Without knowing it traduction Turc
751 traduction parallèle
I'm probably, without knowing it, less lonely than I have been in a long time because I'm interacting with people more often than I have in many years.
Muhtemelen, bunu bilmeden, uzun süre öncesinden daha az yalnızım çünkü birçok yılda olduğumdan daha fazla insan içindeyim.
Maybe'cause you've always been part of Shangri-La without knowing it.
Belki de farkında olmadan Şangri-La'nın bir parçasıydın hep.
You can be naturally brave without knowing it
Cesur olmak istemekle cesur olunmaz, bu içten gelir.
You've already done me a favor without knowing it.
Farkında olmadan bana bir iyilik yaptın bile.
You did without knowing it.
Farkında olmadan gördün.
He shall transport it himself without knowing it, of course.
Onu, bizzat kendisi taşıyacak, tabi farkında olmadan.
I loved you for a long time without knowing it.
Farkına varmadan uzun zamandır seni seviyorum.
Without knowing it, we've done a lot together already.
Bunu bilmeden önce zaten birlikte tamamlandık.
Without knowing it.
Farkında olmadan sayıyorum.
I mark the calendar, so I count days without knowing it.
Takvimi işaretliyorum, bu yüzden farkında olmadan günleri sayabiliyorum.
I was waiting for you without knowing it.
Farkında bile olmadan seni bekliyormuşum.
You were on his side all the time without knowing it.
Farkında olmasan da hep Tanrı'nın tarafındaydın.
In her desperation, without knowing it, she picked up the eye.
Umutsuzca, bilmeden, gözü yerden aldı.
I could start shooting without knowing it.
Bilmeden ateş etmeğe başlayabilirdim.
Living two lives without knowing it.
Farkında olmadığı ikinci bir yaşamı yaşıyor.
You're very kind. And without knowing it you've landed in a cell that's a bit special.
Ve bilmeden kendini biraz özel bir hücrede buldun.
You mean she had an interview without knowing it?
Yani bilmeden görüştüler mi diyorsun?
Could I have kept that ring without knowing it?
Bilmeden o yüzüğü saklamış olabilir miyim?
Play the harpsichord without knowing it?
Bilmeden klavseni çalmış olabilir miyim?
Destroy Elizabeth's room all without knowing it?
Bilmeden Elizabeth'in odasını dağıtmış olabilir miyim?
We've waited 12 years for this moment without knowing it.
Bugünü, bilmeden 12 yıldır bekliyoruz.
This is a smuggling operation. And nothing gets smuggled in or out of the Chesapeake without Rolph Cisco knowing about it.
Rolph Cisco'nun haberi olmadan hiçbir şey buradan ne kaçar, ne de uçar.
And as his life ebbed, his feverish last thoughts were for his dear Edith, whom he had loved so much without her knowing it, and who at that moment may have been laughing in the gentle light of Provence.
Ve artık zayıflarken ateşler içindeki son düşünceleri o bilmeden çok sevdiği şu anda Provence'in narin ışığının altında muhtemelen gülmekte olan Edith'le ilgiliydi.
Not a single child must take a step without us knowing it!
Artık hiçbir çocuk bizden habersiz adım bile atmayacak.
Without my knowing anything about it... my rough guess would be that he has a fixation on you.
Bu konuda fazla bir şey bilmemekle birlikte tahminim bu adamın size bir saplantısı olduğu. Saplantı...
Without knowing anything about it,
Aranızdaki meseleyi bilmesem de...
Without his knowing it.
Hem de o farkında bile olmadan.
And when I was putting my rocks back into the drawer one of them must have fallen on this plate without my knowing it.
Taşlarımı çekmeceye koyarken... ben farkına varmadan... bir tanesi bu plakanın üzerine düşmüş olmalı.
You mean you want him to have the policy without him knowing it.
O bilmeden poliçe yapacaksın firma ise onun bilmediğini bilmeyecek.
And that means without the insurance company knowing that he doesn't know it.
