.
Willa Cather for twenty-five.
Yirmi-beş puanlık Willam Cather.