Winky traduction Turc
180 traduction parallèle
This little baby has to go winky-tinky all the time.
Küçük seyin tuvaIeti geIdi yine.
- Baby's got to go winky-tinky.
- Bebegin tuvaIeti geIdi.
Winky, my darling.
Winky, hayatım.
A tragedy was narrowly averted today when a man returning home from a bowling alley, where his wife just bowled a perfect game, raced into a burning building, saved a family of 10 and the family dog, Winky.
Bugün bir trajedi kıl payıyla engellendi. Karısının çıkardığı mükemmel oyunun ardından bowling salonundan evine dönmekte olan bir adam yanan bir binaya girerek on kişilik bir ailenin ve ailenin köpeği Winky'nin hayatını kurtardı.
- Ten cents. - Winky?
On sent.
Why would you buy a dead bird?
Şekerparem, Winky ölü. Neden ölü bir kuş alırsın ki?
- Winky's waiting, honey.
Winky seni bekliyor canım.
They still call that Winky guy "the Fonz."
Winky denilen adama da "Fonz" diyorlar.
You must walk my Winky.
Winky'mi dolaştırmaya çıkarman gerek.
You can walk your own Winky.
Winky'nizi kendiniz dolaştırın.
Pay you $ 50. Here, Winky.
- Sana 50 Dolar veririm.
Here, boy.
- Gel Winky. Gel oğlum.
While you're still out there I used to have a pet goldfish named Winky.
Hey, bekle hazır buradayken benim eskiden Winky adında bir japon balığım vardı.
The sight of all these deceased creatures gives me a shrinky winky.
Bu ölmüş hayvanların görüntüleri bana ürperti veriyor.
Okay, here's his diaper bag and his Mr. Winky.
Tamam, bu bez çantası ve bu "Bay Winky" si.
Mc Whitie or Winky Fresh?
Mc Whitie mi yoksa Winky Fresh mi?
Winky Fresh.
Winky Fresh.
Winky?
Winky?
He named the bunny Winky.
Tavşanın adını Winky koymuş.
You're the one that named your bunny Winky.
Tavşana Winky diyen kimdi?
And as long as I'm stuck with a bunny, Winky's a perfect name for a bunny.
Madem tavşanlı bir hikaye olacak, Winky bir tavşan için çok güzel bir isim.
I'll read her CIive, and you can read her Winky.
Ben ona Clive'ı okuyacağım, Ve sen de Winky'ni okuyabilirsin.
And Winky was glad to be home...
Ve Winky evde olmaktan mutluydu...
- Yeah, between CIive and Winky?
- Evet, Clive ve Winky arasında?
- Winky.
- Winky.
- Winky was funny.
- Winky komikti.
And you Iike Winky the best?
Demek sen Winky'yi sevdin.
- And you Iike the name Winky, right?
- Winky adını da sevdin değil mi?
Winky doesn't hop like a drunk.
Winky sarhoş gibi zıplamıyor.
And they said Tinky Winky was the only gay Teletubby.
Bir de Tinky Winky'nin tek gay Teletubbie olduğunu söylerler.
He can lick his own winky again.
Artık tekrar kendi pipisini yalayabiliyor.
Can I wash my winky in your kitchen sinky?
Pipi mi senin o güzel kukuna sürtebilir miyim?
Id pulled down my pants, and Vickie poured sand on my winky.
Pantolonumu aşağı çektim ve Vickie benim şeyimin üstüne kum boşalttı.
She does all the work with Winky.
Bütün işi Winky ile ikisi yapıyor. "Hey" de bakalım.
Oh, man, you got moves better than Winky, I think.
Artık Winky'den bile iyisin.
- You remember Winky?
- Çok tatlı bir çocuk.
- Is it okay if I let Winky walk around?
Winky'nin evde dolaşmasında bir sakınca var mı?
- I'll take the picture because- - - Do you know where Winky is?
Gözümün önüne geleni tercih ederim çünkü- -
- The what? - Winky.
- Winky.
Where's Winky? - Who's Winky? - He's probably with Zach.
Herhâlde Zach'le oynuyordur.
What are you doing?
Winky.
- Winky, it's okay, baby.
Neler oluyor? Ne yapıyorsun Zach?
- Don't move, Zach. - Zach, listen.
Bir şey yok Winky, bebeğim.
- Look, Winky! Look, darling!
- Bak Winky, bir sürü fıstık var.
- The bitch that pushed Winky?
Teriyer'in adını hatırlıyor musun?
Pushed him way off his gait?
- Winky'i iten sürtük mü? - Evet o. - Hani yürüyüşünü bozan köpek mi?
You. Hey, Winky, look at this.
Winky baka bana "Sen" diyorum.
You can't sell Winky.
Winky mi?
- Pookie, Winky's dead.
Winky'yi satamazsınız.
Come on, slow down, you got a long trip ahead of you, boy. Okay, for Winky's poopies, just in case.
- Winky'nin dışkısı için gerekli olabilir.
Come here, boy.
- Winky'i hatırladın mı?