Güzel dalavere değil mi?
Without knowing what he was doing, Frere took it himself.
Ne yaptığını bilmeden, Frere'in kendi taşıyordu.
It was Ruth he really loved without even knowing she even existed.
Varlığından haberdar olmasa da asıl âşık olduğu kişi Ruth'tu.
Sneaked out of the room without my knowing about it
- Nereye gittin?
Been my understudy for a week without me knowing it.
Benim bilgim olmadan bir haftadır yedeğim.
I understood that God didn't want me to die without knowing something of this risk. Just enough for my sacrifice to be complete when it's time came.
Tanrı'nın bu tehlike hakkında bir şeyler öğrenmeden zamanı geldiğinde, çilemi olunduruncaya kadar... ölmeme izin vermeyeceğini seziyordum.
They lie without knowing or understanding it
Bilmeden ve anlamadan yalan söyleyebilirler.
It has happened to me without my wanting almost without my knowing
Başıma geldi işte ben istemeden, hatta bilmeden.
Really. To hear people saying... that people go in and out of here... without me knowing it, it's offensive for a doorkeeper.
İnsanların ben yokmuşum gibi buraya girip çıkmaları bir kapıcı için oldukça üzücü.
- Not without me knowing it.
- Çıkmış olamaz. - Benden habersiz olmaz.
Then, don't you think it's foolish to remain here... without knowing what will happen to you?
Başına gelebilecekleri bilmeden burada kalmak aptallık değil mi?
The main thing is to get the gang arrested without them knowing who did it.
Yapmamız gereken tek şey, kimin yaptığı anlaşılmayacak bir şekilde, bütün çeteyi yakalatmak.
Sheriff, folks back in Silver said you high-ended it out of town without knowing how much them gents rode off with.
Şerif... Silver'dakiler adamların yanında ne kadar götürdüğünü bilmediğini söylediler.
In case it would make you feel better... a parchment has to be passed... and the person has to take it without knowing.
Eğer seni rahatlatacaksa söyleyeyim bir parşömen uzatılmalı ve kişi de onu bilmeden almalıdır.
I took it without knowing.
Onu bilmeden aldım.
Without me knowing, he arranged it all :
Benden habersiz herşeyi ayarlamış :
The diamonds must still be in the jacket without them knowing it.
Elmas, büyük bir ihtimalle bu salağın ceketin de olmalı.
I can't make a move without him knowing it.
Haberi olmadan adım atamıyorum.
We just can't let people come in and out of here without knowing whose place it is.
İnsanların kimin yeri olduğunu bilmeden buraya girip çıkmasına izin veremeyiz.
If I'd died without knowing about it, both you and the child would've suffered.
Eğer ben öldükten sonra öğrenseydin, sen de çocuk da perişan olacaktınız.
Why am I always in the wrong without even knowing what for, or what it's all about?
- Küfretmeyin. - Hep ben mi suçluyum?
It involves your doing something without knowing why.
Neden yaptığını bilmeden bir şey yapman gerekiyor.
without knowing 16
it's fine 7136
it is 11007
it's not fair 795
it's friday 105
it's done 1271
item 93
it's been so long 173
it's over 4654
it's cold 680
it's fine 7136
it is 11007
it's not fair 795
it's friday 105
it's done 1271
item 93
it's been so long 173
it's over 4654
it's cold 680
it is good 116
it's ok 4874
it's okay 22028
it's warm 139
itchy 49
itis 22
it's me 10254
italy 247
italian 217
it was 5878
it's ok 4874
it's okay 22028
it's warm 139
itchy 49
itis 22
it's me 10254
italy 247
italian 217
it was 5878
it's not 5855
it's all right 8832
itch 25
it's about damn time 34
items 25
itself 24
it's a boy 347
it's cool 1584
it's me again 322
it's a girl 287
it's all right 8832
itch 25
it's about damn time 34
items 25
itself 24
it's a boy 347
it's cool 1584
it's me again 322
it's a girl 287